Öpücük hastalığına dikkat
Abone olUzmanlar açıkladı... Çocukları çok öpmek, boğaz ağrısı ve lenf hastalığına yol açıyor.
Memorial Hastanesi İç Hastalıkları Bölüm Koordinatörü Prof. Dr.
Yavuz Baykal, daha çok çocuk ve genç erişkinlerde rastlanan, boğaz
ağrısı ve lenf bezlerinde büyümeyle kendini gösteren ’’öpücük
hastalığı’’na dikkati çekerek, ’’Çocuklarınızı çok öpmeyin,
öptürmeyin’’ dedi.
Baykal, yaptığı yazılı açıklamada, okullarda çok yaygın olan
’’öpücük hastalığı’’na vurgu yaparak, şunları kaydetti:
’’Öpücük hastalığı, yani infeksiyöz mononükleoz (İM), daha çok
çocuk ve genç erişkinlerde rastlanan, boğaz ağrısı ve lenf
bezlerinde büyümeyle kendini gösteren bir hastalıktır. Ebstein Barr
virüsü (EBV) tarafından oluşturulan enfeksiyon, tükürük ve boğaz
salgısıyla çıkarılır, yakın temasla (öpücük), kan yoluyla veya
enfeksiyonlu eşyalarla kişiden kişiye geçer.’’
Kötü hijyene sahip ve kalabalık bölgelerde yaşayanlarda görülen
öpücük hastalığının, annenin ağzında öğüttüğü gıdaları daha sonra
bebeğine veren ailelerde daha kolay ortaya çıktığını da belirten
Baykal, ’’İnfeksiyöz mononükleoz, her iki cinsiyette ve yılın her
mevsiminde görülür. Virüs, tükürük ve salyayla çıkarılarak ve yakın
temas ile bulaştırılarak, boğaz mukozasından vücuda girer. Önce
boğaza ve tükürük bezi hücrelerine, daha sonra da gırtlakta bulunan
duyarlı B lenfositlere ulaşır’’ dedi.
Baykal, hastalığa karşı, ’’çocuklarınızı çok öpmeyin, öptürmeyin’’
uyarısında da bulundu.
-BELİRTİLER-
Hastalığın belirtilerine de işaret eden Baykal, şunları
kaydetti:
’’Hastanın yaşı, klinik belirtilerde önemlidir. Özellikle çocukluk
çağında; lenf bezlerinde büyüme, bademcik iltihabı gibi tipik
bulguların yanı sıra boğaz iltihabı, kulak iltihabı, karın ağrısı
ve ishal gibi belirtilere de neden olabilir. Genç ve erişkinlerde
ise yüksek ateş, boğaz ağrısı, lenf bezlerinde şişme ve kanda
atipik hücreler görülür. Genellikle 3-5 gün kadar süren halsizlik,
iştahsızlık, bulantı, batında dolgunluk hissi, kas ağrıları, ateş
basması, üşüme, titreme, terleme gibi belirtileri görülebilir.
Hastalar en sık boğaz ağrısı şikayetiyle doktora başvururlar.
Hastaların büyük bir çoğunluğunda öğleden sonra 40 dereceyi bulan
ateş görülür. Ateşli dönem, ortalama 10-14 gün kadar sürer.
Bademcikler büyük, boğaz kızarık görünümlü ve bezen beyaz zar ile
kaplı olabilir. Boğaz ağrısı şikayeti 7-10 gün kadar devam
eder.
Bazı hastalarda yumuşak-sert damak birleşim yerinde kırmızı lekeler
görülebilir. Bazı hastalarda göz etrafında şişlik görülebilir.
Olguların çoğunda arka boyun kısmında lenf bezi büyümesi vardır.
Bazı hastalarda karaciğer ve dalak büyümesi görülebilir. Bazı
hastalarda ise gövde, el ve ayakların üst tarafında döküntüler
görülebilir.’’
40 yaşın üzerindeki toplumun yüzde 6’sının EBV infeksiyonuna yatkın
olduğunu da dile getiren Baykal, hastalığın tedavisinde istirahatin
çok önemli olduğunu kaydetti.
Baykal, hekim kontrolünün ve tedavinin de önemine vurgu yaptı.
Hastalığın komplikasyonlarının oldukça nadir görüldüğünü, en sık
görülenin ise bir nevi kansızlık olan otoimmün hemolitik anemi
olduğunu anlatan Baykal, ’’Bazı hastalarda, bademciklerde büyüme,
boğazda lenfoid hiperplazi ve beyaz zar oluşumuna bağlı üst solunum
yolu tıkanıklığı gelişebilir. Dalak yırtılması çok nadir ancak
akılda tutulması gereken bir komplikasyonudur. Nörolojik
komplikasyonlardan olan beyin iltihapları bu yolla ölümlerin en
önemli nedeni olmasına rağmen, vakaların büyük kısmı iyileşmeyle
sonlanır. Hastalıkla ilgili aşı çalışmaları vardır ancak henüz
uygulanan bir bağışıklama yolu yoktur’’ dedi.