Amerikan otomotiv devi General Motors (GM) 8 yıl sonra Opel’i yeniden satışa çıkarmıştı. GM CEO’su Mary Barra’nın yatırımcılara verdiği, “Kâr etmeyen pazar ve işleri terk edeceğiz” sözünün ardından uzun süredir zarar eden Opel’in gözden çıkarıldığı, Fransız Peugeot Citroen Grubu’nun (PSA) da almak için talip olduğu açıklanmıştı. Görüşmeler tamamlandı. Opel ile PSA anlaşma sağladı. Peugeot ve Citroen markalarının üreticisi Fransız PSA Group, Opel'i 2,3 milyar dolara satın aldığını açıkladı. PSA CEO’su Carlos Tavares’in ise Opel’i alarak kendisini kovan Renault CEO’su Carlos Ghosn’dan intikam alacağı dedikoduları iş dünyasında konuşuluyor. Peugeot satın almayla Avrupa pazarında rakibi Renault'yu geçerek ikinciliğe yükselecek. 2009 yılında iflas başvurusuyla birlikte yeniden yapılanmaya giden Amerikan otomotiv devi General Motors (GM), o dönem krizden çıkış için gözden çıkardığı Avrupa’daki kozu olan Alman otomotiv üreticisi Opel’in pembe diziye dönen satışından son anda vazgeçmişti. Aradan geçen 8 yılın ardından GM, zarardaki Opel’i yeniden satmak için harekete geçti. 9 yıl önce Kanada-Rus ortaklığı olan Magna’ya satışından son anda vazgeçilen Opel’in yeni alıcısının ise Fransız Peugeot Citroen Grubu (PSA) olduğu açıklandı. Hürriyet'in haberine göre, dün GM, Opel’in Fransız Peugeot Citroen Grubu’na (PSA) satılması konusunda görüşmeler yapıldığını doğrularken her iki şirket tarafından yapılan açıklamada ise, “General Motors ve PSA Grubu, 2012 yılından bu yana Avrupa’daki 3 projeyi kapsayan bir ittifak uyguluyor ve iki grup için de önemli sinerji oluşturuyor. Bu çerçevede, General Motors ve PSA Grup düzenli olarak ek genişleme ve işbirliği olanaklarını inceliyor” denildi. Dün de PSA Grubu’nun Alman hükümetiyle olası satışı görüşeceği açıklandı. Opel’in yeniden satışa sunulması, otomotiv sektöründe ‘deja vu’ yorumlarını da beraberinde getirdi. Bu yüzden PSA Grubu’na satışıyla ilgili ayrıntılara geçmeden 8 yıl önce yaşanılanları hatırlatmakta fayda var. 8 YIL ÖNCE NE OLDU ABD’nin sembol otomobil üreticilerinden General Motors (GM), 2008 yılındaki küresel krizle birlikte 2009 yılı başında 172.8 milyar dolarlık borcuna yenik düşerek, otomotivde tarihin en büyük iflas koruma başvurusuna imza atmıştı. ABD hükümeti tarafından yüzde 60’ı satın alınan ve yeni bir yapılanmaya giden GM’nin Avrupa ve Almanya ağırlıklı üretim yapan Opel’i kapatması veya satması gündeme gelmişti. GM, Opel’i ise uzun süren görüşmelerin ardından Kanadalı Magna ve Rus Sberbank ortaklığına satmaya karar vermişti. Almanya’daki seçimler öncesinde Alman hükümetinin de destek verdiği bu satış sonrasında Başbakan Merkel, Magna’ya satış olursa hükümet ve eyaletlerden Opel’e 4.5 milyar Euro’luk destek aktarma sözü vermişti. Çünkü Kanada-Rus ortaklığı Magna işletmeleri kapatmayacağını en fazla 10 bin işçi çıkaracağını söylemişti. GM o günlerde yaptığı açıklamada, “Anlaşma uyarınca Magna/Sberbank yüzde 55 hisseyi alacak, GM’de ise yüzde 35 hisse kalacak. Yüzde 10’luk kısmın sahibi ise çalışanlar olacak” ifadesini kullanmıştı. Bu açıklamanın ardından Opel’in üst düzey yöneticileri bile Kanadalı otomobil parçaları üreticisi Magna ve Sberbank’a satışla ilgili son imzayı beklerken, ekonomik iyileşmeler gerekçe gösterilerek son anda satıştan vazgeçilmişti. ÇİN’İN HIZLI YÜKSELİŞİ GM’in o dönem satıştan vazgeçmesinin nedeni olarak Opel’in küçük ve ortak ölçekli otomobiller üretme konusunda sahip olduğu mühendislik ve Ar-Ge gücü gösterilmişti. Çünkü küresel kriz sonrası özellikle Amerika ve Asya pazarlarında ekonomik otomobillere ihtiyaç duyuluyor, bu konuda da Avrupalı markalar öne çıkıyordu. Ancak geçen sürede küçük otomobiller Amerika, Çin ve başka ülkelerde SUV’lar karşısında ciddi zemin kaybetmeye başladı. Ayrıca zorlu emisyon ve güvenlik düzenlemeleri Avrupa’da üretilen araçları daha pahalı hale getirdiği için bu araçları başka pazarlarda satmak zorlaştı. Diğer taraftan 2009’dan bu yana değişen en önemli durum, GM’in Çinli ortaklarıyla olan ilişkisiydi. Bu ortaklar küçük ve orta sınıf otomobiller konusunda Avrupa’daki markalara en büyük alternatif durumuna geldiler. GM, Çinli ortağı Shanghai Automotive Industry Corp (SAIC) ile Asya ve Latin Amerika pazarları için düşük maliyetli yeni bir araç dizisi tasarlamaya başladı. İşte bunların hepsi üst üste konduğunda ve Opel’in satışlarını artırıp 1.1 milyon adede yükseltmesine rağmen 257 milyon dolar zarar etmesi, GM’i 8 yıl sonra yeniden satışa iten etkenler oldu. Tabi GM’in ABD’nin yeni başkanı Donald Trump’ın baskısıyla yeni yatırım bütçesi oluşturmak durumunda olduğunun da altını çizmek gerekiyor. Opel’in 8 yıldır kâr edememesi ve GM üzerinde 15 milyar doları bulan yüke sebep olduğu da biliniyor. GM CEO’su Mary Barra’nın da geçtiğimiz yıl yatırımcılara verdiği , “Kâr etmeyen pazar ve işleri terk edeceğiz” sözü de eklendiğinde Opel’in satış dosyası tekrar açılmış oldu. İŞİN GİZEMİ ÇİN’DE SAKLI... Çin bugün dünya devleri için çok önemli pazar olmanın yanı sıra, sahip olduğu şirketlerle de son yıllarda mali zorluklar yaşayan ve iflasın eşiğine gelen otomotiv devlerini de adeta yeniden hayata döndürüyor. Bunun son örneği de Fransız PSA Grubu’nun yüzde 14’ünü alarak Peugeot ve Citroen’e adeta doping olan Çinli Dongfeng firması. Carlos Tavares’in PSA’nın başına geçmesinin ardından yapılan hisse devrinden sonra 3 milyar Euro’luk sermaye artırımına Dongfeng ve Fransa devleti 800’er milyon Euro koyarak Fransız Grubu için can suyu olmuştu. İşte bu önemli sermaye girişinin ardından Peugeot ve Citroen yeniden yarışa dönerek önemli büyüme gerçekleştirdi. Tüm desteğe rağmen üretim kapasitesi şu an için yüzde 60’ın biraz üstünde olan PSA Grubu’nun Opel’i almak için bütçeye nasıl ayarlayacağı ise şu an soru işareti. Bu satın alma konusunda Çinli Dongfeng’in PSA’ya para verip hisselerini artırabileceği konuşuluyor. Diğer bir olasılığın ise GM’in para yerine PSA’nın Çin operasyonlarını isteyebileceği belirtiliyor. GM Çinli ortağıyla büyümesine bağlı olarak Avrupa’da zarardaki Opel’i gözden çıkarırken, PSA ise Çinli ortağı ile Opel’i almak istiyor. Sonuç olarak işin temelinde aslında Çin pazarı ve Çinli şirketler bulunuyor. RENAULT'TAN İNTİKAM ALMA ZAMANI Fransız Peugeot Citroen Grubu (PSA) Başkan ve CEO’su Carlos Tavares’in de Opel’in alınması konusunda etkisinin büyük olduğu belirtiliyor. Profesyonel hayatının büyük kısmını Carlos Ghosn’un başında olduğu Fransız Renault’da geçiren Tavares, 2011’de büyük umutlarla şirketin ikinci adam olmuştu. Yıllarca birlikte çalışan iki adaşın yolları 2014 yılında tatsız bir şekilde ayrılmış, Ghosn, şirketin iki numaralı ismi Carlos Tavares’i işten kovmuştu. Kovma gerekçesi ise işle ilgili bir hata değildi. Tavares’in bir televizyon kanalındaki röportajında verdiği cevaplar olayların patlak vermesine yol açtı. Tavares, Carlos Ghosn’un Renault’dan ayrılana kadar, kendisinin emekli olacağını söyledi. Yani Carlos Ghosn olduğu sürece Renault’un başına geçemeyeceğini ima etti. Amacının bir otomotiv firmasını yönetmek olduğunu anlattı. Bunu duyan Carlos Ghosn, Tavares’e “Başkan olmak istiyormuşsun, umarım başka bir şirkette bunu başarırsın” diyerek, işine son verdi. Otomotiv dünyasında şok etkisi yapan bu olay sonrasında Tavares, PSA Grubu’nun başına geçti. Peugeot ailesi, şirketin içinde bulunduğu mali sıkıntı nedeniyle, otomotiv sektöründen gelen ve şirketi kâra geçirebilecek bir isim arıyordu. 2014’te Philippe Varin’in yerine geçen Carlos Tavares, PSA’da başarılı sonuçlar almaya başladı. Çinli Dongfeng Grubu’yla ortaklık yapan Tavares, nakit akışı sağlayarak, mali durumu iyileştirdi. Ardından ‘Back in the Race’ (Yarışa Geri Dönüyoruz) programıyla PSA’nın satışlarını arttırmayı başardı. Bugün PSA’nın yükselişi sürüyor. Tavares, Carlos Ghosn’a en iyi cevabı PSA’yı eski günlerine döndürerek verirken, Opel’i alarak toplam pazar payı ve üretimde Ghosn’un başında olduğu Renault-Nissan’ı sollamak istiyor. O yüzden uzmanlar Opel’in satış dosyasının açılmasında Tavares’in payının olduğunu söylüyor. PSA’nın Opel ve İngiliz markası Vauxhall’ı alması halinde yüzde 16.6 pazar payıyla Renault-Nissan’ı geçerek Avrupa’nın ikinci büyük otomotiv üreticisi olacağı belirtiliyor. Volkswagen Grubu yüzde 23.9’lık payla ilk sırada yer alırken Renault-Nissan yüzde 13.9’luk pazar payına sahip. BUICK BİTER Mİ? Bugün Avrupa dışında Amerika ve Asya pazarında Opel markasının türevi olarak hayatına devam eden GM’in bünyesindeki Amerikan markası Buick’in durumu ise soru işareti. Eğer Opel’in PSA Grubu’na satışı gerçekleşirse ve GM’in Fransız grup ile sinerjisi devam etmezse bu markanın kapatılabileceği konuşuluyor. Bugün GM’in Çin’deki en büyük işlerinden biri Buick. Opel eğer satılırsa Buick markası için model bulmakta ciddi zorluk çıkabileceği belirtiliyor. Çünkü son dönemde Buick modellerinin hemen hemen hepsi Opel’in geliştirdiği modeller üzerinde şekilleniyor. Insignia ve Mokka gibi araçlar Buick Regal veya Encore ismiyle Amerika ve Asya’da satılıyor.