Antalya'nın Gazipaşa ilçesinde yaşayan 42 yaşındaki Musa Sümbül, 23 yıl boyunca sedef hastalığıyla mücadele etti. Bir sabah uyandığında derisinde kızarıklıklar olduğunu görerek hastaneye giden Sümbül, kendisine verilen ilacı kullandı ancak derisindeki kızarıklıklar artarak devam etti. Antalya Tıp Fakültesinde kullandığı ilacın ters etki yaptığı söylenen Sümbül'ün derisinde daha sonra pullanma ve iltihaplanma oluştu. Ellerinde, kollarında, ayaklarında, kulaklarında, yüzünde ve kafa derisinde oluşan kalın ve sert tabaka Sümbül'ü çalışamaz hale getirdi Gitmediği yer kalmayan Sümbül'ün durumunu yaklaşık 2 ay önce İhlas Haber Ajansının (İHA) haberinden görerek kendisine ulaşan Eczacı Reyhan Aliusta, Sümbül'ü tedavi etmek üzere Ankara'ya çağırdı. Yaklaşık 2 aylık tedavi gören Sümbül'ün tedavisinde büyük başarı elde edildi. "HER GELDİĞİMDE İYİLEŞTİĞİMİ GÖRDÜM" Yıllarca bu hastalıkla mücadele ettiğini ifade eden Sümbül, "Antalya Tıp'ta olsun, Ankara'da olsun, Sivas Balıklı Göl olsun hiçbir çözüm bulamadım. İyileşti, arkasından yeniden çıktı. Doktorlar kesin çözüm olmadığını söyledi. Yaklaşık 2 ay önce Ankara'dan Reyhan Hanım bana ulaştı. Ben maddi durumumun iyi olmadığını söyledim. Kendileri tüm masraflarımı karşıladılar, ben Ankara'ya geldim ve tedaviye başladım. 2 aydır 20 miligram olarak kullanıyorum, her gelişimde iyileştiğimi gördüm. Şuanda hiçbir şeyim kalmadı" diye konuştu. "BENİ TERSLİYORLARDI" Çevresinden kötü tepkiler gördüğünü anlatan Sümbül, "Yaşamayı beklemiyordum. İşe çıkıyordum beni tersliyorlardı. Lokantaya oturuyordum bana ters bakıyorlardı, kaç kez intihara teşebbüs ettim. Şimdi ise çok mutluyum, insanlar bana sarılıp gülüyorlar, tokalaşıyorlar. Yakın çevremden güzel tepkiler alıyorum. Hastalığım çok kötü aşamadaydı, Türkiye'de görmediğim yer kalmadı, hiç umudum kalmamıştı. En son burada umudumu buldum. Ben aynı zamanda astım hastasıydım, bu ilaçla birlikte astım ilaçlarımı da bıraktım" ifadelerini kullandı. "KİŞİNİN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ DÜŞÜKSE SEDEF AGRESİF OLABİLİYOR" Sedef hastalığının dünyada tedavisi mümkün olmayan hastalık türlerinden biri olduğunu ifade eden Eczacı Reyhan Aliusta, bu hastalığın bağışıklık sistemiyle alakalı olduğunu söyledi. Aliusta, "Dünya nüfusunun yüzde 2'sini etkileyen bir deri rahatsızlığıdır sedef. Genellikle 20 yaştan itibaren görülüyor, tabii bu daha küçük yaşlara da inebilir. Sedef hastalığında kişinin bağışıklık sistemi çok düşükse yayılma orada veya hastalık daha fazla agresif olabiliyor, ancak bulaşıcı değildir" dedi. 10 yıldır deri hastalıkları üzerine çalışmalar yaptığını belirten Aliusta, deri yüzeyinde kullanılacak preparatların sadece hastayı rahatlatmaya yaradığını ancak Devitale Splus ile içeriden sistemik tedavi gerektiğini dile getirdi. Aliusta, "Biz bağırsak florasını düzenleyerek bağışıklık sistemini güçlendiriyoruz. Çünkü bağırsaklarımız bizim ikinci beynimiz ve geçirgen bir durumda. Dolayısıyla bağırsak florası bozulduğunda antijenler kan dolaşımına geçiyor ve bağışıklık sistemini çökertiyor. Biz de bağırsak florasındaki zararlı bakterileri göndererek faydalı bakterileri de besleyip prebiyotik etki yaparak, bağırsak florasını düzenleyip hastanın bağışıklık sistemini güçlendiriyoruz ve hastanın bağışıklık sistemi güçlenince de hastalıkta çok başarılı oluyor. Devitale Splus kullanan hastaların bağırsak floraları değişiyor, plakların daha fazla yayılması engelleniyor. Hastanın kilosuna göre dozu ayarlanıyor, 2 ila 6 ay arasında bir tedavi süreci oluyor" şeklinde konuştu. Devitale Splus'un Tarım ve Orman Bakanlığınca onaylanmış bir ürün olduğunu aktaran Aliusta, sedef hastalarına seslenerek, "Sedef veya egzama hastaları artık umutsuz olmasınlar, biz bu ürünümüzle büyük başarılar elde ettik" dedi.