Önce tecavüz ettiler sonra şantaj yaptılar

Zonguldak'ın Çaycuma ilçesinde, 16 yaşındaki genç kıza tecavüz ederek çıplak fotoğraflarını internete yayımlama tehdidinde bulundukları iddiasıyla 3 kişi tutuklandı.

Genç kız kendisine tecavüz ederek cep telefonuyla çıplak fotoğraflarını çektiğini iddia ettiği F.A'nın (19), arkadaşları S.T. (24) ve T.D'nin (34) de tecavüzüne uğradığını öne sürerek polise ihbarda bulundu.

Emniyetteki ifadesinde, F.A'nın tanıştıktan iki hafta sonra kendisine tecavüz ettiğini belirten kız, bir yıl süreyle söz konusu kişilerin çıplak fotoğraflarını internette yayımlama tehdidiyle cinsel saldırılarını sürdürdüğünü iddia etti.

Gözaltına alınan F.A, S.T. ve T.D, ifadelerinin alınmasının ardından adliyeye sevk edildi. Zanlılar, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

 

GENÇ FİNANSÇIYA GRUP SEKS ŞANTAJI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Ankara'da büyük bir finans kurumunda üst düzeyde çalışan C.Y. ile iddiaya göre grup seks yaptıktan sonra şantajla para isteyen karı koca tutuklandı. Genç finansçı ise işinden oldu

Ankara'da büyük bir finans kurumunda üst düzeyde çalışan C.Y. (32) adlı kişiyle birlikte grup seks yaptıkları öne sürülen B.K. (27) ve G.K. (20) adlı karı koca, gizlice kayıt ettikleri sevişme görüntülerini kullanarak C.Y.'den para istedikleri iddiasıyla tutuklandı.

30 BİN TL'LİK SENET
İddiaya göre, muhafazakâr camianın önde gelen finans kurumları arasında yer alan ünlü şirkette yönetici konumunda çalışan C.Y., bir süre önce Ulus'ta bir otel odasında B.K., eşi G.K. ve bir başka kadınla birlikte grup seks yaptı. B.K. ve G.K., otel odasına yerleştirdikleri gizli kamerayla C.Y.'nin haberi olmaksızın görüntüleri kaydetti. Otel odasındaki randevudan bir süre sonra C.Y. ile irtibat kuran genç çift, görüntüleri yayınlamama karşılığında 30 bin liralık senet aldı. B.K. ve G.K., daha sonra sürekli C.Y.'yi tehdit etmeye başladı. C.Y. de savcılığa başvurup şikâyetçi oldu. Ekipler, B.K. ve eşi G.K.'yi yakalayıp gözaltına aldı.

B.K., C.Y. ile bir barda tanıştıklarını ve grup seks organizasyonu yaptıklarını anlatırken, C.Y. ile birçok kez borç para alıp verdiklerini de öne sürdü. En son verdiği 30 bin TL karşılığında C.Y.'den borç senedi aldığını söyleyen B.K., senedin vadesi gelmesine karşın borcunu tahsil edemediği için C.Y.'ye mesaj çektiğini iddia etti.

İŞTEN ATILDI

Sorguları tamamlanan B.K. ve G.K., tehdit ve şantaj iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. Polis genç çifte ait olan cep telefonları ve bilgisayarlarla porno içerikli 9 CD'ye el koydu. C.Y.'nin çalıştığı firmadaki işine son verildiği öğrenildi.

 

YARDIM ETME BAHANESİYLE TECAVÜZ ETTİLER

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Adana'da evden kaçan 14 yaşındaki C.İ.'yi parkta dolaşırken yardım etme bahanesiyle eve kapatan 8 kişi, genç kıza günlerce tecavüz edip erkeklere pazarladı.

İhbar üzerine harekete geçen polis, şüphelileri yakaladı. Fuhuş batağından kurtarılan C.İ., Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne teslim edilirken, sorguları tamamlanan şüpheliler adliyeye sevk edildi.

YARDIM BAHANESİYLE EVE GÖTÜRDÜ

Yurt Mahallesi'nde oturan C.İ., bir hafta önce evden kaçtı. Parkta dolaşan genç kızın yanına yaklaşan O.B., yardım etme bahanesiyle C.İ.'yi evine götürdü. İlişkiye girdiği genç kızı fuhuş yapmaya zorlayan O.B., sırasıyla arkadaşlarına da pazarladı.

C.İ. ile ilişkiye giren kimliği gizli tutulan bir vatandaşın ihbarı üzerine olaydan haberdar olan polis, pazartesi günü düzenlediği baskınla O.B., A.A., B.K., E.K., M.D., İ.T., M.K. ile M.K.'yı yakaladı. Evinden kaçıp fuhuş batağına sürüklenmek istenen C.İ., Çocuk Şube Müdürlüğü ekiplerince Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne teslim edildi.

Şüpheliler, Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgularının ardından adliyeye sevk edildi.

İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİSİ KIZ KENDİNİ ASTI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Kargınışıklar Köyü İlköğretim Okulu 8'nci sınıf öğrencisi Ayşe Dağlar, dün saat 17.00 sıralarında evlerinin oturma odasında, tavandaki kancaya bağladığı iple kendini asarak, intihar etti. Dağlar'ın cesedi annesi Fadime Dağlar, tarafından bulundu.

Yakınlarının haber vermesi üzerine gelen jandarma ve savcının yaptığı incelemede, genç kızın üzerinden intihar nedenini belirten hirhangi bir not çıkmadı. Dağlar'ın cesedi otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu Morgu'na gönderildi. Annesi ve ağabeyi ile yaşayan genç kızın, 8 ay önce babası Enver Dağlar'ı bir traktör kazasından kaybettiği öğrenildi. Jandarma olayla ilgili soruşturmanın sürdüğünü bildirdi.

Dağlar'ın ölümü yakınlarının yanı sıra okul arkadaşları ve öğretmenlerini de üzüntüye boğdu. Sırasına çiçek koyan arkadaşları, gözyaşlarını tutamadı. Dağlar için Kargınışıklar Köyü'nde taziye evi kuruldu. Anne Fadime Dağlar, burada Demirci Kaymakamı Yalçın Sezgin ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Ebubekir Ermiş ile köylülülerin başsağlığı dileklerini kabul etti.

KAYIP İŞADAMI GÖMÜLÜ BULUNDU

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Gaziantep'te kayıp iş adamının cesedi bağevinin bahçesinde toprağa gömülü bulundu.

Gaziantepli iş adamı Mehmet Ali Alpdoğan'ın ailesi, bir hafta önce Gaziantep Emniyet Müdürlüğüne kayıp başvurusunda bulundu.Bunun üzerine, Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Bürosu ekipleri, Oğuzeli ilçesine bağlı Yeşildere beldesi yakınlarındaki bir bağevinin bahçesinde cumhuriyet savcısının talimatıyla kazı çalışması başlattı.

Yaklaşık 3 saatlik çalışma sonucu, kayıp iş adamının cesedi toprağa gömülü bulundu.

Ceset, olay yerinde yapılan incelemenin ardından otopsi için Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesine gönderildi. 

PARASI İÇİN CANINA KIYDILAR

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Hatay'ın Altınözü ilçesinde evinde ölü bulunan yaşlı adamın aralarında torununun da bulunduğu 7 kişi tarafından para için öldürüldüğü belirlendi.

Alınan bilgiye göre, ilçeye bağlı Mayadalı köyünde 8 Mayıs Pazar günü evinde ölü olarak bulunan Necmettin B'nin (75) yapılan otopsisinde boğularak öldürüldüğünün anlaşılması üzerine güvenlik güçleri soruşturma başlattı.

Jandarma ekipleri yaptıkları soruşturma sonunda, Necmettin B'nin torunu N.B'nin de (19) aralarında bulunduğu S.O. (19), B.T. (16), B.S. (16), C.I. (38), S.Ö. (16) ve M.A. (16), tarafından öldürüldüğünü belirledi. Bunun üzerine bu kişiler yakalanarak gözaltına alındı.

Zanlıların, olay sırasında evdeki para kasasını da açarak içindeki paraları aldıkları tespit edildi. Zanlılar, sorgularının ardından adliyeye sevk edildi.

EŞİNİN TELEFONUNA BÖCEK KOYDU HASTANELİK OLDU

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Trabzon'da oturan 2 çocuk annesi Elif S., 10 yıllık eşi kamyon şoförü Hakkı S.'nin kendisini aldattığından şüphelenmeye başladı. Bunu ortaya çıkarmak için plan yapan genç kadın, önce kocasının telefonunu bozdu ardından da "Benim tanıdığım bir tamirci var, götürür yaptırırım" diyerek telefonunu aldı.

Telefona bir arkadaşının aracılığıyla Çin'den getirttiği "casus böcek" yazılımı yükletti. Telefonu yaptırdığını belirterek eşine teslim eden Elif S., daha sonra kocasının konuşmalarını 8 ay boyunca dinlemeye ve mesajlarını okumaya başladı. Eşinin kendisini aldattığını belirleyen kadın, üç gün önce şehir dışındaki işinden dönen kocasına hesap sormak istedi. Kocasına, telefonunu dinlediğini ve kendisini aldattığını söyleyen kadın, çıkan tartışmada Hakki S. tarafından feci şekilde dövüldü. Hastanelik olan kadın, buradaki tedavisinin ardından polis karakoluna başvurarak eşinden şikâyetçi oldu.

Kadının şikâyeti üzerine gözaltına alınan Hakkı S. ise suçlamayı kabul etmeyip, karısı hakkında "özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği" gerekçesiyle şikâyetçi oldu. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Casus böcek yazılımı nedir?
CASUS Böcek yazılım sayesinde program yüklenen telefona gelen çağrı ve mesajlar, istenilen telefona yönlendirilerek sinyal veriyor. Hedef telefon arandığında diğer telefonun ekranında hiçbir belirti göstermeden eş telefondan dinlenebiliyor. Casus yazılımlar internet üzerinden 450-500 liraya satılıyor

BEKARET UTANCI MI KOCA VAHŞETİ Mİ?

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Van'ın Başkale İlçesi'ne bağlı, İran sınırındaki Böğrüpek Köyü halkı, Deniz Ailesi'nin taziye evinde. Herkes, üç gün önce ölen Hafız Abdi Deniz'in kızı Şükriye'nin yasını tutuyor. Şükriye, Yanal Köyü'nden Vedat Ölmez'le 22 Mayıs Pazar günü evlendi, gerdek gecesi karşı odada kendini astığı söylendi. Vedat, Şükriye'nin bakire çıkmadığı için utancından intihar ettiğini söylese de, genç kızın ailesi, işsiz damadın para ve altınlar için kızlarını kendi elleriyle astığını iddia ediyor.

Yanal Köylü Vedat (28), ilkokul mezunu. 15 yıl büyük şehirlerde çalıştıktan sonra köyüne döndü. İşsiz. Altı kardeşin en büyüğü, yetim.

Dört köy ve 25 kilometre ötedeki Böğrüpekli Şükriye (24) ise ilkokula iki yıl gitti. Dokuz kardeşin beşincisi. Babası Abdi Deniz hafız. Şükriye çok güzel bir kız, isteyeni çok. Ancak evlenme sırası, kendisinden büyük ablasında. Yanallı Vedat, son iki yılda Şükriye'yi defalarca istedi. Şükriye'nin babası her seferinde reddetti. "Mekke'ye, Kabe'ye gittim. Yalan söylemem. On sefer istedi, vermedim. Oğlan serseridir, yaramazdır diye."

DAMAT İKİ SAAT SONRA MUHTARI ARADI

Abdi Deniz kızına, Vedat'ın fakir olduğunu, onu geçindiremeyeceğini söylese de dinletemedi. Altı ay önce nişan yaptılar. Geçtiğimiz cumartesi kendi köylerinde, pazar günü de damadın köyü Yanal'da düğünleri yapıldı. Düğünden önce de imam nikâhları kıyıldı. İleriki bir zamanda Başkale'ye gidip resmi nikâh yapacaklardı.

Şükriye'nin ailesi düğünden gece 24.00'te ayrıldı. Düğün de 01.30'da dağıldı. Gelin ve damat, gerdek evine uğurlandı.

Yanal Köyü Muhtarı Bilal Tekin, o gece 03.30'da çalan telefonla uyandı. Damat Vedat, Şükriye'yi halay çekerken salladığı kırmızı uzun şalıyla kendini asmış halde bulduğunu söylüyordu. Muhtar, hemen Böğrüpek muhtarı ile Şükriye'nin yakın akrabası Cengiz Uluç'a ve Eşmepınar Jandarma Karakolu'na haber verdi. Jandarma damadın ifadesini aldıktan sonra serbest bıraktı. İfadesinde "Bakire çıkmadığı için utancından kendini astı. Bir tokat attım sonra öptüm. Bekaret önemli değil, sabah konuşur hallederiz dedim" dedi. Şükriye'nin cesedi ise Malatya Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

MAHCUPLUĞU GİTSİN DİYE DÖVMEMİ İSTEDİ

Birlikte olduktan sonra şoka girdim, anlam veremedim. Şükriye kendini suçlu hissetti, kendisini döveyim ki, mahcupluğu azalsın istedi. Üstüme geldi, 'Döv, söv' dedi. Utanmasın diye yorganı başıma çektim. Üzülmesin diye konuyu kapatmaya çalıştım. 'Gel, yat, sakinleş. Sabah konuşalım' dedim. Birbirimizi kolay kazanmadık, kolay kaybetmeyelim diye annem bile bilmesin istedim. Geceliğini giydi, 'Su içeceğim' dedi. Gerginlik, tartışma olmadığı için peşinden gitmedim. Düğün nedeniyle üç gecedir uyumamıştım. 03.20 civarında yani yanımdan kalkıp gitmesinin üzerinden 45 dakika geçtikten sonra uyandım. Yanımda yoktu. Utanmıştır yanımda yatmaya, diye düşündüm. Mutfağa, banyoya baktım, yoktu. Karşı odanın kapısını açtığımda onu gördüm. Kendini asmıştı ama önce tanıyamadım. Yüzü öyle değişmişti ki... Dün gece rüyamda beni çağırdı. 'Pişman oldum, dönmeye çalıştım, dönemedim. Ne olursun bana gel' dedi. Ölen o değil, ben her gün ölüyorum."

ŞÜKRİYE'NİN AİLESİ: '10 kişi ölecek'
Baba Abdi Deniz "14 bin liralık altın taktık. Damat, ömründe bin lira görmemişti. Bunları görünce kudurdu. Damat istediği gibi konuşsun. Rapor gelinceye kadar sesimizi çıkarmayacağız."

Amca Cevdet Deniz "Eşya ve altınlar damatta. Devlet hukuku neyse o olsun. Şükriye'nin temiz (bakire) raporu gelince adalet yerini bulacak. Devlet üzerine düşeni yargı yoluyla yapsın. Yoksa çok büyük kan davası olur. Annesi, bacıları, kendisi 10 kişi ölecek. Sülalesini bırakmayacağız. Kızımız kimsesiz değil.

ZİHİNSEL ENGELLİ KUZENİNE CİNSEL İSTİSMARDA BULUNDU

HABERİ DİĞER SAAYFADA TIKALYIN

[PAGE]Zonguldak'ta amcası 70 yaşındaki Nazif, yengesi 67 yaşındaki Fatime ve zihinsel engelli kuzeni 45 yaşınaki Habibe Kundakçıoğlu'nu öldürmekten 3 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan 33 yaşındaki Murat Kundakçıoğlu hakkında, cinayetten 9 ay önce kuzenine cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla da ikinci bir dava açıldı. 15 yıl hapis cezası istemiyle yargılandığı davada ilk kez hakim karşısına çıkan Kundakçıoğlu, suçlamayı kabul etmedi. Duruşmada iki davanın birleştirilmesine karar verildi.

Evli ve 2 çocuk babası Murat Kundakçıoğlu, geçen 16 Şubat'ta uzun yıllar Almanya'da çalıştıktan sonra emekli olarak Zonguldak merkeze bağlı Kaleoğlu Köyü'ne dönen 5 çocuk babası amcası Nazif, yengesi Fatime ve kuzeni Habibe Kundakçıoğlu'nu evlerinde av tüfeği ile öldürdü. Cinayetin ardından kaçan ve yurt dışına çıkmak üzereyken Edirne'de bir akrabasının evinde yakalanarak tutuklanan Murat Kundakçıoğlu hakkında, 'Tasarlayarak adam öldürmek' suçlamasıyla 3 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Cinayet davası Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ederken, Murat Kundakçıoğlu hakkında, öldürdüğü zihinsel engelli kuzeni Habibe Kundakçıoğlu'na cinayetten 9 ay önce cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yeni bir dava daha açıldı. Aynı mahkemede görülen davada, 'Nitelikli cinsel saldırı' ve 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 15 yıl hapis istemiyle yargılanan Kundakçıoğlu, dün ilk kez hakim karşısına çıktı.

Mahkeme Başkanı Aykın Özer, Habibe Kundakçıoğlu'nun ölmeden önce olayla ilgili Cumhuriyet Savcısı'na sosyal hizmet uzmanı nezaretinde verdiği, "Murat, annem ve babam pazara gittiğinde eve geldi. Paraları aldı. Evde sigara içti. Sonra duvarda askıda olan babama ait kemerle beni bileklerimden bağladı. Yere yatırarak tecavüze kalkıştı" ifadesini okudu. Hakim Özer'in, Nazif ve Fatime Kundakçıoğlu'nun ifadelerini de okumasının ardından savunma yapan Murat Kundakçıoğlu, suçlamayı kabul etmedi. Amcasının evine para almak için girdiğini anlatan Murat Kundakçıoğlu, şöye dedi:

"Yatak odasındaki eski sandığın içinde bulunan 3 bin 500 lirayı aldım. Evden çıkmadan önce Habibe bana çay demledi. Birlikte çay içtik. Sonra beni uğurladı. Cinsel saldırıda bulunmadım. Özellikle yengemin, engelli olan kuzenimi zorlaması sonucu iftira atılmıştır."

Amcası, yengesi ve kuzenini, evlerinin önünden geçerken kendisine saldırmaları nedeniyle öldürdüğünü ileri süren Murat Kundakçıoğlu ile ilgili cinayet ve cinsel saldırı davasının birleştirilmesine karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi. 

KIZIYLA İLİŞKİYE GİREN SEVGİLİSİNİ BÖYLE DÖVDÜ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Samsun'da arkadaşının nüfus kayıtlarına göre 14 yaşında olan kızı S.A ile cinsel ilişkiye girdiği iddiasıyla tutuksuz yargılanan 34 yaşındaki Ali Küçük, duruşmada, genç kızla sadece seviştiklerini söyledi. Sanığın bu ifadesine S.A "Yalancı" diyerek tepki gösterirken, duruşma çıkışında genç kızın babası Rüstem A., yerden aldığı taşı, Küçük'ün kafasına vurarak hastanelik etti. Baba gözaltına alınırken, Küçük hastaneye kaldırıldı.

İlkadım İlçesi'nde meydana gelen olayda, inşaatlerde işçi olarak çalışan Ali Küçük, arkadaşı olan Rüstem A.'nın kızı S.A.'yı 2009 yılı Eylül ayında arayarak arkadaş olmak istediğini söyledi. İddialara göre yaklaşık 3 ay arkadaşlık yaptıktan sonra Aralık ayında, genç kız teyzesinin evinde kalırken, Ali Küçük'ü eve çağırdı. Daha sonra da gece geç saatte eve gelen Küçük ile cinsel ilişkiye girdi. Bir kaç gün sonra da gece geç saatlerde sevgilisiyle konuşan S.A, Ali Küçük'ü gece geç saatte eve davet etti. Genç kızın açtığı camdan içeriye giren Küçük, S.A ile cinsel ilişkiye girdiği sırada uyanan hala M.İ.'ye yakalandı. Bunun üzerine S.A polise giderek, sevgilisinden şikayetçi oldu. Ali Küçük'ün kendisiyle iki kez zorla ilişkiye girdiğini ileri süren S.A, " Ben onu eve konuşmak için çağırdım. Ama zorla benimle ilişkiye girdi. Rezil olmamak içinde bağırıp yardım istemedim" diye konuştu.

Gözaltına alınan ve çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Ali Küçük bugün 1'inci Ağır ceza Mahkemesi'nde çocuğun cinsel istimarı suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle hakim karşısına çıktı. Duruşmada ifade veren sanık, genç kızla ilişkiye girmediğini belirterek, "Halasının evine beni kendisi çağırdı. Cinsel ilişkiye girmedik. Sadece sevişiyorduk. Bu sırada halası uyandı ve bizi yakaladı. Kendisine zorla bir şey yapmış değilim. Yaşını da bana 18 olarak söylemişti" dedi. Bu sırada duruşma salonunda bulanan S.A., sanığa "Niye yalan söylüyorsun. Yalancı" diye bağırarak tepki gösterdi. S.A, sanığı eve konuşmak için çağırdığını ileri sürerek, daha önceki ifadelerini tekrar edip şikayetçi olduğunu söyledi. Duruşma genç kızın ruh sağlığının olay nedeniyle bozulup bozulmadığının araştırılması için ertelendi.

Duruşma çıkışında ise, genç kız ve babası Rüstem A. bir süre adliye sarayı önünde bekledi. Sanığın çıkması üzerine Rüstem A. arkadaşı olan sanık Ali Küçük'e saldırdı. Babasıyla sanığın kavgasını S.A ayırmaya çalışırken, Rüstem A. yerden aldığı kaldırım taşını Küçük'ün başına vurdu. Başı yarılan ve kanlar içinde kalan Ali Küçük, yere düşürken, polis öfkeli babayı gözaltına aldı. Bu sırada S.A yerde yatan Ali Küçük'ün yanına giderek durumunu kontrol etti. Ardından da adliye sarayından uzaklaştı. Başından darbe alan Ali Küçük, ambulans ile Samsun Gazi Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Baba Rüstem A. ise ifadesinde, ''Arkadaşımdı. Kızıma tecavüz etti. Hem de serbest geziyor. Zoruma gitti'' dedi. 

KOMADAN ÇIKTI İLK SÖZÜ 'ÜZGÜNÜM' OLDU

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Antalya'nın Alanya İlçesi'nde yolun karşısına geçmeye çalışan ağabeyine otomobiliyle çarparak ölümüne neden olan Nurcan Ergin, yoğun bakımdan çıktı. Ağabeyi Yılmaz Sönmez ve arkadaşı Murat Yıldız'ın ölümüne neden olan kadının ilk sözü, "Çok üzgünüm" oldu.

Alanya'nın Kestel Beldesi'nde geçen hafta meydana gelen trafik kazasında, otomobille seyreden 30 yaşındaki Nurcan Ergin, yolun karşısına geçmeye çalışan ağabeyi 34 yaşındaki Yılmaz Sönmez'e çarptı. Otomobilin direksiyon kontrolünü yitiren Ergin, daha sonra 40 yaşındaki Ali Rıza Çakmak yönetimindeki beton mikserine çarparak durabildi. Kaza sonrası otomobilde sıkışan Nurcan Ergin ile arkadaşı 40 yaşındaki Murat Yıldız, itfaiye ekipleri tarafından araçtan çıkarıldı. Kazada Yılmaz Sönmez ve Murat Yıldız yaşamlarını yitirdi. 2.22 promil alkollü olduğu belirlenen Ergin ise Alanya Devlet Hastanesi'nde tedaviye alındı. 5 gün yoğun bakımda tedavi gören Ergin, yoğun bakımdan çıkarılarak göğüs cerrahisi servisine nakledildi. Kazadan sonra ilk kez konuşabilen kadın, polise ifade verdi.

Kaza anını hatırlamadığını belirten Ergin, arkadaşı olan Murat Yıldız ile birlikte yemek yediğini ve içki içtiklerini anlattı. Yemekten sonra eve gitmek için restorandan ayrıldıklarını kaydeden Ergin, ifadesinde şunları söyledi:

"Murat bana 'Nurcan ben senden fazla içtim. Araba otomatik vites, sen kullan' dedi. Ehliyetim olmadığını belirttiğim halde 'Bir şey olmaz yavaş yavaş gideriz, direksiyonu tut yeter' dedi. Mahmutlar Beldesi'ni geçince stop lambaları yanmayan bir kamyonet gördüm ve çarpmamak için manevra yaptım. Yol çalışması nedeniyle Karayolları tarafından konulan tabelaya çarptım, sonrasını ise hatırlamıyorum. Sonradan öğrendiğime göre aylardır görüşmediğim ağabeyime çarpmışım. Ağabeyim ve arkadaşım hayatını kaybetmiş. Çok üzgünüm."

Nurcan Ergin, tedavisinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edilecek.

SİLİVRİ'DE TECAVÜZ DEHŞETİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]]Silivri'de 12 yaşındaki ilköğretim öğrencisi O.T., 51 yaşındaki bir şahsın tecavüzüne uğradı. Olayın ardından suçunu itiraf ettiği öğrenilen A.Ü., tutuklanarak cezaevine gönderildi.

12 yaşındaki erkek çocuğu O.T., okuldan çıktıktan sonra deniz kenarına giderek balık tutmaya başladı. Bu sırada O.T.'nin yanına gelen 51 yaşındaki A.Ü., yemek ısmarlayacağını söyleyerek küçük çocuğu Fatih Mahallesi'ndeki evine götürdü.

A.Ü., bir odaya kapattığı O.T.'ye tecavüz etti. Evden ayrılan O.T., yaşadığı korkunç olayı ailesine anlattı. Çocuklarıyla birlikte polis merkezine giden aile, A.Ü.'den şikayetçi oldu. Gözaltına alınan A.Ü.'nün, suçunu itiraf ettiği öğrenildi. A.Ü., çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak Silivri Cezaevine gönderildi.

Zanlının, daha önce de "hırsızlık" ve "tecavüz" suçlarından sabıkalı olduğu öğrenildi.
 

DENİZLİ BU AİLE FACİASINA AĞLIYOR

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE] Fransa'dan gelen 43 yaşındaki Uğur Karakaya, eşi 39 yaşındaki Saliha Karakaya'yı bıçaklayarak öldürdükten sonra tavana bağladığı iple intihar etti.

Yaklaşık 20 yıllık evli Saliha ve Uğur Karakaya çiftinin kızları 19 yaşındaki E.K., geçen hafta evden kaçtı. Saliha Karakaya, durumu 5 yıldan bu yana Fransa'daki bir fabrikada işçi olarak çalışan eşi Uğur Karakaya'ya bildirdi. Karakaya, kızını bulmak için acil Türkiye'ye geldi. E.K., salı günü Muğla'da bulundu. Muğla polisi, durumu Denizli İl Emniyet Müdürlüğü'ne bildirdi. Bunun üzerine Muğla'la giden Karakaya çifti, kızlarını teslim alıp, Denizli'ye döndü.

"ZARARA UĞRATTIN" TARTIŞMASI

Saliha ve Uğur Karakaya çifti arasında iş nedeniyle dün tartışma çıktı. Bir süre önce, Gümüşler Mahallesi'nde, kayınbiraderi Davut Karakaya ile ortak tekstil atölyesi açan Saliha Karakaya, anlaşamayınca ortaklığı bozdu. Saliha Karakaya, daha sonra kendine başka bir ortak buldu. Bunun üzerine Uğur Karakaya eşine Fransa'dan 50 bin Euro gönderdi. Ancak, kısa bir süre sonra Karakaya, yani ortağıyla da yollarını ayırdı.

Uğur Karakaya, ortaklıkları bozan eşinin kendisini büyük zarara uğrattığını ileri sürerek, tartışmaya başladı. Tartışmanın uzaması üzerine sinirlenen Uğur Karakaya, mutfaktan aldığı ekmek bıçağını eşini göğsüne sapladı. Saliha Karakaya olay yerinde öldü.

Eşini öldüren Uğur Karakaya, evin kapısına, "Evde 2 ceset var, sakin olun. Türk adaletine güveniyorum, sorumlular cezalandırılsın" yazılı notu bıraktıktan sonra evin tavanındaki kancaya bağladığı iple yaşamına son verdi. Saat 19.00 sıralarında eve gelen E.K. içeri girince anne ve babasının cesetleri ile karşılaştı. E.K., amcasına ve polise bilgi verdi. Evde yapılan incelemede, Karakaya'nın "Bu olaydan kayınbiraderim ve eşimin ortağı sorumludur. Çocuklarıma iyi bakın" yazılı bir not bulundu.

Polis ve savcı incelemesi ardından Karakaya çiftinin cesetleri Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. Buradaki otopsinin ardından çiftin cenazeleri bugün öğleleyin Merkez Camii'nde kılınan namaz ardından Gümüşler Mezarlığı'nda toprağa verildi.
 

İŞLEDİĞİ CİNAYETİ HATIRLAMADI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]Çorum'da cep telefonu yüzünden kavga ettiği arkadaşını 17 yerinden bıçaklayarak öldürdüğü iddiasıyla tutuklu yargılanan 28 yaşındaki Recep Karagöz, "Kavga ettiğimizi hatırlıyorum. Fakat öldürdüğümü hatırlayamıyorum" dedi.

Olay, 6 ay önce meydana geldi. Recep Karagöz, arkadaşı evli ve bir çocuk babası 25 yaşındaki Adnan Keçeli'yle cep telefonunu çaldığı gerekçesiyle tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu Karagöz, Keçeli'yi 17 yerinden bıçakladı.

Tutuklanan Karagöz, Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 'Kasten adam öldürmek' suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle ilk kez çıktığı hakim karşısına çıktı. Duruşmada kendini savunan sanık Recep Karagöz, "Hakim bey, olayın olduğu gün ben Adnan Keçeli ile sokakta karşılaştım. Bir süre sohbet ettik. 'Adnan içki al da içelim' dedi. Bir şeyler alıp babamın kaldığı eve gittik. Oturup alkol almaya başladık. Tuvalet ihtiyacım olduğu için ben beş dakika gibi bir süre Adnan'ın yanından ayrıldım. Geri döndüğümde kanepenin üzerinde duran cep telefonum yoktu. Adnan'a 'Sen benim cep telefonumu gördün mü?' dedim. O da 'Hayır, ben senin cep telefonunu ne yapayım, görmedim' dedi. Bir süre sonra ikimiz de evden çıkıp ayrıldık. Dışarıda elinde telefonla oynarken gördüm. 'Neden benim cep telefonum sende' diye sordum. Cep telefonumu aldım. Sonra bana küfürler etmeye başladı. Kavga ettiğimizi hatırlıyorum. Ama onu öldürdüğümü hatırlayamıyorum" dedi.

Bunun üzerine Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hüseyin Turgut Bayraktar ise, "Kavga ettiğini hatırlıyorsun da öldürdüğünü mü hatırlamıyorsun? Senin yaşın daha genç, erken bunama mı yaşıyorsun? Emniyette ifadende de, 'Kavga ettik, küfretti. Bıçakladım' demişsin, şimdi nasıl oluyor da olayı hatırlamadığını söylüyorsun?" diye konuştu. Mahkeme, eksik evrakın tamamlanması için duruşmayı erteledi.