Oldu olacak, Demirtaş heykeli dikin!

Ülkemin siyaseti adına üzülmemek mümkün değil!..

Öyle bir ittifak ki!..

Ortada "Milli" olacak bir çıkışları yok..

İktidar olabilmek için her yol mubah anlayışı!..

19 yıldır milletin önüne gelen sandıktan çıkamamanın bedelini ödemeleri gerekenlerin bu ülkenin Cumhurbaşkanına  kin ve nefreti öyle boyutlara ulaşmış ki Cumhuriyet tarihi böylesine  ilk kez şahit oluyor!..

Dedim ya her yol mubah!..
 
ABD ve AB yandaşlığı…
 
IMF teslimiyetçiliği…
 
AİHM savunuculuğu…
 
HDP seviciliği…
 
Selahattin Demirtaş aşkı…
 
FETÖ sesliliği…
 
Azerbaycan karşıtlığı…
 
Hepsi muhalefetin çekim merkezi olmuş !..

                                             *

Biri Selahattin Demirtaş ile kahvaltı masası kuruyor!
 
Diğeri PKK ile bağlantısı tescilli, işlediği suçlar ortada olan  Selahattin Demirtaş  için "Serbest bırakılsın” diyor…
 
Bir diğeri PKK’nın siyasi kanadı HDP’nin seviciliğini yapıyor…
 
Bir başkası ise çıkıp “Kürdistan’ı artık tanıyalım” diyor.  

İçlerinden biri ( CHP Milletvekili ) TBMM kürsüsünden   “AİHM'nin Demirtaş kararını uygulamayın da göreyim açlıktan ölürsünüz” diyecek kadar  AİHM uşaklığı yaparak kendi devletini tehdit ediyor!..

Resmen “Ben para için bu devleti ve Türk milletini satarım ama aç kalmam” demeye getiriyor!..

Böylesine hiç şahit olmamıştık!..

Bu ne küstahlık ya!

Eski milletvekili Mehmet Metiner güzel bir cevap vermiş!..

Demiş ki,

"Bu CHP’li Mankurt milletvekilini iyi tanıyınız...

CHP zihniyeti bu işte.AİHM üzerinden Türkiye ve Türk milletine düşmanlık edenler gayrı millidirler.Bir yanda devleti/hükümeti tehdit, öbür yanda milleti tahkir ve tezyif. Yuh olsun zihniyetinize, yuh!"..
 
Yani...

Al birini vur ötekine misali hepsi birden  “MANDACI NASIL OLUNUR” dersi veriyorlar!..

“Tayyip Erdoğan gitsin de Türkiye batarsa batsın hiç önemli değil” anlayışına bürünmüşler adeta!.. 

                                                   *

Üzülerek seyrediyoruz...

Öyle gayri milli  derin bir ittifak ki bu!..

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin başarılarından dahi rahatsızlık duyuyor…

Öyle bir  mutasyona uğramışlar ki!

Adı "MİLLET İTTİFAKI" olsa da icraatları  “MANDA İTTİFAKI”  dedirtmeye başladı desek ağır olmaz!..
 
Şöyle bir bakın…
 
Bütün dünya Türkiye’nin İHA, SİHA, AKINCI gibi  savunma sanayindeki üretimlerinden övgü ile bahsederken bizim muhalefetten  tek kelime  olumlu ses çıkmıyor!

İktidar olsalar herhalde bunları kapatacaklar!.. 

Rusya’dan alınan S-400’ler ABD’den daha çok  bizim muhalefetini rahatsız etmiş durum da!..

ABD sözcüsü gibiler maşallah!..
 
Öyle bir  hale bürünmüşlerki  biri “Tayyip Erdoğan bunları Sarayını korumak için alıyor” diyecek kadar zavallı duruma düşüyor!..
 
Bakıyorum...

Yerli otomobil üretilecek sesleri çıkmıyor!

 
Bir de şimdi Lityum Türkiye’de ilk defa yerli olarak bordan üretilecek açıklaması yapıldı ki kafalarını iyice kuma gömdüler!..

Havaalanları, yollar. köprüler, hastaneler yapılır  dünya şaşkınılkla Türkiye'yi izlerken asıl şaşkınlığı bizi muhalefet yaşar!..

 "Ne gerek var!." diye ortalığa düşer!..

Bugün ulusal ve uluslararası birçok uçuşa ev sahipliği yapan İstanbul'un yükünü önemli ölçüde azaltan Sabiha Gökçen ile ilgili  2001 yılında "Uçağın inmediği yere havalimanı yapan başka ülke gördünüz mü siz?" diyerek tepki gösterip  boş bir proje şeklinde lanse eden kim di?

Kemal Kılıçdaroğlu!..

                                                   *

Öyle bir Tayyip Erdoğan düşmanlığı ki bu;
 
Dünya Türkiye’nin Akdeniz ve Karadeniz’deki doğal gaz arayışlarını kıskanarak izlerken, bunlar daha çok kıskançlık yaşıyor…
 
Dünya Türkiye’nin terörle mücadelede elde ettiği başarıya gıpta ile bakarken, bunların kahramanlara tek moral desteği olmuyor…
 
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya her bir muhalefetin düşman kesilmesi nedendir!
 
Ne oldu terörün bitirilmesi, şehirlerde bomba patlamaması, Güneydoğumuzda huzurun hakim olması belli ki çok batıyor!
 
Diyarbakır anneleri PKK tarafından kaçırılan evlatları için HDP önünde bir yılı aşkın oturma eylemi yaparken, bunların hiç biri tek kelime etmiyor!
 
PKK büyük bir çözülme yaşarken, dağdan kaçarak devlete teslim olan örgüt üyeleri karşısında bunların tek bir sözü olmuyor…
 
Öyle bir akıl tutulması yaşıyorlar ki Tayyip Erdoğan’ı devirebilmek için HDP’den şefaat bekliyorlar…
 
Öyle acınacak haldeler ki bugün HDP çıkıp “Ben sizlerle yokum” derse hepsi partilerinin kapılarına kilit vuracak!
 
TBMM’de “Bu koltuklarda bizim oyumuzla oturuyorsunuz” lafını boşuna yemediler ki!
 
Yani; CHP’si, İYİ Parti’si, DEVA’ sı, Gelecek Partisi açıktan HDP’ye minnettar olduklarını gösteriyorlar!..

"İyi ki varsınız " diyen HDP'nin kendini savunmaya ihtiyacı bile kalmadı!..

Baksanıza…
 
Her biri HDP’den daha çok HDP’ci,

Demirtaş’tan çok Demirtaş’çı!..

Tayyip Erdoğan "Demirtaş terörist" diyor..

Cevabı bunlar veriyor!

Tayyip Erdoğan ABD ve AB'ye tepki gösteriyor...

Cevabı bunlar veriyor...

Tayyip Erdoğan Yunanistan, Ermenistan'ı, İsrail'i, Mısır'ı  eleştiriyor...

Cevabı bunlar veriyor!..

Yani Türkiye Cumhuriyeti Devletinin karşıtlarının elçisi gibiler!..
 
Birlikte masaya oturup Anayasa’dan Türk sözünü kaldırmak için ince ince hesap yapanlar değil mi bunlar!..
 
Yalanladılar ama “AİHM kararına uyulsun Selahattin Demirtaş özgür kalsın” sözleri, bütün maskelerini düşürdü!..
 
Şimdi çıkmışlar “Habur, Oslo, Açılım süreci” diyerek  o hatalı süreci yanlış üzerine yanlış kurarak kendilerine kılıf hazırlayıp  Selahattin Demirtaş’ın özgür bırakılmasını isteyenleri savunuyorlar!..
 
Öyle bir akıl tutulması yaşıyorlar ki...

Öyle bir akıl tutulması yaşıyorlar ki...

Alaattin Çakıcı "mafya/vatan haini", Demirtaş "özgürlük savaşçısı"

Bir ara Selahattin Demirtaş “ Apo’nun heykelini dikeceğiz “ diye meydanlarda küstahça haykırıyordu ya!..

Bunlar bu  gidişle Demirtaş’ın terörist başı Apo için yapamadığını bunlar Demirtaş için yaparak  HDP'ye sözde "Demirtaş özgürlük heykeli " diktirecekler!..

Bunu yazmak bile üzüyor insanı!..

Diyeceğim şu ki daha saygın bir muhalefet ve iktidar ilişkisi bu güzel ülkenin hakkı ama nerede!..
 

                                               *

Öyle gayri milli  bir ittifak ki!..

Ama artık maskeler iyice düştü…

Bunların ortak paydası sadece "siyasi çıkar ve siyasi menfaat ilişkisi"

Düşman kim?

Ne HDPKK...

Ne FETÖ...

Ne ABD, AB, Ermenistan, Yunanistan...

Düşmanları Tayyip Erdoğan!..

Erdoğan düşmanlığı bunların gözlerini öyle kör etmiş ki, Türkiye düşmanlığı ile Erdoğan düşmanlığını adeta ayırt edemez hale gelmişler.

Kimin ne olduğu, kimin hangi safta olduğu belli oldu artık!.. 

Bu millet Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin arkalarında dimdik durarak gereken cevabı verecektir..
 
Bugünlerde MİLLETimiz gerçek dostlarıyla sahtelerini,
 
İKBAL peşinde koşanlarla, İSTİKBAL peşinde koşanları,
 
Siyaseti MİLLET’i için yapanlarla şahsi emelleri için yapanları,
 
TEFRİK ediyordur...
 

Bir tarafta;

Tayyip Erdoğan’ı devirip iktidar olmak için HDP'ye omuz veren,  ABD ve AB’nin emrine giren bir muhalefet gerçeği...
 
Diğer tarafta;
Tayyip Erdoğan liderliğinde, Devlet Bahçeli'nin desteği ile  “Bağımsız Türkiye” ideali peşinde koşan "Milli yürekler"
 
Karar Türk milletinin…