Onlar engel tanımıyor!
Abone olTomurcuk Vakfı'na gelen engelli çocuklar burada hem öğreniyor, hem de sosyalleşiyorlar.
İnternetataşehir’in bu haftaki röportaj konuğu Tomurcuk
Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Selçuk Karacık.
BİZE VAKIFLA İLGİLİ BİLGİ VERİR
MİSİNİZ?
Tomurcuk Vakfı, zihinsel ön engeli olan ve bazılarında bedensel
engellerin de bulunduğu, doğuştan ya da sonradan herhangi bir
nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini
çeşitli derecelerde kaybetmiş çocuklarımız için, 2010 yılında
kurulan bir vakıftır.
Tüm üyeleri zihinsel engelli çocuk sahibi ailelerden oluşan
vakfımız, korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek
hizmetlerine ihtiyaç duyan engelli çocuklarımız için kendi
kendilerine yeterli birey haline gelmeleri ve toplumsal yaşama
katılımın en önemli öğelerinden olan üretime katılmalarını
sağlamayı amaçlıyor.
BURADA EĞİTİM GÖRENLERİN YAŞ ARALIĞI
NEDİR?
Vakfımızda eğitim gören, 4 - 42 yaş aralığında 65 arkadaşımız var.
Sadece Ataşehir’den değil, farklı ilçelerden de çocuklarımız
var.
NELER YAPIYORSUNUZ?
RAM'dan (Rehberlik araştırma Merkezi) bize bu çocuklar için
belirlenen eğitim raporları geliyor, bizde bu doğrultuda
çocuklarımıza bir eğitim planı çıkarıyoruz. Bu plan doğrultusunda
hareket ediyoruz.
Eğitimin çok önemli olduğunu burada görebiliyoruz. Özellikle
zihinsel engelli çocukların aileleri durumu önce kabullenmek
istemiyorlar. Eğer çocuk eğitim alıyorsa, diğer çocuklardan geri
kalmaya başlar, içe kapanır vs. sınıf öğretmenleri sayesinde
çocukların durumu netleşir. Özür öğrenme güçlüğü çeken çocuklara
yönelik yaptığımız destek programlarıyla, bu çocukların diğer
yaşıtlarıyla aralarındaki farkın büyük oranda azaldığını
görüyoruz.
Haftanın 5 günü, 9 - 4.30 saatleri arasında burada hem birebir
eğitim yapıyor,hem de yaş grupları aynı olan çocuklarla da haftada
2 gün grup çalışması yapıyoruz.
Günlük yaşama adapte olma ile ilgili kişisel bakım ve temizlik (diş
fırçalama, tuvalet kullanımı vb.), paylaşma duygusunu artırma, öfke
kontrolü gibi çalışmaların yanında, el becerilerini geliştirmek
adına da resim atölyesi, keçe çalışmaları, mum yapımı, nikah şekeri
yapımı gibi çalışmalar yapıyoruz. Çocuklarımızın yaptığı
resimlerden, davetiyeler yapılıyor. Hayırsever vatandaşlarımız bu
davetiyeleri satın alarak, vakfımıza destek oluyorlar.
Ayrıca dans dersleri ve tiyatro sınıfımızda bulunuyor. Bir perküsyon gurubumuz var, bir çok yerde konserler veriyor, etkinliklere katılıyoruz.
Ailenin aydınlatılması da çok önemli, çocuklarının ihtiyaçları, onlara davranış biçimleri, aralarında geçen sorunlu diyologlarda yapmaları gerekenler vs. konularında ailelerle de çalışıyoruz. Bu konu üçlü bir saç ayağı gibidir. Başarıya ulaşmak için her bir ayağın ayrı ayrı güçlendirilmesi gerekir.
Destek eğitimi alması gereken çocuklarla, bireysel ve grup eğitimlerin dışında, sosyalleşmeleri ve kendi yaşıtlarıyla bir arada olabilmelerini sağlamak için onlarla birlikte dışarıda da vakit geçiriyoruz. Birlikte tiyatroya, sinemaya gidiyor, bowling oynuyor, fast food restoranlarda vb. yerlerde yemek yiyoruz. Çocuklarının yavaş yavaş sosyalleştiğini gören aileler de, onlarla birlikte dışarda vakit geçirmeye başlıyor. Bu da eğitimimizin önemli bir parçası.
AİLELERDEN ALDIĞINIZ GERİ BİLDİRİMLERİ
NASIL? MEMNUNLAR MI ?
Bu anlamda geri bildirimler de çok iyi. Veliler oldukça memnunlar,
çocukları burada vakit geçirirken, ailelerde dışarıda varsa önemli
işlerini halledebiliyor, gözleri arkada kalmadan rahatlıkla
çocuklarını bize emanet ediyorlar. En güzeli de aileler daha önce
dışarıya çıkarmak için zorladıkları çocuklarının, artık buraya
gelmek için sabırsızlandıklarını, erkenden kalkıp kendilerinin
hazırlandıklarını söylüyorlar.
İLERİYE DÖNÜK YAPMAK İSTEDİĞİNİZ ŞEYLER
VAR MI?
Çocuklarımızın hem iş hayatına katılmaları hem de her anlamda
sosyal hayata dahil olabilmeleri adına vakfımızın alt katını kafeye
çevirmek istiyoruz. Sosyal hizmet uzmanı olarak çalıştığım dönemde
de böyle bir proje yapmıştık. Bir grup çocuğa eğitim vermiştik.
Süreç içinde bir kısmı eleniyor elbette, el becerilerine,
yeteneklerine ve yapabilecekleri işlere göre iş bölümü yapılıyor.
Bu eğitim sonunda mutfakta da çalışabiliyor ya da garsonluk
yapabiliyorlar.
Çocuklar iş hayatına dahil olup, çalışınca kendisini toplumun bir üyesi olarak görebiliyor. Kendilerini daha iyi ifade edebiliyor. Engellilerin neredeyse saklandığı bir toplumda, bu şekilde işyerlerinin olması hem engelliler hem de aileleri için önemli. Engellilerin bu anlamda desteklenmesi gerekiyor, aileleri onlardan utanmamalı, onları sokağa çıkarmalılar. Unutmamalıyız ki hepimiz bir engelli adayız, herkesin bu konuda duyarlı olması gerekiyor.
Selçuk KARACIK KİMDİR?
1957 doğumlu. Sosyal Hizmet Uzmanı olarak görev yaptı, Sosyal
Hizmetler Müdürlüğü’nde Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştı.
2007’de emekli oldu. 2010 yılından bu yana, yönetim kurulu üyesi
olarak Tomurcuk Vakfı’nda çalışmaktadır.
Gürsel Doğu: 28 yaşında,2 yıldır vakfın öğrencisi.
Akrilik boyayla yılbaşı ağacı yapıyor. Resim yapmayı seven
Gürsel’in birçok tablosu var.
Cansel Yılmaz, 24 yaşında. Resim atölyesinde arkadaşlarıyla
birlikte resim yapmayı çok seviyor.
Zeynep Karagöz: 26 yaşında. 3 yıldır
Tomurcuk Vakfı’nda eğitim alıyor. Pek çok çalışmaya katılmış olan
Zeynep, KPSS sınavlarına da hazırlanıyor.
Cenk Aksöyek: 40 yaşında, 8 aydır
haftanın 5 günü geliyor. Tiyatro çalışmalarını aksatmayan Cenk Bey,
etrafına neşe saçıyor ve arkadaşları tarafından çok
seviliyor.
Tomurcuk Eğitim, Kültür ve Dayanısma Vakfı
Adres:
İçerenköy Mahallesi, Alanaldı Caddesi,
No:31 Ataşehir / İSTANBUL
Tel:0216 574 65 70
http://www.tomurcukvakfi.org/