Ölüm meleği neden yakalanamadı?

İsrail istihbarat servisi Mossad'ın Auschwitch toplama kampında bulunanlara uyguladığı insanlık dışı tıbbı deneylerle bilinen Nazi doktor Yosef Mengele'yi niçin yakalayamadığı İsrail'de yeniden gündeme getirildi.

Dönemin Mossad yetkililerinden olan, halen emeklilerden sorumlu Bakan Rafi Eytan, "Mossad, Arjantin'nde bulunan Nazi doktoru Mengele'yi ele geçirme planını, Adolf Eichmann'ın yakalanışını berbat etmemek için uygulamadı" dedi.

Nazi savaş suçlusu Eichmann, 1960'da Mossad ajanları tarafından yakalanarak güvenli bir evde tutulurken, "Ölüm Meleği" olarak bilinen Mengele de aynı sıralarda Buenos Aires'te bulunuyordu. Eytan, aynı anda iki Nazinin ele geçirilmesi planına tamamen operasyonel endişelerle karşı çıktığını belirtti. Eichmann'ın yakalanmasıyla birlikte, dönemin Mossad Başkanı İssar Harel, bu kez Mengele'nin ele geçirilmesini öngören bir planı yürürlüğe koydu. Ancak plan, Eytan'ın itirazları nedeniyle son anda ertelendi. Eytan, "Plana karşı çıktım. Çünkü, Eichmann'ı kaybetme riskinin bulunması nedeniyle, aynı anda iki operasyon yapılmamalıydı. Sorun buydu" dedi.

Jerusalem Post gazetesine konuşan Eytan (82), Harel'e, Eichmann'ın ellerinde olduğunu, onu kaybetmek istemediğini söylediğini belirtti. Eytan, "İsrail'e, Eichmann ile birlikte, Mengele yanımızda olmadan dönmeye karar verdik" dedi. Eichmann'ın yakalandığı haberinin İsrail'de hemen duyulmasıyla ilgili olarak Eytan, "Eichmann'ın yakalandığını uzun süre bir sır olarak muhafaza etmemiz imkansızdı. Çünkü İsrail'e döndüğümüzde, birçok kişi bunu biliyordu" diye konuştu.

Birkaç hafta sonra bir Mossad ekibinin Mengele'yi yakalamak için yeniden Arjantin'e gittiğini, ancak Mengele'nin eşiyle birlikte geziye çıktığını öğrendiklerini anlatan Eytan, Mengele'nin izini kaybettiklerini, Eichmann'ın yakalanışı ile Mengele'nin ortadan kaybolması arasında bir bağlantı olduğunu söyleyemeyeceğini ifade etti.

Eytan, Mengele'nin ele geçirilmesi için komşu ülkeler Brezilya ve Paraguay'da da yapılan 3 yıllık aramaların sonuç vermediğini kaydetti. Yarım asır sonra kararından pişmanlık duymadığını kaydeden Eytan, "Eğer ikisini birden yakalamaya çalışsaydık, ikisini de kaybedebilirdik" diye konuştu.

ÖLÜM MELEĞİ

Toplama kamplarındaki kurbanları arasında adı "Ölüm Meleği"ne çıkan Nazi doktoru Mengele, kamplardakiler ve özellikle ikiz çocuklar üzerinde yaptığı deneylerle biliniyordu. Mengele, bunun yanı sıra kamplara getirilenlerden "kimin ölüme yollanacağı, kimin çalışmaya gönderileceği" seçimine de karar veriyordu.

Mengele'nin 1979'da 68 yaşındayken Brezilya'da yüzdüğü sırada felç geçirdiği ve boğularak öldüğü bildirilmiş, sonraki yıllarda kemikleri üzerinde yapılan analizler, kemiklerin Mengele'ye ait olduğunu ortaya çıkarmıştı.

Nazi Almanyasının Yahudilerle ilgili politikasının belirlenmesinde önemli katkısı olan isimlerden biri olarak bilinen Adolf Eichmann, yaklaşık iki milyon Yahudi'nin ölümünün sorumlusu olarak biliniyor. İkinci Dünya Savaşının bitiminden sonra, 1946 yılında gözaltına alındığı kamptan kaçıp Arjantin'e giden Eichmann, adını değiştirip Buenos Aires'te yaşamaya başlamıştı. 1960'ta yakalanarak İsrail'e getirilmesinden sonra, uzun süren duruşmaların ardından, insanlığa karşı savaş suçu işlediği suçlamasıyla idama mahkum edilmiş ve bulunduğu Ramle cezaevinde 31 Mayıs 1962'de asılmıştı.