Önce soygun ardından fuhuş
Abone ol"Haydi kızlar okula" kampanyasının hızla devam ettiği bu günlerde, birilerinin de "Haydi kızlar soyguna" kampanyası başlattığı görülüyor. İşte acı tablo...
Geçen bir yıl içinde evde ve sokakta ne kadar güven içinde
yaşadık? Bu soruya yanıt vermek için Emniyet Genel Müdürlüğü'nün
internet sitesinde tur atmak yeterli. Verilere göre geçen bir yıl
içinde ev ve sokaktaki güvenliğimiz yüzde 10.6 oranında azaldı.
Aslında, büyük kentlerde her gün yaşanan kapkaç ve hırsızlık
olaylarının medyada yer alma oranına bakıldığında da gerçek ortaya
çıkıyor. Madalyonun acı gerçeği ise hırsızlık, yankesicilik, kapkaç
oranlarını yapanlara ilişkin verilerde karşımıza geliyor.. "Haydi
kızlar okula" kampanyasının hızla devam ettiği bu günlerde,
birilerinin de "Haydi kızlar soyguna" kampanyası başlattığı
görülüyor. Emniyet'in verilerine göre; geçen bir yıl içinde, 18
yaşın altındaki kız çocuklarının suç işleme oranında patlama
yaşanmış. Polise göre bunun iki nedeni var; 1- Toplum kız
çocuklarına karşı 'suç işlemez' diye tedbirsiz davranıyor. 2- Bu
işi yapan çeteler, kızları yatırım aracı, sermaye görüyor. Bugünden
geleceğe hazırlıyor. Suça bulaşmış kız çocuğu 18 yaşını geçtikten
sonra, ikinci evreye fuhuşa itiliyor. Emniyet'in rakamlarına
bakıldığında ürperten gerçek de ortaya çıkıyor. 2003'e göre,
2004'te 18 yaşından küçük kız ve erkek çocukların suç işleme
oranında yüzde 31.2 artış var. Bunların dağılımına bakıldığında kız
çocuklarının, bir yıl önceye göre çok daha fazla sayıda suça alet
edildiği anlaşılıyor. Suç tablosu Örneğin yankesicilik. 2003'e
göre, 2004'te meydana gelen yankesicilik olaylarında kız çocukların
kullanımında yüzde 57 artış olmuş. Erkek çocukların kullanımındaki
artış ise yüzde 35 seviyesinde... Son dönemin moda hırsızlığı
kapkaça gelince.. Burada da rakamlar aynı şekilde kız çocukları
açısından rahatsız edici boyutta.. Bir önceki yıla göre bu suçu
işleyen 18 yaşın altındaki kızların oranındaki artış yüzde 50
olurken, erkeklerdeki artış yüzde 40 seviyesinde gerçekleşmiş.
Evlerden hırsızlıkta ise bu kez erkek çocuklar ön plana çıkmış.
Evden hırsızlık için kullanılan erkek çocukların sayısı yüzde 34
artış gösterirken, kız çocuklarında bu rakam yüzde 24 artmış. En
dikkat çekici rakamlar ise otomobilden hırsızlık ve otomobil
çalınmasına ilişkin. Kız çocuklar, her ikisinde de daha fazla
kullanılmaya başlanmış. Otomobilden hırsızlık yapan kız çocukların
sayısında yüzde 59 artış görülmüş... Erkek çocuklardaki artış ise
yüzde 34 seviyesinde. Otomobil hırsızlığında ise durum daha dikkat
çekici. Çünkü, 18 yaşın altında ehliyet sahibi olunamayacağına
göre, önce otomobili kullanmayı bilmek gerekiyor. Otomobil
hırsızlığında 2004'te kullanılan kız çocukların oranındaki artış
yüzde 37.9... Erkek çocuklardaki suç işleme oranındaki artış ise
bir önceki yıla göre yüzde 28.. Toplamda durum Mala karşı işlenen
suçların (hırsızlık-gasp-yankesicilik) toplamındaki duruma
bakıldığında 2003'e göre 2004'te Türkiye genelinde 195 bin 328 olay
gerçekleşmiş. Bunun 71 bin 384'ü İstanbul'da, 16 bin 9'u Ankara'da,
13 bin 228'i de İzmir'de, 9 bin 389'u Antalya'da, 8 bin 441'i ise
Bursa'da yaşanmış. Türkiye genelinde, 18 yaş altında olan 3 bin 312
kız ve 23 bin 932 erkek suç işlerken yakalanıp savcılığa sevk
edilmiş. Rakamlara göre 18 yaş altındakilerin en fazla suç
işledikleri yer İstanbul... Geçen yıl İstanbul'da mala karşı suç
işlerken, 1063 kız, 2 bin 874 de erkek çocuğu yakayı ele vermiş.
Ankara'da; 258 kız - 1616 erkek, Bursa'da; 373 kız - 1023 erkek,
İzmir'de ise 688 kız - 3 bin erkek çocuğu savcının karşısına
çıkarılmış. Reşit olmayan çocuklar mala karşı suçta başkaları
tarafından kullanılırken, bazıları da bu suça kendileri yönelmiş.
Neden ise hep aynı; geçmiş 10 yıl içinde köyden kente yaşanan büyük
göç...Gençlerdeki özenti, kendisinin de aynı alım gücüne
erişebilmek için her şeyi mubah görme çabası... Bir de yasalardaki
cezaların son yıllarda düşürülmesi.. Üst düzey bir emniyet
müdürünün yaşadığı bir olaydan yola çıkarak verdiği şu örnek de her
şeyi ortaya koymaya yetiyor: "16 yaşındaki bir çocuğun bir yıl
içinde tam 46 sabıkası var. En son yakalandığında kendisini
mahkemeye götüren polis arkadaşlara, 'Ayrılmayın birazdan çıkarım'
demiş. Dediği gibi de çıkmış..." Bu aşamada şunu da belirtmek
gerekir ki; sanıldığının aksine polisin suçu önlemede başarısızlığı
yok... Aksine son bir yıl içinde terör olaylarına karşı büyük
başarı elde etmiş. Terör olaylarında yüzde 24.4 oranında düşüş
meydana gelmiş. Aynı başarı uyuşturucuya karşı mücadelede de ortaya
çıkmış. Ekonomik durum, sosyal dengesizlik, işsizlikte görülen
artışın getirdiği asayiş olayları ise polisin de elini kolunu
bağlamış... Başa dönersek, evimiz ve sokağımız son bir yıl içinde
yüzde 10.6 güvensiz hale gelmiş. Haber: Muharrem Sarıkaya Kaynak:
Sabah