Okul şiddetine kurban gitti
Abone olArkadaşı tarafından bıçaklanan öğrencinin babası, "Ben oğlumu okula herhangi bir birisi vurup da öldürsün diye mi gönderdim" dedi.
Levent Lütfü Banat İlköğretim Okulu'nda çıkan tartışma sonucu
sınıf arkadaşı C.B. tarafından bıçaklanan 17 yaşındaki Fatih Can'ın
beyin ölümünün gerçekleştiği açıklandı. Fatih Can'ın acılı ailesi,
organ bağışı konusunda karar vermeye çalışıyor.
Fatih Can'ın doktorları, gencin beyin ölümünün gerçekleştiğini
açıkladı. Konuyla ilgili açıklama yapan Prof.Dr. Bilgün Sönmez,
"Fatih Can'ın durumu çok ağır. En büyük sorunumuz beyin ölümü var
mı yok mu bu sorunu cevabını vermekte. 3. gün tamamlandı. Dün akşam
bazı tahkikler yapıldı. Yapılan tahkiklerden sonra beyin ölümü
kararı verildi. Beyin ölümü belki ilk gün gerçekleşmişti.
Biz bilimsel olarak 3 gün bunu düşünmek istemiyorduk. Hasta
yaşamını yitirirse, 4- 5 kişiye yaşam verebilir. Aile ile biraz
önce uzun uzun görüştük bilgiler verdik. Bir organ verici olmasını
teklif ettik. Babası "ilk günden beri böyle bir düşüncem vardı"
şeklinde konuştu. Anne oldukça duygusal davranıyor" dedi. Prof.Dr.
Sönmez, ailenin organ bağışı konusunda karar vermekte zorlandığını
belirterek, basın mensuplarının bu konuda yardımcı olması
gerektiğini söyledi.
Organ bağışı konusunda önümüzdeki 24 saatin önemine dikkat çeken
Prof.Dr. Bilgün Sönmez, "Bu 24 saat içerisinde ile olumlu karar
verirse verici işlemleri başlatılacak. 24 saat sonrasında karar
verirse enfeksiyon gelişmesi riski nedeniyle organ verici olma
şansını kaybedebiliriz. O yüzden bu akşama kadar ailenin vereceği
karar çok önemli" diye konuştu.
Hastaneye aile avukatıyla birlikte gelen Baba Ali Can, organ bağışı
konusunda düşünme aşamasında olduklarını söyledi. Acılı baba,
"Annesi ve aile büyükleri arasında toplantı yapmaktayız. Eğer ki
olumlu karar çıkarsa çocuğumuzun organlarını bağışlamak istiyoruz.
Kararı verdikten sonra tekrar bir açıklama yapacağız" ifadelerini
kullandı.
Ali Can, okullarda yaşanan şiddet olaylarının arttığına dikkat
çekerek, İstanbul genelinde yaşanan bu olayların önüne geçilmesi
gerektiğini söyledi. "Artık Türkiye'de sokağa çıkmaya korkar hale
geldik" diyen Can, "Ne yazık ki okullarımızda bir elimizde kalem
bir elimizde kitap olması gerekirken ne var ki elimizde bıçaklar
olur hale geldi. Televizyonlarda eğitimsiz insanlara her şekilde
şiddet içerici filmleri seyrettirseniz işte olacağı budur.
Bugün benim oğlum vefat etmiş durumda veya vefat edecek durumda, ne
yazık ki okullarımız da bir önlem alamıyoruz. Bu kadar çok
askerimiz, polisimiz, bu kadar okumuş insanımız var. Bu askeriyeden
okullara, hastanelere, devlet dairelerine birer sivil görevli
gönderebilir ve okullara birer tane dedektör alabilir. Bugün
sitelerde yüz kişi veya bin kişi kalıyor. Buralar kontrol altında
okullarda da aşağı yukarı bin kişi var. Niye sitedekiler can da
okullardaki can taşımıyor mu? Ben oğlumu okula herhangi bir birisi
vurup da öldürsün diye mi gönderdim. Bunun sorumlusu kimse
cezalarını çekmeli" açıklamasında bulundu.
Bir basın mensubunun, "Dava açmayı düşünüyor musuz?" sorusuna acılı
baba, "Bunun suçluları kimse tabii ki cezalandırılmalıdır ki
okullarda bir daha böyle şeyler yaşanmasın. Okullar denetleme
altına alınabilsin. Böyle giderse çocuklarımız okula gönderemez
hale geleceğiz" dedi. Ali Can, ölen oğlunun bir de ikizi olduğunu
ifade ederek, "Etiler Lisesi'nde okuyor. Ben korkarak mı
göndereceğim okula. Acaba bu oğlumu da biri öldürecek mi diye
düşüneceğim. Ben de mi bir bıçak vereceğim oğlumun eline. Var mı
böyle bir şey? Kendimize gelmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
Yoğun bakım sorumlusu Kadir Doğruer ise "Fatih hastanemize geldiği
andan itibaren büyük bir ekip çalışmasıyla bu ana kadar geldik.
Beyin ölümü dün akşam saat 19.00 itibariyle gerçekleşti. Maalesef,
başta da beklediğimiz gibi beyin ölümü şu anda gerçekleşmiş
durumda. Organ bağışı konusunda umarım aile olumlu karar verebilir.
Ailenin bu konudaki kararını bekliyoruz" dedi.