Önce kazanacağız sonra harcayacağız
Abone olUluslararası Gayrimenkul Fuarı MİPİM’de konuşan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, açıklamalarda bulundu
Fransa’nın Cannes şehrinde devam eden Uluslararası
Gayrimenkul Fuarı MİPİM’de konuşan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,
Türkiye’nin fuarda onur konuğu olmasının gurur duyulacak bir durum
olduğunu söyledi.
Babacan, "Türkiye’ye özel önem verilmesi, Türkiye’nin ayrı
bölümünün olması ve ilk defa çok sayıda şirketle burada temsil
ediliyor olmamız ülkemiz adına gurur duyulacak bir gelişme." diye
konuştu.
Gayrimenkul sektörünün Türk ekonomisi için son derece önemli
olduğunu belirten Ali Babacan, projelerin sadece Türkiye ile
sınırlı kalmadığına dikkat çekti. Babacan, "Umut ediyoruz ki bundan
sonraki senelerde daha fazla sayıda kuruluşumuz daha büyük
alanlarda daha çok projeyle iştirak etsinler." dedi.
Gayrimenkul fiyatları ile alakalı her ülkede tartışmalar
yaşandığını söyleyen Babacan, "Devlet, makro-ekonomik dengelere
dikkat ettikten sonra, ekonomi genelinde sağlam bir zeminde
yürüdükten sonra gayrimenkul piyasasından korkmamak lazım. Ama
ekonominin geneliyle alakalı bir dengesizlik söz konusuysa iç
talepte tasarruf oranlarımızdan kopuk ve ekonominin temellerinden
kopuk trend varsa o zaman gayrimenkul piyasasında da geçici
sıkıntılar oluşabilir." vurgusunda bulundu. Başbakan Yardımcısı Ali
Babacan, "Ama biz Türkiye’de öyle bir şeye izin vermiyoruz. Hep
diyoruz ki önce hak edeceğiz sonra o refahı yaşayacağız, Önce
kazanacağız sonra harcayacağız." diye konuştu.
İSTANBUL'DA TAHKİM MERKEZİ KURULACAK
Gündemle ilgili de açıklamalarda bulunan Başbakan Yardımcısı Ali
Babacan, henüz Türkiye’ye yatırım yapmamış dünyada çok sayıda fon
olduğunu belirterek Türkiye’deki hukuki belirsizliğin yatırımcılar
için endişe kaynağı olduğunu vurguladı. Başbakan Yardımcısı
Babacan, yargı süreçlerinin bazen çok uzun olduğu ve sonuçlarının
öngörülmediğini belirterek, "Bu sadece uluslararası yatırımcılar
için değil kendi iç dünyamız için de önemli bir konu." diye
konuştu.
4. Yargı Paketi'ni meclise gönderdiklerini hatırlatan Babacan,
İstanbul’da bir tahkim merkezini kurulmasıyla ilgili yasal
düzenlemenin hazır ve meclise gönderilmek üzere olduğunu belirtti.
Babacan, "Özel sektör yönetiminin ağırlıkta olduğu bir İstanbul
Tahkim Merkezi diye yeni bir yapı kuruyoruz. Mahkemelere gitmeden
özel sektörün yine özel sektör tarafından yönetilen tahkim
merkezlerinde sorunlarının çözümü. Tabi bu mahkeme yolunu kapatmaz
ama her iki taraf arzu ediyorsa oralarda çözümler üretilebilir."
dedi.
Özelleştirmelerin finansmanı ile ilgili de Ali Babacan, "Herhangi
bir problem duymadık, böyle bir şey yaşandığı ile ilgili şikayette
gelmedi." diye konuştu. Başbakan Yardımcısı Babacan,
"Özelleştirdiğimiz kurumlara bakarsak bunlar zaten finans
piyasaları için oldukça güvenilir sektörler ve Türkiye gibi gelişen
bir ülkede bu lambalar yandıkça fabrikalar çalıştıkça sürekli
işleyecek sektörler. Dolayısıyla özellikle özelleştirmesini yoğun
şekilde yaptığımız sektörlerle ilgili ben bir finansman güçlüğü
beklemiyorum. Tam tersine bunlar oldukça uygun kaynaklardan hem
resmi uluslararası finans kuruluşlarından hem de özel sektör finans
kuruluşlarından rahat finansman buluyorlar." ifadelerini
kullandı.
HALKA ARZ İÇİN ÖNCELİK VAKIFBANK'TA
Ali Babacan, Ziraat Bankasının halka arzının bu yıl içerisinde
gündeme gelme ihtimalini zayıf gördüğünü söyledi. Bu yıl önceliği
Vakıfbank’a verdiklerini belirten Babacan, "Sırada Vakıfbank’ın
ikinci halka arzı var. Ancak ondan önce bir şekilde Vakıflar Genel
Müdürlüğü’nü ilgilendiren Anayasa Mahkemesi’nin üzerinde durduğu
birkaç konu var. O da yakında netleşecek diye bekliyoruz." dedi.
Mahkemenin konuyu netleştirmesinden sonra hemen hisse devirlerini
gerçekleştirip ikinci halka arzı da tamamlayacaklarını belirten
Başbakan Yardımcısı, "Vakıfbank’la ilgili benim tahminim yüzde 25’i
yüzde 49’a çıkarmak gibi bir adımı atarız. Bu yılın ilk yarısında
olmayabilir. Belki ikinci yarısında olabilir diye tahmin ediyorum."
dedi. Bunun piyasa koşullarına da bağlı olduğunu belirten Babacan,
"Piyasada fiyatların iyi olduğu noktada biz bunu yaparız. Halk
Bankası'nda da birinci halka arzı yaptık. Sonra epey süre bekledik.
Tekrar piyasa şartlarının oluştuğunu anladığımız anda da ikinci
halka arzı yaptık. Ve şimdiye kadarki en başarılı
özelleştirmelerden biri oldu." diye konuştu.
CARİ AÇIK BİRAZ YÜKSEK ÇIKABİLİR
Ali Babacan, Ocak ayında son 2 yıldır en düşük cari açığın
görüldüğünü hatırlatarak turizm verilerinin yenilenmesi ile beraber
orada da yaklaşıl 2,5 milyarlık düzeltme geldiğini vurguladı.
Babacan, "Bu yıl içerisinde bizim orta vadeli programımızda
öngördüğümüz cari açık rakamının hala gerçekçi olduğunu
düşünüyoruz. Geçen sene istisnai bir şekilde iç talep gerileyince
bizim büyümemizde dış talebin katkısı arttı. Ama iç talebin de
küçük bir eksi katkısı var, yüzde 2 küsür bir büyüme göreceğiz 2012
için. 2013'te büyümenin yarısı iç talepten yarısı dış talepten
gelecek." dedi. İç talepteki bir miktar canlanmanın cari açık
üzerinde de bir miktar etkisi olabileceğini ifade eden Başbakan
Yardımcısı, 2013'te biraz daha yüksek bir cari açık çıkabileceğini
vurgulayarak, "Bu beklenen bir gelişme, olursa da sürpriz olmaz."
diye kaydetti.
MERKEZ BANKASI'NIN İSTANBUL'A TAŞINMASI KARARI
ALINMADI
Merkez Bankası’nın İstanbul’a taşıması tartışmalarına ilgili de
henüz alınmış bir karar olmadığını söyleyen Babacan, Ataşehir’de
Merkez Bankası’nın aldığı arsanın da şu anki plana göre Merkez
Bankası’nın İstanbul şubesi olacağını vurguladı. İMKB’nin de yeni
çıkan kanunla Borsa İstanbul olduğunu hatırlatan Babacan, "Şu an
için İMKB’nin bugünkü yerinde devam etmesi gerektiğini
düşünüyoruz." diye konuştu.
EV ALANA OTURMA İZNİ
Yabancılara vatandaşlık verilmesi ile ilgili ise Ali Babacan,
vatandaşlık ile oturma izninin ayırt edilmesi gerektiğini söyledi.
Babacan, "Eğer ciddi bir rakama Türkiye’den ev aldıysa yılın bir
iki ayını Türkiye’de geçirmek istiyorsa bu kişilere oturma izni
konusunda daha fazla toleranslı olmak gerektiğini düşünüyorum,
bununla ilgili de çalışma başlattık." dedi. Başbakan Yardımcısı
Babanacan, "Burayı ikinci bir evi olarak seçmiş ve buraya yatırım
yapmış, bunların muhtemelen iş adamı iş kadını kimliği onların
Türkiye’ye gidip gelmesi sadece aldığı ev değil daha çok iş
getirecektir ekonomimize, mutlaka katkıda bulunacaktır." diye
konuştu.
Vatandaşlığın ise ayrı bir konu olduğunu belirten Babacan,
"Göğsümüz kabararak görüyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı
olmak için çok ciddi bir ilgi alaka var. Çünkü o ay yıldızlı
pasaportun çok geniş bir coğrafyada nasıl kapı açtığını artık nasıl
insanların kolay iş yaptığını görüyoruz. Onun kurallarını
kriterlerini çok iyi belirlemek lazım." ifadelerini kullandı. Bunun
kötüye kullanılmasını önlemek gerektiğini aktaran Babacan, "TC
vatandaşlığının kıymetini iyi bilmek lazım herkese dağıtılacak bir
şey değil." vurgusunda bulundu.
OLİMPİYAT ŞANSIMIZ FENA GÖZÜKMÜYOR
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "2020 olimpiyatları ile ilgili
kararı olimpiyat komitesi verecek. Olimpiyat Komitesi’nin 100'den
fazla üye ülkesi var. Olimpiyatların kendine has bir özellikleri
var. Orada bulunan ekibimiz usulüne uygun şekilde çalışmalarını
devam ettiriyor. Bu çerçevede de çok sayıda görüşme yapıldı,
yapılıyor. Türkiye’nin şansı bu sefer fena gözükmüyor." dedi.
Nisan’da bir sunuş gerçekleştirileceğini Temmuz ayında da
kendisinin başkanlığında Lozan'a gideceklerini belirten Babacan,
kararın verileceği Arjantin’e ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
başkanlığında bir heyetle gidileceğini tahmin ettiğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan fuarda bulunan Türk stantlarını da
gezerek, firmalardan gerçekleştirecekleri projelerle ilgili bilgi
aldı.