Okullarda not sistemi değişiyor
Abone olMEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan, not sisteminin değişeceğini söyledi
İlköğretim ve ortaöğretim okullarında okuyan yaklaşık 14 milyon öğrenci, 3 aylık yaz tatilinin ardından 18 Eylül Pazartesi günü dersbaşı yapmaya hazırlanıyor.
Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan, öğrencilerin gelişimlerini baz alan yeni bir karne modelini uygulamaya koymayı planladıklarını bildirdi.
Öğrencileri kitap okumaya teşvik amacıyla her yıl 10 kitap okumalarını sağlayacak bir model üzerinde durduklarını kaydeden Erdoğan, ortaöğretimin not sisteminde de değişiklik yapmayı tasarladıklarını ifade etti. Erdoğan, yaptığı açıklamada, yeni eğitim-öğretim yılında ve daha sonraki dönemi kapsayacak projeleri hakkında bilgi verdi.
Son yıllardaki eğitim yaklaşımlarında, çocuğun yıl içindeki gelişiminin esas alınması üzerinde durulduğunu belirten Erdoğan, bunun eğitim çevrelerinde ”portfolyo sistemi” olarak ifade edildiğini kaydetti.
“KARNEDE ÖNCEKİ SINIFLARIN NOTLARI GÖRÜLECEK”
“Gelişimi esas alma düşüncesine dayanarak yeni bir karne modeli geliştirdik” diyen Erdoğan, bu doğrultuda hem ilköğretim hem de lise karnelerinde değişiklik yapılacağını bildirdi. Bu çerçevede, ilköğretimin 4. sınıfından itibaren, öğrencinin her yıl önceki yılların dönem notlarını da karnesinde görebileceğini belirten Erdoğan, şunları anlattı:
“Bu notları karnenin ebadını değiştirmeden karneye sığdırmak mümkün. Burada esas olan model, öğrencinin, velisinin ve öğretmenin; ortaöğretimi bitirdikten sonra öğrenci piyasaya, çalışma hayatına atılırsa çalışma ortamının, öğrenci hakkında daha geniş bir bilgiye sahip olmasını sağlayacak bir karne modelidir. Örneğin öğrenci karneyi aldığı dönemde 7. sınıftaysa 4, 5 ve 6. sınıfların, 8. sınıftaysa 4, 5, 6 ve 7. sınıfların dönem sonu notlarını ve okuduğu sınıfın ayrıntılı notlarını karnesinde görebilecek.
Karnelerdeki eski genel yapı devam edecek. Yeni karnede farklılık olarak gelişime dayalı performansın önemli olduğu düşüncesinden hareketle öğrencinin okul yılları boyunca sergilediği gelişim seyrini sunmaya çalışacağız. Bunun için karneye ek yapmak söz konusu olmayacak. Mevcut karne üzerinde böyle bir düzenlemeye gitmek karnenin ebatları açısından mümkündür.”
Erdoğan, ilköğretimin ilk üç sınıfının, bu yaş gruplarına not vermek pedagojik açıdan uygun olmadığı için yeni karne modelinin dışında kalacağını söyledi.
İlköğretim 4. sınıfın derslerin farklılaştığı bir dönem olduğunu anlatan Erdoğan, “İlköğretim 4, birçok açıdan önemli bir kademe. O açıdan bu sınıfı esas alıyoruz” dedi.
Bu arada, İlköğretim Genel Müdürü Yüksel Özden, ilköğretimin ilk üç sınıfındaki karnelerin de çocukların yaş gruplarına göre yeniden düzenlemeyi planladıklarını belirtti.
“NOT SİSTEMİ DE DEĞİŞECEK”
Erdoğan, yeni karne modeliyle paralel olarak, not sisteminde de değişiklik yapılacağını bildirdi. Ortaöğretimde notların 100 üzerinden verilerek bunun 5'lik sisteme dönüştürüldüğüne işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:
“100 üzerinden verilen puanların 5'lik sisteme dönüştürülmesiyle kayda değer haksızlıkların, fazla veya eksik puanlamanın ortaya çıktığını düşünüyoruz. 100 üzerinden verilen notun 5'lik sisteme dönüştürülmesi neticede bir yuvarlamadır. Bu notların özellikle üniversiteye girişte çok etkili olduğunu düşünürsek, bu adaletsizliğin ortadan kaldırılması önem arz ediyor. Bunu ortadan kaldırmanın yolu da 100 üzerinden verilen notun verildiği haliyle kalmasıyla gerçekleşebilir. Öğrenci 77 aldıysa, bu şekilde yansımalı.
Bu, geliştirdiğimiz yeni karne modeliyle de paralellik arz ediyor. Yeni geliştirdiğimiz karne modelinde öğrencinin iniş ve çıkışlarını, gelişim seyrini izlemek mümkün olabilecek. 100 üzerinden verilen bir puan sisteminde öğrencinin gelişimini izlemek daha kolay olacak. Diplomalara da notlar bu şekilde yansıyacak.”
ÖLÇME-DEĞERLENDİRME
Bu konuyla ilgili çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Erdoğan, “Bununla ilgili teknik, felsefi ve ölçme-değerlendirme açısından bir problem olabilir mi diye arayışlarımız sürüyor. Konuyu, ölçme ve değerlendirme uzmanlarına da açtık. Genelde kamuoyundan ve ilgili uzmanlardan aldığımız bilgiler bizi doğruluyor, geliştirdiğimiz modelin doğru, uygulanabilir ve işlevsel olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
Erdoğan, ilköğretimdeki not sisteminde herhangi bir değişiklik yapılmayacağını çünkü ilköğretimdeki sistemin önerdikleri modele yakın olduğunu söyledi. Erdoğan, yeni karne modeliyle ilgili çalışmaların sürdüğünü belirterek, “Bu yıl uygulamaya konulabileceğini düşünüyorum” dedi. Erdoğan, not sistemiyle ilgili çalışmanın da bu eğitim-öğretim yılında uygulanıp uygulanmayacağının netleşmediğini ifade etti.
Erdoğan, öğrencileri okumaya teşvik etmek amacıyla her yıl en az 10 kitap okumalarını sağlayacak bir sistem getirmeyi düşündüklerini söyledi. “İlköğretim 4. sınıftan başlamak üzere her yıl öğrencilerin 10 kitap okumasını garantileyecek bir model üzerinde duruyoruz” diyen Erdoğan, böylece bir öğrencinin lise son sınıfı bitirdiğinde toplam 90 kitap okumuş olacağını anlattı. Bundan dolayı bu projeye “9x10” ismini verdiklerini kaydeden Erdoğan, okunan kitapların öğrencinin karnesine ekleneceğini bildirdi.
Öğrencilerin okuyacağı kitapları kendisinin serbestçe seçeceğini söyleyen Erdoğan, projeyle “hem öğrencilerin okuma konusunda birikim kazanacaklarını, hem de okunan kitapların karneye eklenerek öğrencinin ilgi alanları konusunda profil çıkarılacağını” belirtti.
“Öğrenci Red Kit'i veya Agatha Christie'nin kitaplarını okumuşsa bu tür kitaplar da kabul edilecek mi?” sorusu üzerine Erdoğan, şunları söyledi:
“Bu projeyle ilgili çok aşırı bir kalıplama, yönlendirme düşünmüyoruz. Zaten öğrencinin neleri okuduğu hakkında bir bilginin ortaya çıkması, öğrencinin özgür olmasını gerektiriyor. Bazı öğrenciler edebiyat eserlerini, bazıları tarih, bazıları bilim kitaplarını okumuş olabilir. Bir yönlendirme tabii ki olabilir ama katı bir yönlendirmeyi düşünmüyoruz. Bu, öğrencinin ilgisinin ortaya çıkmasını sağlayacak bir seyir olacak.
Burada, öğrencinin serbestçe, yıllara yayılmış şekilde belirli sayıda kitapları okuyarak bir okuma birikiminin sağlanması hedefleniyor. Kitapların isminin karnede veya bir belgede yer alması bir nevi otokontrol mekanizması yaratabilir. Çünkü öğrenci hakkında eğer bu bir profil sunarsa, sonuçta öğrenci okuyacağı kitabı seçerken daha özenli olur, daha kendisini ortaya koyabilecek şekilde kitap seçer. Bunların nasıl olacağını olgunlaştıracağız, geliştireceğiz.”
Neden 10 kitap sınırı konulduğu sorusu üzerine Erdoğan, “Köy enstitülerinde öğrenciler yılda 25 kitap okuyordu. 10 kitap makul. 10 kitabı günümüzde öğrencilerin çoğu okuyor zaten” dedi.
“O dönemden mi esinlendiniz?” sorusuna Erdoğan, “Köy enstitüleri zaten her anlamda beni etkileyen kurumlardır. Eğitim adına ileri sürdüğümüz birçok modelin esin kaynağı olabilecek bir birikimdir köy enstitüleri. Bu açıdan köy enstitüleri birçok konuda bizim esin kaynağımız olabilir” yanıtını verdi. Bakanlığın, öğrencilerin okumaları için “100 temel eser” belirlediğinin anımsatılması üzerine Erdoğan, öğrencilerin okuyacağı kitapların bu eserler içinden de olabileceğini, bu konuda bir zorlamaya gidilmeyeceğini söyledi.
ÖĞRETMEN SINIFLARI
Erdoğan, eğitim ortamlarının daha işlevsel kılınması, ders öğretmenlerinin sınıfı ile anılması amacıyla “öğretmen sınıfları” uygulamasına başlanılacağını bildirdi. Erdoğan, şunları kaydetti:
“Coğrafya dersinden bir örnek vereyim: Bir okulda coğrafya dersini alan değişik şubeler vardır. Bu çerçevede bir derslik coğrafya dersliği haline getirilecek. Öğrenciler coğrafya dersini o derslikte işleyecekler. Böylece daha fazla etkileşimin olmasını sağlayacak bir sınıf öngörüyoruz. Sürekli geliştirilebilecek, sürekli araç-gereç ilave edilebilecek bir sınıf...
Şimdiki derslikleri şöyle düşünebiliriz: Aynı anda basketbol, futbol, voleybol oynanan bir saha... Öğrencinin muhatap olduğu uyaranlar öğrencinin kafasını karıştıracak şekildedir. Örneğin, Matematik dersini işlerken öğrenci karşısındaki panoda, duvarda edebiyatla ilgili bir görsel uyarıcıyla karşılaşabiliyor. Bu uyarıcıların çok farklılaşması öğrenmeyi olumsuz yönde etkileyebilir. Bir derslik alanla ilgili donanım kazandığında, öğrencinin muhatap olacağı uyaranlar öğrencinin öğrenmesini daha kolaylaştırabilir.”
Böyle bir sınıf oluşturmanın okullara yük getirmeyeceğini kaydeden Erdoğan, hangi derslerin böyle bir sınıf oluşturmak için uygun olduğunu okul yönetimlerinin imkanları göz önünde bulundurarak karar vereceklerini belirtti.
“HAFİF ÇANTA” PROJESİ
Erdoğan, ilköğretimin ilk üç sınıfına giden öğrencilerin çantalarını hafifletmek amacıyla çalışma başlattıklarını ifade etti. Ağır çanta taşınmasının özellikle ilköğretimin ilk üç sınıfına giden çocuklarda bedensel sorunlara yol açabileceğini, ayrıca bu çocukların ağır çantalarla can güvenliklerinin de tehlikeye girdiğini anlatan Erdoğan, bu nedenle ders kitaplarının fasiküller halinde basılmasını ve sınıflarda stoklanarak öğrencilere dağıtılmasını hedefleyen proje yürütüleceğini bildirdi. Bu yıl dağıtılacak ders kitaplarının basıldığına işaret eden Erdoğan, gelecek yıldan itibaren bu uygulamanın başlatılabileceğini kaydetti.
YENİ MÜFREDAT
Erdoğan, ilköğretimin ilk 6 sınıfının programlarının yenilerek tüm Türkiye'ye uygulandığını, bu yıl müfredatı yenilenen 7. sınıf derslerinin pilot olarak 120 okulda uygulanmaya başlanacağını söyledi. Ortaöğretimde de bazı derslerin müfredatının daha önce yenilendiğini belirten Erdoğan, bu yıl da Biyoloji, Tarih ve Kimya derslerinin müfredatlarının yenileceğini belirtti.
Yeni müfredat uygulamalarını yakından takip edeceklerini ifade eden Erdoğan, böylece aksaklıklara ve eksikliklere anında müdahale edileceğini kaydetti. Erdoğan, ders programlarını yenilerken alanın uzmanlarından yararlanılacağını söyledi.