Onun anketi bambaşka
Abone olSon anket CHP'lileri şoke etti. Kimse AKP ile CHP arasında bu kadar fark beklemiyordu. Ama Kılıçdaroğlu'nun anketi başka bir şey söylüyor.
İNTERNETHABER
NUR
AKMAN
İstanbul için
yapılan son ankette AKP yüzde 52, CHP yüzde 30 görünüyor. Ama
Kılıçdaroğlu bu anketin gerçekleri yansıttığını düşünmüyor. Onun
kaynaklarına göre aradaki fark 3,5 - 4 puan...
Kemal Kılıçdaroğlu’nu ekranda hep sinirleri alınmış bir şekilde görmeye alışıktık. Ama bu kez karşımızda daha samimi, sıcak ve heyecanlı bir başkan adayı durmaktaydı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve
Belediye Meclis üyesi adayı olmak için CHP İl Başkanlığı görevinden
istifa eden Gürsel Tekin'i seçim bürolarında ziyaret
ettik.
Tekin o sırada Kılıçdaroğlu’nun
afişini kaldırtmak için Topbaş’ın zabıtalarını gönderdiğini
öğrendi. “Münasip” bir dille telefondakilere ne
yapmaları gerektiğini söylerken Başkan Kadir Topbaş’a da kızıyordu.
“Olmaz! Bu ayıptır” diyordu. Bu konuda
Kılıçdaroğlu’nun tepkisi ise yine bildikti. Kılı
kıpırdamıyordu…
Başkan adayının en hassas olduğu sorulardan biri inanç ve ibadet üzerine olandı. “İnançlı biriyim, gerçekten inançlı biriyim...” dedi ama yaptığı ibadetleri anlatırken “lütfen yazmayın” demeyi de ihmal etmedi. Çünkü “dini siyasete alet etmekten çekiniyorum. Çok kutsal bir alan. Günlük siyasete çekmeyi uygun bulmuyorum.” diye açıkladı bu isteğinin sebebini de… Kılıçdaroğlu’na göre zaten kimin inaçlı olduğunu, kimin olmadığını “bir tek Allah bilir”di…
Kemal Kılıçdaroğlu’na ilk sorumuz tabii ki o bildik anketti. Hani IPSOS araştırma şirketinin yaptığı ve Kadir Topbaş’ın oy oranını yüzde 52, CHP’ninkini yüzde 30 olarak gösteren…
Ve Kılıçdaroğlu ile röportajımız başladı:
SON ANKET GERÇEKLERİ
YANSITMIYOR
Son
ankete ne diyorsunuz?
KILIÇDAROĞLU – Ben her çalışmaya ben saygı duyuyorum. Hepsinde bir emek var. Ama ben o çalışmanın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimi için gerçeği yansıttığı konusunda ciddi endişeler taşıyorum. Çünkü bu benim İstanbul'da üçüncü seçimim ve ilgi çok daha fazla. Özellikle de AKP'nin oy aldığı bölgelerde güzel ilgiyle karşılaşıyoruz. Ben bu seçimizi alacağımızı umuyorum.
Siz bir
anket yaptırdınız mı?
KILIÇDAROĞLU – Henüz CHP olarak bir anket
yaptırmadık. Ama bize dolaylı yollardan bazı bilgiler ulaşıyor.
Bundan 10-15 gün önce bir kaynaktan gelen bilgi aramızda 3,5-4 puan
farkımızın olduğuna ilişkindi. Burada önemli olan şu tabii sizin
grafiğiniz yukarıya mı aşağıya mı doğru mu? Yukarıya doğru
gittiğimize göre önümüzdeki ay bu farkın kapanacağını
düşünüyorum.
SİZ ÇALMAYACAKSINIZ! YA YANINIZDAKİLER?
DİĞER SAYFADA!
SİZ ÇALMAYACAKSINIZ! YA YANINIZDAKİLER?
Çoğu kişide “tamam bu adam çalmaz” izlenimini bıraktınız. Ama aynı kişiler “o çalmaz ama yanındakileri nasıl durduracak?” diyor. Nasıl önleyeceksiniz gerçekten?
KILIÇDAROĞLU – Bundan kesinlikle emin olmalarını
istiyorum. Çünkü Belediye başkanlık sistemine göre yönetilir.
Başkan Belediye Meclisine götürürse Meclis karar verir. Başkan
Belediye Meclis'ine götürmezse meclis karar veremez. Yani ben
istemezsem çalamazlar!
Şu anda
sizin iddia ettiğiniz yolsuzların hepsinden Kadir Topbaş'ın haberi
var yani!..
KILIÇDAROĞLU – Elbette. Siz bir yeşil alanı altına
imza atıyorsunuz. Ticari alana dönüşsün diye. Ve bunun altına imza
atarken dünürünüzün o yeşil alanı kapattığını biliyorsunuz. Niçin
bir yeşil alan birden bire iş alanına dönüşsün ve oradan olağan
üstü bir rant sağlansın. Bundan bir belediye başkanı benim haberim
yoktur diyebilir mi?
TOPBAŞ’IN BAŞARISI: İSTANBUL 104. SIRADA
Ankara’dan gelirken ne bekliyordunuz? Ne buldunuz?
Buna Ekonomist dergisinin bir araştırmasıyla cevap vereyim. Yaşam kalitesi açısından metropolleri sıraya koymuş. İstanbul geçen yıl 102. sıradayken bu yıl yani 2008'de 104. sıraya gerilemiş. 105. sırada Cidde, 110. sırada Yeni Delhi, 116. sırada ise Endonezya'nın başkenti Jakarta var. Ben bu diğer kentlere de gittim. İstanbul bunu gerçekten hak etmiyor. Eğer istanbul buralara düşüyorsa demek ki İstanbul Belediyesi'nin ihmal ettiği ciddi olaylar var. Kadir Topbaş’ın başarısı
KILIÇDAROĞLUN'NDAN İDDİALI BİR SÖZ!
DİĞER SAYFADA!
BAŞARAMAZSAM ÖZÜR DİLER GİDERİM
Çok çok zor bir göreve talipsiniz. Altından
kalkabilecek misiniz?
Bu seçimin milletvekili seçimine göre bir farkı var. Kişi beldeye hizmet edecek kararlı, saygıdeğer, kararlı, kaynakları sağlıklı kullanan, hesabını veren, sorunları çözecek bir belediye başkanı istiyor. Gittiğimiz yerlerde bunu istiyorlar. Ben 12,5 yıl ben bu kentte yaşadım. Daha sonra bu kentte 2 dönemdir milletvekilliği yapıyorum. Çok zor bir göreve talip olduğumu buluyorum. Sorunların azalmadığını arttığını görüyorum. Ama benim bir özelliğim var. Soruna kilitlenirim ve sorunu çözerim. Kararlıyım. çözemediğim zaman da bırakır giderim ve özür dilerim İstanbul'dan
SİGARA,
GECE HAYATI YOK
Sayın
Kılıçdaroğlu çok fit görünüyorsunuz. Bu formu nasıl
koruyorsunuz?
KILIÇDAROĞLU – Doğrusunu isterseniz nasıl koruduğumu bilmiyorum. Yemeğimi yiyorum. Eskiden beri düzenli bir hayatım vardı. Düzenli derken bürokrasiyle ev arasında gidip gelen bir hayatım var. Gece hayatım yok.
Sigara,
içki?
KILIÇDAROĞLU – Sigara içmiyorum. İçki ancak
sosyal içiciyim. Bir masada oturulur da içilirse bir kadeh içerim.
Düzenli bir hayat yani...
İstanbul’a taşındınız. Her attığınız adım olay oldu. Orta sınıf bir mahalleden ev tuttunuz mesela… Bunlar bazı çevreler tarafından şov olarak nitelendirildi. Şov muydu?
KILIÇDAROĞLU – Aristokrat ailelerden
gelmiyorum. Geldiğim yer belli. İstanbul'da otururken de yukarı
Göztepe'de mütevazı bir evde oturuyordum.
AK PARTİLİ SEÇMENE NELER SÖYLEDİ?
DİĞER
SAYFADA!
AK PARTİLİ SEÇMENE NELER SÖYLEDİ?
AK Partili seçmene söyleyecekleriniz neler?
KILIÇDAROĞLU: AK Partili seçmene şunları söylemek
isterim:
1- Gelince İstanbul'un bütün hesaplarını saydam görecekler.
Belediyenin bütçesi ve hesapları... İlk üç ay içinde
görecekler.
EKMEK 40 KURUŞ OLACAK, YOKSUL EVE MAAŞ BAĞLANACAK
2- 40 kuruşa ucuz ekmek alacağız
diye halk ekmek büfelerinin önünde kuyruğa girmeyecekler.
40 kuruşa ucuz ekmeği evlerinin en yakınındaki fırından
alacaklar.
3- Yine şunu da söylemek isterim. İstanbul bıçak gibi ikiye
ayrılmış bir kent. İstanbul'un çeperleriyle İstanbul'un merkezinde
yaşayanlar arasında büyük bir farklılık var. Hedefimiz şu;
Yoksulluğu eğer bir kentte yok edemezseniz o kent özgüveni olan bir
kent olamaz. Yoksulluğu mutlaka ortadan kaldıracağız. Bir yoksulluk
envanteri çıkaracağız. Ve yoksul ailelere her ay düzenli bir para
ödeyeceğiz. O ailelerin yoksulluklarını istismar etmeyeceğiz. O
aileler gidecekler bankadan her ay paralarını alacaklar
HER EVE BİR SSK'LI
4 - Bunu tamamlayan başka bir halkamız daha var. Her evde mutlaka bir sigortalı olmasına özen göstereceğiz. Yani işçi alırken o evde hiç sigortalı yoksa oraya öncelik tanıyacağız. Bu projeye özel sektörümüzü de dahil edeceğiz. Bize başvurduğu taktirde kendilerine sigortası olmayan ailelerden işçi göndereceğiz. Kendileri arzu ederlerse bu işçileri alacaklar.
5- Bir şey söylüyorsak gerçekleştirmemiz lazım. O yüzden çok afaki projelerle çıkmıyoruz. Mesela uzmanlar ‘5 yılda 100 km. metro döşenebilir’ dedi. Ama ben ihtiyatlı bir insanım. 80 km. diyelim ve yapalım dedim. 5 yılda 80 km. metro döşeyeceğim. Metro ne demek biliyor musunuz? En az 20 bin kişiye iş... En az 5 bin esnafın geçinmesi demek. Burada dükkanlar olacak.!
SSK'YI
ZARAR ETTİRDİNİZ, YA İSTANBUL'U DA ETTİRİRSENİZ?
Ve size
en çok sorulan soru: Onun zamanında SSK zarar ediyordu.
Büyükşehir’i de mi zarar ettirecek?
KILIÇDAROĞLU: Kurumun ilk zararı 1976 yılında
çıktı. Ben o zaman SSK'da değildim. 1999'a kadar zarar minimum
düzeyde artmıştır. Olağanüstü bir zarar yoktur. 2000'den 2008'e
kadar zarar olağanüstü artmıştır. Şimdi biz hangi genel
müdürü suçlayacağız. Hadi ben 1999'da ayrıldım. Benim dönemimde
zarar 400 milyon liraydı. Şimdi olağanüstü rakamlara ulaştı. Biz
genel müdürleri sorumlu tutabilir miyiz? Hayır halka
doğruları söyleyelim. Sosyal güvenlikle ilgili kararlar
parlamentoda alınır. Benim insanlara sen emekli olacaksın, sen
sağlıktan şu koşulda yararlanacaksın deme hakkım yok. Onu
yasalar belirlemiş. Finansman açığı çıkıyorsa onu kapatmak
parlamentonun görevidir. Niçin sayın başbakan sosyal güvenlikle
ilgili yeni yasa çıkardı? Bu açıkları kapatmak için…
YOLSUZLUKLARIN ÖNÜNE NASIL
GEÇECEK?
DİĞER
SAYFADA
YOLSUZLUKLARIN ÖNÜNE NASIL GEÇECEK?
Yolsuzluklar konusunda çok duyarlıyım. Bizim
halkımızın yolsuzluklardan çektiğini hiçbir halk çekmiş değil. Ben
şunu da yapacağım. İstanbullu İnternet sitesinde hangi ihaleler
yapıldı, ihaleye kaça aldı, kamu ihale kurumu ihaleyi iptal ettiyse
niye etti, gerekçesi neydi bunu görecek.
İSTANBUL NEDEN PARİS GİBİ OLMASIN?
Geçtiğimiz 15 yılda
insanların ulaşımda harcadıkları zaman daha da fazlalaştı. Trafik
yoğunlaştı. Çarpık yapılaşma görüyorsunuz. Normalde kentin yüzünün
güzel olması lazım. Kent estetiği denen bir şey var, bu kavramın
gelişmesi lazım. Kentte kültür sanayi denilen kültürleşmenin
artması lazım. Kenti kent yapan, kentliyi de kentli yapan aslında o
kültürü yakalamaktır. O kültürün olmadığı yerde kent kent olmuyor
zaten. Biz neden bir Paris gibi olmuyoruz, Londra, Milano ya da
Roma gibi olmuyoruz. Çünkü İstanbul üç büyük imparatorluğun
başkentliğini yapmış. Kültür deneseniz var, doğal güzellik deseniz
var. Tarih deseniz var.
İSTANBUL BARIŞIK BİR KENT OLACAK?
İstanbul'un bütçesi en az 10 milyar dolar. ben bu parayla
İstanbul'u bir dünya markası yapacağım. 5 yılda en az 50 milyar
dolar kullanacağım. Metroyu yapacağım. Ulaşım
sorununu çözeceğim. Gecekondulardaki yoksul ailelerin sorununu
çözeceğim. Böylece kendi içinde barışık bir kent olacak.
İstanbul'u aynı zamanda bir dünya kültür merkezi yapacağım.
Haydarpaşa'nın yanındaki limanlar İstanbul'un dışına çıkacak. Oraya
Selimiye'nin silueti bozulmadan olabildiğince yer altına inilerek
bir dünya kongre merkezi yapacağız. Böylece İstanbul çok geniş bir
yeşil alana kavuşmuş olacak. Aynı zamanda kongre merkezi için de
olağan üstü bir merkez haline gelmiş olacak.
KENTTE ASLOLAN İNSANDIR
İstanbul'un meydanları yok. 12,5milyonluk bir kent enerjisini nerede boşaltır. Meydanlarda boşaltır. Meydanı olmayan kent sağlıklı bir kent değildir. Meydan sadece eğlence demek de değildir. Onlarca esnafa iş demektir. Kentin belli bölgelirin yayalaştırmak zorumdasın. Kentte aslolan insandır. İnsanı öne çıkaracaksın,insanın mutlu olması lazım.