Bu ülkede en kolay şey ölmek...
Yolda sakin sakin yürürken bir psikopat başına silahı dayar,
sıkar kurşunu gider...
Marketten alışverişini yapmış, sevinçle evine giderken kafana
bir “şey” düşer, yığılırsın olduğun yere...
Arabaya binen, kendini ralli şampiyonasında sandığı için
kaldırımda bile üzerinden araba geçer...
Öğretmen olursun, “çocuğa niye zayıf not verdin” diye bir veli
gözünü kırpmadan gelir bıçaklar gider...
Birini seversin, ilişki istediğin gibi gitmez, vicdansızın
birine denk gelmişsindir “ya benimsin ya toprağın” der, bilmem kaç
bıçak darbesiyle yere serer...
Doktor olursun, yaşaması imkansız hastanın ömrünü uzatmak için
elinden geleni yaparsın, artık yapacak bir şey kalmadığında
hastanın yakını tarafından bıçaklanırsın...
Boşanırsın, eski kocan üzerine kurşun yağdırır...
Boşanmak istersin mermi manyağı yaparlar...
Erkeklerle geziyorsun diye, ya baban vurur hiç acımadan, ya
abin, ya kardeşin...
Erkek çocuk doğurmadın diye kaynanan boğar...
Yemeğe niye tuz koymadın diye...
Gece uykudan uyandıran kocana su vermedin diye...
Sevişmedin diye...
Ölürsün...
Rüzgar ters döner, soba tüter, nefes alamazsın...
Yağmur yağar boğulursun...
Kar yağar donarsın...
Köprü yıkılır kaybolursun...
Fabrikada kazan patlar sonun olur...
Doğalgaz sıkışır, olan sana olur...
Maden ocağı göçer...
Mayın patlar...
Ölürsün işte...
Öyle...
Durduk yere...
twitter.com/nsrnylmz