İzmir'in Selçuk ilçesinde, Cumhuriyet Mahallesi
Tavşantepe mevkisindeki tek katlı bir evde yangın
çıktı…
Evde yalnız olan ve dumandan etkilendiği belirlenen 5
kardeş Fadime Nefes (5), Funda Peri (4), Aslan Miraç (3), Masal
Işık (2), Aras Bulut Akcan (1) hayatını kaybetti. Anne Melisa
Akcan; topladığı hurdaların parasını almak için 18.45 sıralarında
evden çıktığını, 19.05 sıralarında geri döndüğündeyse evinin kül
olduğunu ve evlatlarının yanarak can verdiğini gördü.
Tarifsiz bir acıyı yaşadı Melisa...
Baba Hakan Akcan ‘Hırsızlık’ suçundan Torbalı Açık Ceza
evinde…
Melisa Akcan'ın Aydın'da yaşayan amcası Yılmaz Açar, Akcan
ailesinin maddi durumunun kötü olduğunu o nedenle "Hem devlet hem
de biz yardım ediyorduk. Elimizden geleni yapardık. Aydın'da
yaşadığım için ara ara gelip, çocuklara bakarak bir ihtiyaçları
varsa destek oluyorduk. En son 2 ay önce geldim. Babaları da 1,5
senedir açık cezaevinde. O da izinli olduğu zaman gelip,
çocuklarını görüyormuş. Kardeşim, Melisa'ya iki çocuğu yanına
almayı, diğer çocukları da yurda vermeyi teklif etti. Ama bu
teklifi kabul etmedi. Ayrıca sosyal hizmetler de bu çocukları almak
istedi ancak yine vermediler. Yaşanan bu olayda anne ve babanın
ihmali var. İçim yanıyor, çok üzgünüm" dedi.
Aile ve sosyal Hizmetler Bakanlığı kaynaklarından 5 kardeşin
hayatını kaybetmesi ile ilgili alınan bilgiye göre, Akcan Ailesi,
Bakanlık tarafından Sosyal Ekonomik Destek Hizmeti ile
destekleniyor olmasına rağmen ilave desteklerle birlikte, aileye
ağustos ayından bu yana toplam 110 bin lira sosyal yardım desteği
sağlanmış. Bir de bu yıl içinde Bakanlık ekipleri ailenin bulunduğu
eve 18 ziyaret gerçekleştirmiş.
Fakat aile sunulan imkânı kabul etmemiş, çocuklarının alınması
durumunda “kendimize zarar veririz”, “Çocuklarımızı asla vermeyiz”
demişler.
Evlatlarını sevdiklerinden, onlardan ayrılmak istemeyişlerindendir
bu tepki.
Çocukların hepsi anneye muhtaçlar. Çocuklar ve anneleri ayrılmadan
birlikte olmaları sağlanamaz mıydı?
Hiçbir kadın zorunda olmasa hurdacılık yaparak geçimini sağlamak
istemez, hele ki evde 5 çocuğu bırakarak ...
Melisa Akcan'ın kardeşi Evren Acar, sosyal medya hesabından
yeğeni Nefes’in fotoğrafını paylaşıp, "Nefesim, prensesim,
dayısının bir tanesi, nurlar içinde uyu. Melek oldun sen"
diyor.
Peki adama şunu sormazlar mı?
Dayısın ya neden kardeşine ve yeğenlerine el uzatmadın, o genç
kadını neden 5 çocukla sefalete mahkûm ettin.
Melisa belli ki evlilikle ilgili yanlış kararlar vermiş 27 yaşında
5 çocuk sahibi olmuş. Ailesi bu kadına neden sahip çıkmamış?
Felsefe öğretmeni bir babanın kızı Melisa. Hayatın bir noktasında
hepimiz hata yapabiliriz, yapılan hatayı görmemizi sağlayan ya da
hataya rağmen sahip çıkanın aileler olması gerekmez mi?
Kurban rolüne saplanıp kalmış olan Melisa’ya ve 5 evladına sağlıklı
yaşam için gerekli fiziksel şartların hazırlanması gerekirdi.
Anayasanın ikinci maddesine göre sosyal devlet olmak bunu
gerektirir. Selçuklu’daki kamu kurumları ve kuruluşları hatta
STK’lar böyle bir mağduriyeti nasıl atlayabilir ki…
Melisa anne olarak mağduriyeti zirvede yaşadı. Yanında acısını
paylaşacak eşi yok, anne babası yok…
Melisa masum,
Melisa gençlik hatasının bedelini 5 yavrusunu toprağa koyarak en
ağır şekilde ödedi.
Melisaya hukuki açıdan bir ceza verilmemelidir. Çünkü o sadece
çocuklarının rızkı peşinde koşan bir anne.
Melisa yaşadığı olumsuz olaylar, acı olaylar nedeniyle diyetini en
ağırlaştırılmış şekilde ödedi.
O nedenle Melisa’yı anlamak çok çok önemlidir.
Melisa’nın kederini, acısını anlamaya çalışmak ve daha büyük
yıkımlara sebebiyet vermeden hayata tutunmasını sağlamak
gerekir.