Okunmayan yazarın dramı
Abone olÇuvalladığını tirajla örtmek istedi. Fehmi Koru'dan nicelikli ve nitelikli sorular var.
Seçim sonuçlarında çuvallayan yazarlara yapılan istifa çağrısı
boyut değiştirdi. Hürriyet yazarı Mehmet Y. Yılmaz, bu çağrıyı
yapanların gazetelerinin neden az sattığını sorması kavganın
fitilini ateşledi..
'Satışın kadar konuş' demeye getiren Yılmaz'ı, Fehmi Koru
yerden yere vurdu. Taha Kıvanç takma adıyla Yeni Şafak'taki
köşesinde yaylım ateşine tuttu.
Koru, Hürriyet yazarının mantık hatalarını, zaafiyetlerini ve
çelişkilerini birbiri ardına sıraladı.
başlıklı yazıda Koru'nun ilk sorusu Aydın Doğan'a oldu. Konu
çok satmak ile çok okunmak arasındaydı:
Peki, bu, Hürriyet'in Yeni Şafak'tan itibarlı, Mehmet Y.
Yılmaz'ın yazdıklarının Kulis'ten çok okunduğu anlamına mı geliyor?
Bir daha düşünün bu sorumun üzerinde. Ben Aydın Doğan olsam daha
çok düşünürdüm.
Yazarın bir dikkatini çeken de Yılmaz'ın neden
televizyon tartışmalarında yer almadığı oldu;
Belki kendi çıkmıyordur, paylaşacağı bir görüşü yoktur, ya
da görüşlerinin anlaşılabileceğinden emin değildir… Çıkmıyor.
Danışıklı dövüş cinsinden olsun patronunun sahibi olduğu bir
kanalda kendisini başkalarıyla fikir çatıştırırken görmek ve kaç
karat değerindedir tartmak isterdim doğrusu.
Tirajın kadar konuş demeye getiren Yılmaz'a bir soru da okurları
neden ikna edemediği sorusu oldu:
Ak Partili biri, Mehmet Y. Yılmaz'ın yazısından etkilenip,
“Partinizin oyu kaç?” diye sorar ve ardından “Fikirleriniz bir
matah olsaydı, oy verdiğiniz parti başarı gösterirdi” derse ne
olacak?
Çok değil 24 saat önce Mehmet Yılmaz'ın yazısı “Bence millet dalga
geçmiş olmalı” başlığını taşıyordu. Yani çuvalladığı yazıdan bazı
bölümler aktardı. Neler yazdığını Koru bir kez daha hatırlattı:
“Ben son açıklanan anket sonuçları ile ilgili
düşündüklerimi hemen söyleyeyim: AKP'nin yüzde 48 oy alacağı
tespitine inanmıyorum. / Eğer bu doğruysa oy kullanacak iki
seçmenden birinin tercihinin AKP olması gerekiyor. / Ve bu kadar
yer dolaştım, böyle çarpıcı bir durumla hiçbir yerde
karşılaşmadım.”
Koru'nun en can alıcı sorusu da yazısının sonunda.. Fehmu Koru
nitelikten ziyade niceliğe önem veren Hürriyet yazarına hodri
meydan diyor ve şu kritik soruyu soruyor:
"Madem nitelik değil nicelik önemli, o zaman sorum şu: Mehmet Y. Yılmaz yarın köşesini bıraksa Türk fikir hayatında kaç gramlık eksilme yaşanır; çok satsın diye Aydın Doğan'ın para döktüğü Hürriyet gazetesi kaç adet daha az satar?"