Onları televizyon aracılığı ile tanıdık. Ama onlar televizyon ekranlarına çıkmadan önce çalışıp didinmeye, şöhret dünyasına adım atmaya çok kararlıydılar. Burak Özçivit bugün ekranın en gözde genç kuşak oyuncularından biri. Ama eğer yıllar önce fotoğrafları çöpten çıkmasaydı belki de bugün kimse onu tanımayacaktı. Nasıl mı?... Özçivit'in babası, oğlundan habersiz olarak fotoğraflarını Best Model yarışmasına gönderdi. Ancak bu fotoğraflar seçici kurul tarafından çöpe atıldı. Organizatörler son anda kendilerinden habersiz çöpe atılan bu 8 fotoğrafı fark ettiler. Böylece Özçivit yeniden yarışmacılar arasına katıldı. Özçivit, 2004 yılındaki bu yarışmada gelecek vaad eden model seçildi. 2005'te ise birinci oldu. Yani kısacası çöpten çıkan fotoğraflar Özçivit'in yaşamını değiştirdi. Ekranın en çok izlenen dizilerinden Adını Feriha Koydum ile yıldızı parlayan Çağatay Ulusoy'un çok değil bir kaç yıl öncesine kadar dizilerde figüranlık yaptığını biliyor muydunuz. Best Model of Turkey seçildikten sonra kaderi değişen Ulusoy, Bakırköy'de bir ajansa kayıtlıydı. O dönemde günlüğü 30 liradan dizilerde figüran olarak çalışıyordu. Hatta bağlı olduğu şirket onu son olarak Adanalı dizisinde figüranlık yapması için görevlendirmişti. Ancak Ulusoy'un şansı döndü. Şimdi, ekranın en ünlü genç kuşak yıldızlarından biri. Milyonlarca seyirci onu Fatmagül'ün Suçu Ne adlı dizide ilk gördüğünde rolüne o kadar yakıştırdı ki, sanki yılların deneyimli oyuncusu gibi görünüyordu Esra Dermancıoğlu. Oysa gerçek hiç öyle değildi. Çocukluğundan beri hep oyuncu olmak isteyen Esra Dermancıoğlu, bu hayalini gerçekleştirmek için uzun bir süre beklemek zorunda kalmış. Ama bir gün bir grup arkadaşıyla gittiği bir doğum günü partisi onun için dönüm noktası olmuş. O toplantıda herkes birbirine aslında hayatını nasıl şekillendirmek istediğini sormuş. Dermancıoğlu da hiç düşünmeden: "Hep oyuncu olmak isterdim" diyerek katılmış bu oyuna. O doğum gününde bulunan Avrupa Yakası'nın senaristi ve oyuncusu Gülse Birsel'den gelmiş ilk teklif. Tek bölümlük bu rol Esra Dermancıoğlu için oyunculuk serüveninin başlangıcı olmuş. O sıralarda 30'lu yaşlarının sonlarına yaklaşıyormuş Dermancıoğlu. Demet Akbağ’ın “Sen Harikasın” dizisinde konuk oyunculuk, “Moral Bozukluğu ve 31” adlı filmde kısa bir rol, workshop’lar, cast ajansları derken hep oyunculuğun dikenli yollarını tırmanmış Dermancıoğlu. Yaprak Dökümü'nde Necla karakterini canlandırarak ünlenen Fahriye Evcen de yaşadığı Almanya'dan tatil için Türkiye'ye gelip oyuncu oldu. Tatil için geldiği Türkiye'de Oya Aydoğan'ın programına seyirci olarak katıldı Evcen. Daha sonra Aydoğan onu yapımcı İbrahim Mertoğlu ile tanıştırdı. Telefon numarası alışverişinden sonra Evcen Almanya'ya döndü. Ama sonda telefonu sir türlü susmak bilmedi. ''Asla Unutma'' ve ''Hasret'' dizilerinde rol aldı. Ama asıl büyük çıkışını Yaprak Dökümü ile yaptı. Evcen, şimdi hem sinema filmlerinde hem reklam filmlerinde rol alıyor. Burak Özçivit ile mutlu bir beraberlik sürdürüyor. Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisiyle tanınan Farah Zeynep Abdullah da şans eseri oyuncu oldu. Babasının işi gereği İngiltere'de yaşayan Abdullah, oyunculuğa meraklışmış aslında ama bunu meslek olarak benimsemek gibi bir amacı yokmuş. Okul yıllarında tiyatro ile ilgilenen Abdullah bir Paskalya tatilinde İstanbul'a gelmiş. O sırada dizi için oyuncu seçmeleri yapıldığını duymuş. Şansını denemeye karar vermiş.. Öyle Bir Geçer Zaman ki dizisinde canlandırdığı Aylin karakteri ise onun hayatında bir dönüm noktası oldu. Küçük Kadınlar adlı diziyle oyunculuk hayatına başlayan Hande Soral, Komedi Dükkanı dizisini izlemeye gitti, hayatı değişti. Soral, Tolga Çevik ile konuk oyuncu olarak sahneye çıktı. Sahnede 5 dakika kalması gerekirken tam 45 dakika kaldı. Çıkarken de Komedi Dükkanı'nın yapımcısı Fırat Bey; Soral'ı yanına çağırıp oyunculuk yapmak isteyip istemediğini sordu. Böylece Soral'ın ekran serüveni de başlamış oldu. Küçük Kadınlar'ın bitmesinden sonra bir süre kameralardan uzak kalan Soral, şu sıralar Evlat Kokusu adlı dizide rol alıyor. Hazal Kaya şöhretini elektriklerin kesilmesine ve ısrarlı tutumuna borçlu. Genç yaşına ve sektördeki kısa tecrübesine rağmen ses getiren dizilerde rol alan Kaya'nın şöhret olma öyküsü çok ilginç. "Kariyerimi doğru zamanda doğru yerde olmaya ve şansıma bağlıyorum" diyen Kaya, kendisini milyonlarca izleyiciye tanıtan Genco dizisinin görüşmesine gittiğinde başına ilginç bir olay geldi. Dizi görüşmesi için ajansa gittiğinde birden elektrikler kesildi... Ajans görvelisi Kaya'ya "elektrik belki beş dakika sonra belki beş saat sonra gelir. İsterseniz siz başka bir gün gelin" dedi. Ama Kaya bekleme kararı aldı.. Kısa süre sonra elektrikler geldi..Kaya yetkililerle görüştü ve Genco dizisindeki rolü aldı. Kaya daha sonra bir röportajında o günü "Belki başka bir gün gitseydim Genco'ya başlamayacaktım" diye anlatmıştı. Bu fotoğrafta tabut taşıyan ünlü aktörü ilk bakışta tanıyabildiniz mi... O ünlü bundan altı yıl önce yani 2005 yılında Yılmaz Erdoğan'ın Organize İşler filminde figüran olarak yer alan Murat Yıldırım'dan başkası değil. Aslında kariyerine TV ekranında başladı Yıldırım. 1999 yılında Ayrılsak da Beraberiz adlı dizide oynadı. Sonra Patron Kim, Ölümsüz Aşk, Hayat Bilgisi geldi.En çok dikkat çektiği dizi ise Bütün Çocuklarım oldu. Sonra Büyük Yalan ve onu kariyerini zirvesine taşıyan Fırtına. 2004 ile 2006 arasında Organize İşler filminde de göründü Yıldırım. Sonra Asi dizisiyle şöhretini pekiştirdi. Suskunlar'daki Ecevit karakteriyle seyircinin hafızasında yer etti. Yıldırım şu sıralar ekranda bir yarışma programı sunuyor. Bir çok sinemasever Nurgül Yeşilçay'ı Her Şey Çok Güzel Olacak adlı filmdeki kısacık rolüyle izledi..Filmde bir hastanenin danışma görevlisi rolünü üstlenen Yeşilçay'ın sadece bir iki cümlelik repliği vardı. Ama ona bu filmde oynamanın kapılarını açan İkinci Bahar dizisindeki Gülsüm karakteri oldu.Daha sonra Şellale ile sinemaya adım attı. Bu serüven Yeşilçay'ı dünyanın en saygın sinema etkinliklerinden Cannes Film Festivali'nin kırmızı halısına kadar taşıdı. Yeşilçay kariyerini başarılı bir şekilde sürdürüyor. Kavak Yelleri dizisiyle yıldızı parlayan Pelin Karahan oyunculuğa nasıl başladığını da şöyle anlattı: "Yakınlarım “Pelin yüzün çok güzel. Bir reklam ajansa yazıl en azından reklam filminde oynarsın” diyordu. Ama ben bunu hiç istemiyordum. Fakat İstanbul’daki zor hayat şartları karşısında mecbur kalıp ajansa yazıldım. İlk reklam filmimi Çağan Irmak çekti. Onunla başlamak büyük şans. Ajanstan aradılar ve görüşmeye gitmemi söylediler. Görüşmeye gittim. “Müzikle uğraşıyor musun?”, “Okullu musun?”, “Bir müzik aleti çalabiliyor musun?”, “Spor yapıyor musun?” gibi bir sürü soru sordular. Ben her soruya “hayır” diyordum. Orada bir sürü insan vardı ve aralarında çok güzel fiziğe sahip mankenler de vardı. Onlara baktığımda hiç şansımın olmadığını düşündüm." Hem tecrübesiz hem kısa boylu olduğu için seçilemeyeceğini düşünen Karahan bir süre sonra kendisini ciddiye aldıklarını fark etmiş. Ardından da onu şöhrete kavuşturan Kavak Yelleri'ndeki rolü geldi. Karahan şu sıralar ikinci kez anne oldu ve bir süre ekrandan uzak kalacak. Asi dizisi ile Ortadoğu ülkelerinde de tanınan Tuba Büyüküstün aslında Mimar Sinan Üniversitesi Sahne Dekorları ve Kostüm Tasarımı bölümünü bitirdi. Yönetmen Tomris Giritlioğlu ile tanıştıktan sonra oyunculuğa başladı. Sultan Makamı adlı dizinin son dört bölümünde rol aldı. Çemberimde Gül Oya'daki Zarife karakterinin ardından Ihlamurlar Altında ve Asi dizilerinde rol aldı. Büyüküstün şu sıralarda Cesur ve Güzel adlı diziyle ekrana geliyor.