Önüne gelene kredi kartı verilirse!
Abone olSokakta dağıtılan kredi kartları, için yapılmadık uyarı kalmadı. Fakat banklar, tüm uyarılara rağmen bildiklerini yaptı. Bu durumdan zararlı çıkan, yine vatandaş oldu.
Kaybettiği kimliğinin fotokopisi ile adına kredi kartı çıkarılan Mustafa Yılmaz’ın evine icra geldi. Üstelik hayatı altüst olan Yılmaz’ın aynı bankadan düzenli ödeme yaptığı kredi kartı da bulunuyor. Bankaların sokak ortasına kurdukları stantlarda güvenlik soruşturması yapmadan sadece kimlik fotokopisiyle her önüne gelene kredi kartı dağıtması birçok mağduriyeti de beraberinde getiriyor. Özel bir şirkette muhasebecilik yapan Mustafa Yılmaz’ın başına gelenler, bankaların kredi kartı verme çılgınlığının kontrolden çıktığını gösteren çarpıcı bir örnek. Üç yıl önce nüfus cüzdanını kaybeden Mustafa Yılmaz, varlığından bile haberdar olmadığı ve hiç kullanmadığı bir kredi kartı yüzünden icralık oldu. Yılmaz, kendisi adına bir kredi kartı çıkarıldığını evine icra gelince öğrendi. Yılmaz’ın kimlik fotokopisiyle Dışbank’tan kredi kartı alan meçhul kişi 7.169 YTL harcama yapıp ödemeyince banka tarafından hukuki takibe alındı. Ancak gösterdiği adresler ve diğer kişisel bilgiler doğru olmadığı için ulaşılamadı. Bir yıl önce başlayan hukuki süreç geçtiğimiz ay tamamlandı ve faizleriyle birlikte Mustafa Yılmaz’ın 22.500 YTL (22 milyar 500 milyon TL) ödemesine karar verildi. Aradığı kişiyi verilen hiçbir adreste bulamayan banka ise alacağını gerçek Mustafa Yılmaz’dan tahsil etme yoluna gitti. Aynı bankadan kredi kartı sahibi olan ve düzenli olarak yaptığı harcamaları ödeyen Mustafa Yılmaz ise adına düzenlenmiş ikinci bir kredi kartı olduğunu, ancak hukuki süreç tamamlandıktan sonra öğrenebildi. Banka, normal ödemeleri yapılan kredi kartını da tek taraflı olarak iptal etti. Sadece kimlik bilgilerinin uymasının o kişinin kendisi olacağını göstermediğini söyleyen Yılmaz, “Bankanın elinde şifreler var. Annesinin kızlık soyadı gibi. İcralık olan kredi kartını kullanan kişinin, imzası, mesleği, medeni durumu, mezuniyeti, telefon numaraları ve gösterdiği adresler benimkinden tamamen farklı.” dedi. Mustafa Yılmaz’ın icra yüzünden altüst olan hayat hikayesi üç yıl öncesi nüfus cüzdanını kaybetmesi ile başlıyor. Durumu fark edince bir gazeteye zayi ilanı verir ve yeni kimlik çıkarır. Fakat kimliği belirsiz kişi ya da kişiler Haziran 2003’te Yılmaz'a ait nüfus cüzdanı fotokopisiyle Dışbank'tan kredi kartı alır. Kimlik bilgileri ve vergi numarası dışındaki bilgilerin hiçbiri gerçek Mustafa Yılmaz'a uymuyor. Muhasebecilik yapan Yılmaz'ın aksine sahte kart çıkaran kişi, Eminönü'nde faaliyet gösteren Murat Hırdavat’ta bir yıldır şoförlük yaptığını beyan ediyor. Üniversite mezunu olan gerçek Yılmaz'ın aksine sahte kart çıkaran kişi ortaokul mezunu. Gerçek Yılmaz evli ve iki çocuk sahibi olmasına karşın o, boşandığını ifade ediyor ve 500 milyon lira geliri olduğunu söyleyerek kredi kartını alıyor. Geliri düşük gösterilmesine rağmen banka 7,1 milyar liralık harcama yapıncaya kadar mudisinin kredi kartına müdahale etmiyor. Borçlar ödenmeyince Mart 2004’te kartı iptal ediliyor ve banka alacaklarını tahsil etmek için hukuki süreci başlatıyor. Eminönü'ndeki işyeri adresine ulaştırılan tebligat üzerine işyeri sahibi Mehmet Halil Bayşu “Mustafa Yılmaz adında biri burada hiçbir zaman çalışmadı.” diyor. Bunun üzerine tebligat mahalle muhtarına veriliyor. Ancak Yılmaz'ın avukatı Abdurrahim Dede, “Muhtarların kaydı olmayan kişilere yapılan tebligatları alması doğru değil.” diyor. Fakat işyeri dışında gösterilen ev adresinde de kişi bulunamayınca banka icra yoluyla alacaklarını tahsil etme yoluna başvuruyor. Dört ayrı adreste aradığı kişiyi bulamayan banka Yılmaz'ın adresine rastlıyor. Aynı bankadan kredi kartı kullanan Yılmaz'ın evine 26 Mart’ta icra memurları gönderiliyor. Yılmaz ve avukatı Dede, gelen kişinin yetkisiz olduğu gerekçesiyle polisten yardım istiyor. Karakola gidip kimlik tespiti yapılmasını talep ediyorlar. Ancak polis, icrayı yapan kişiyi tanıdıklarını söyleyerek teklifi geri çeviriyor. İcranın hafta sonu yapılması Yılmaz ve ailesini mağdur ediyor. İlk iş gününde 5. İcra Hukuk Hakimliği'ne giden Yılmaz ve avukatı Dede tebligatın usulsüz yapıldığı gerekçesiyle yürütmenin durdurulmasını istiyor. Hakim talebi haklı bularak icra takibinin durdulmasına karar veriyor. 22,5 bin YTL borcu olan kartını kullanan kişinin kendisi olmadığını söyleyen Yılmaz kullandığı kredi kartı yüzünden de mağdur olduğunu iddia ediyor. Bankanın sahte kişinin kullandığı kart yüzünden kendisininkini de iptal ettiğini ve borcunun hemen ödenmesi için tebligat yapıldığını söylüyor. İstenilen miktarı yatırmasına karşın bankanın son ödeme gününü beklemeden 51 YTL faiz işletip kartla ilgili hukuki süreç başlatması sebebiyle mahkeme masrafları için kendisinden 250 YTL daha ödenmesini istediğini belirtiyor. Dışbank avukatı Nuran Kırmancıoğlu ise sahte başvuru olup olmadığının araştırılacağını, eğer yanlışlık varsa düzeltileceğini kaydediyor. ZAMAN