'Olaylar üniversitelere sıçramamalı'
Abone olTeziç, 'bayrak yakma' gibi olayların üniversitelere sıçradığını düşünmek dahi istemediğini belirterek, bu konuda herkes elinden geleni yapmalı gerekli dedi.
Teziç, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Tayfur Sökmen Yerleşkesi Atatürk Konferans Salonu'nda basına kapalı gerçekleştirilen ''Rektörler Komitesi Toplantısı'' öncesi gazetecilerin sorularını yanıtladı. Teziç, bir gazetecinin sorusu üzerine, bayrak yakma gibi olayların hassas konular olduğunu ve sorumluluk bilinciyle yaklaşılması gerektiğini belirtti. İnsanın olduğu yerde her sorunun insani şekilde çözümlenmesi gerektiğini ifade eden Teziç, şunları söyledi: ''Şiddete yönelinmemeli. Şiddete yönelinilirse düşünce zemininden sapılır. Üniversiteler içinde böyle olayların olacağını düşünmek dahi istemem. Üniversiteler seçkin kurumlardır, düşünce ve araştırma alanlarıdır. Bu tür olayların hem üniversitelerde hem de toplumda olmaması için hepimiz elimizden geleni yapmalıyız. Bu konuda neyin provokasyon olup olmadığını yüce yargı belirleyecektir.'' Teziç, türbanla ilgili bir soru üzerine türban meselesinin yargıya intikal etmiş bir konu olduğunu ifade etti. Teziç, ''Bizim nazarımızda verilmiş yüce mahkemelerin ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin vermiş olduğu kararlar var. Biz kurallara bağlı olarak yetki alanımız içinde davranmak zorundayız. Üniversiteler olarak bu konuda yeni bir tartışma yaratacak durumda değiliz'' dedi. Türk üniversitelerinin neden dünyadaki 500 üniversite arasına giremediğinin de iyi bir şekilde analiz edilmesi gerektiğini anlatan Teziç, şöyle konuştu: ''Bu 500 üniversiteye ayrılan kaynaklar ülkelerin milli gelirine göre ne oranda, öğretim üyelerinin maddi durumları nasıl? Araştırmalar için devlet kaynaklara ne kadar sahip çıkıyor el koyuyor mu, kullanılmasında kolaylık sağlıyor mu? Tüm bunları değerlendirmek lazım. Üniversitelerimizin kaynakları yetersiz. Eğitim-öğretim ve güzel sanatlar tasarruf edilecek alanlar değildir. Bu alanlardaki kısıtlamalar gelecek yıllarda çok büyük mesafe kaybına neden olabilir. Karar mekanizmasında olanların kendi program ve politikaları vardır ama eğitim-öğretim ve güzel sanatlarda tasarruf yaparken çok daha dikkatli düşünmek gerekir.'' Basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantıya 60 üniversite rektörü katılıyor.