Olmaz demeyin, burası Türkiye!
Abone olİlgisizlik ve ihmal sonucu hastaların öldüğü Türkiye, Türkiye olduğunu bugün bir kez daha gösterdi. Bir kaç hasta kafalı, Aziz Nesin'lik bir karara imza attı.
SSK Bursa Bölge Hastanesi Göz Kliniği'nde çalışan 10 hekim,
fazla sayıda hastaya baktıkları için ''bir yıl süreyle yüzde 50
maaş kesintisi ve kademe ilerlemesi durdurulması'' cezasına
çarptırıldı. AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Bursa'nın yanı
sıra çevre illerdeki SSK'lı hastalara da hizmet veren hastanenin
göz polikliniklerinde fazla sayıda hastanın muayene edildiği
yönündeki bir ihbarı değerlendiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik
Bakanlığı, ihbarı araştırmak üzere hastaneye bir müfettiş gönderdi.
Müfettiş 11 ay süren incelemesi sonucunda, hastanedeki 5 göz
polikliniğinin her birinde günde 65 randevulu hastaya bakılması
gerekirken, hekimlerin randevusuz hastaları da muayene ettiklerini,
yatışların ve ameliyatların tek poliklinikten yapıldığını
belirledi. Müfettişin raporu üzerine SSK Genel Müdürlüğü Teftiş
Kurulu, klinikte görevli tüm hekimlerin maaşlarının bir yıl süreyle
yüzde 50 düşük ödenmesini, kademe ilerlemelerinin durdurulmasını ve
''suçun tekrarı halinde görevlerine son verilmesini''
kararlaştırdı. Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Murat Ünal, kararın
hem çok şaşırtıcı hem üzücü hem de özveriyle çalışan hekimleri
rencide edici olduğunu belirtti. SSK Bursa Bölge Hastanesi Göz
Kliniği'nin yılda 4 bin 300 göz operasyonu gerçekleştiren
Türkiye'nin en büyük kliniklerinden biri olduğunu, buraya sadece
Bursa'dan değil çevredeki 10 ilden hasta geldiğini anlatan Ünal,
müfettiş raporunda ''fazla'' denilen hastaların il dışından,
acilden, konsültasyon için tüm uğraşlarına rağmen randevu alamayan
kişiler olduklarını, bir hekimin bu hastaları muayene etmesi kadar
doğal birşey bulunmadığını söyledi. Tüm polikliniklerde hekimlerin
randevulu hastalardan sonra poliklinik önlerinde bekleyen diğer
hastaları da mağdur etmediklerini, bunun bir suç olarak
değerlendirilmesinin ''insafsızlık'' olduğunu kaydeden Ünal, şöyle
konuştu: ''Çok hasta baktıkları, özveriyle çalıştıkları için takdir
edilmeleri gereken hekimlerimiz, tıbbi bilgisi olmayan bir
müfettişin ön yargılı olarak hazırladığı bir rapora bakılarak
cezalandırılmışlardır. Göz poliklinikleri çok yoğun olduğundan
dolayı, bir poliklinik ameliyat ya da tedavi için yatan hastaların
işlemleri biri de lazer tedavisi için ayrılmıştır. Bu bile suç
olarak gösterilmiş, altında bir suiistimal varmış gibi hekimlerimiz
suçlanmıştır. Hiçbir hastanın hekimler için (beni suiistimal etti),
(muayenehaneye yönlendirdi) ya da (savsakladı) gibi bir şikayeti
olmamıştır. Hekimlerin yaptığı sadece SSK'lı hastaların çilelerini
biraz azalmaktır. Ne yapılsaydı, poliklinik önlerinde bekleyen
hastalar geri mi çevrilseydi? Bu bir yargısız infaz, hekime
verilebilecek en büyük cezadır. Aslında hekimlerimizin hiçbir maddi
çıkar olmadan çok hastaya baktıkları için ödüllendirilmeleri
gerekir. '' Ünal, cezanın hekimlere ''mesleğinizi kötüye kullanın,
hastalara siz bakmayın başka yerlere yönlendirin'' demek anlamına
geldiğini, ancak hekimlerin ''suçu işleme pahasına'' buna
yanaşmayacaklarını dile getirdi. Cezanın kaldırılması için
Ankara'da SSK Genel Müdürlüğü yetkilileri dahil ilgili tüm
kişilerle yüz yüze görüştüklerini, ancak bir sonuç alamayınca
hukuki yola başvurmayı kararlaştırdıklarını anlatan Ünal, Uludağ
Üniversitesi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim
üyelerine hazırlattıkları çalışma koşullarıyla ilgili rapor
doğrultusunda, oda olarak hekimler adına Bursa İdare Mahkemesi'ne
''cezanın iptali'' istemiyle dava açtıklarını sözlerine ekledi.