Okul öncesi eğitim zayıf
Abone olTürkiye'de okul öncesi eğitim alan çocukların oranı yüzde 15 ile sınırlı. Oysa anaokulu eğitimi bireyin okul başarısından sosyal ve duygusal gelişimine kadar fark yaratıyor
Türkiye'de okul öncesi eğitim alan çocukların oranı yüzde 15 ile
sınırlı. Oysa anaokulu eğitimi bireyin okul başarısından sosyal ve
duygusal gelişimine kadar hayat boyunca fark yaratıyor
Avrupa Birliği ülkelerinde okul öncesi eğitim alan çocukların oranı
yüzde 100'e yakınken Türkiye'de bu oran sadece yüzde 15. Okul
öncesi eğitimin bireyin hayatına etkisi ömür boyu sürüyor. Bir grup
akademisyenin yaptığı araştırma okul öncesi eğitim alan ve 'Anne
Çocuk Eğitim Programı'na katılan annelerin çocuklarının eğitim ve
hayat standartlarının çok daha yüksek olduğunu gösteriyor.
Araştırmanın sonuçlarına göre, erken çocukluk eğitimi veya annesi
eğitim almış kişilerin okula devam süresi ortalama 11 yıl iken bu
eğitimi almayanlarda bu rakam 10 yıl. Bir kurum ya da annesinden
eğitim alan çocukların yüzde 44.7'si üniversiteye devam ederken
okul öncesi eğitimden yoksun çocuklarda bu oran yüzde 30.6.
Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV), okul öncesi eğitimi yaygınlaştırmak
için '7 Çok Geç' adıyla bir kampaya yürütüyor. Kampanya
çerçevesinde 22 yıllık bir araştırmanın sonuçlarıyla okul öncesi
eğitimin önemi de vurgulanıyor. Koç Üniversitesi Psikoloji
Bölümü'nden Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı ve Dr. Zeynep Cemalcılar,
Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nden Prof. Dr. Diana Sunar
ve Prof. Dr. Sevda Bekman tarafından 1982-1986 yılları arasında
İstanbul'un gelir ve eğitim düzeyi düşük mahallelerinde
gerçekleştirilen araştırmada üç ve beş yaşlarındaki çocuklara ve
annelere eğitim uygulandı. Okul öncesi eğitim veren bir yuvaya
giden çocuklar, sadece bakım veren gündüz bakımevlerine devam eden
ve evde büyüyen çocukların karşılaştırıldığı araştırmada, annelerin
bir kısmına da çocuğunun çok yönlü gelişimini destekleyecek anne
eğitimi verildi. Daha sonra annesi eğitim alan ve almayan
çocuklarda karşılaştırıldı.
AÇEV'in kurulmasına sebep oldu
Araştırmanın ilk takibi 12 yıl sonra 1992 yılında gerçekleştirildi.
İkinci takip araştırması ise araştırmanın başladığı yıldan 19 yıl
sonra, yani 2004'te yapıldı. Araştırmaya katılan çocuklar 25 ve 27
yaşına ulaşmış çocuklar ve onların annelerine ulaşıldı. 22 yıl önce
başlayan bu araştırma ve uygulanan Anne Çocuk Eğitim Programı
(AÇEP) 1993 yılında okul öncesi
eğitimin gelişmesi için mücadele veren bir sivil toplum örgütü olan
Anne Çocuk Eğitim Vakfı'nın (AÇEV) kurulmasını sağlarken, uzun
dönemde erken çocukluk eğitiminin ve anne eğitiminin bireye
katkılarını da ortaya koydu.
Birinci takip araştırması sonrasında ergenlik çağına ulaşan
çocukların, okul öncesi eğitim alanlarının okul başarısı,
sosyal-duygusal gelişim ve sosyal uyumu çok yüksek çıkarken eğitim
almayanlarda durum tam tersiydi. İkinci takip araştırmasına göre
ise katılımcıların yüzde 34'ü eğitim amaçlı anaokuluna gitmiş,
yüzde 50'si bakım evlerine devam etmiş, yüzde 49'u ise hiç okul
öncesi eğitim almamış. Çocukların yüzde 47'sinin annesi eğitim
programına katılmış.
Araştırmanın çarpıcı sonuçları ise şöyle:
• Anaokuluna gitmiş veya annesi eğitime alınmış çocukların okula
devam etme oranı 11 yıl iken bu iki koşulun da geçerli olmadığı
bireylerin okula devam süresi 10 yıl.
• Okul öncesi eğitim almayan ancak anneleri eğitim alan çocukların
okula devam süreleri 11.5 yıl iken, okul öncesi eğitim ve annesi
eğitim almayan çocuklarda bu oran 10 yıl. Tek başına anne eğitimi
bile çocukların okula devam sürelerini uzatmada önemli bir
etken.
• Annesi eğitim alan çocukların yüzde 44.7'si, annesi eğitim
almayanların ise yüzde 30.6'sı üniversite öğrenimi görüyor.
• Anne eğitimi gençlerin kelime bilgisinde de rol oynuyor. Annesi
eğitim alanların kelime bilgisi testindeki performansı yüzde 14.11
iken eğitime katılmayanların performansı 12.22.
• Okul öncesi eğitim alan veya anneleri eğitim alan çocukların
çalışmaya başlama yaşı ortalama 18 iken, okul öncesi eğitimden ya
da anne eğitiminden yoksun çocuklarda çalışma yaşı daha da düşerek
16 oluyor.
Anaokulu destek kampanyası
Beyin gelişiminin yüzde 70'inin dört yaşına kadar tamamlandığı,
zekâ, kişilik ve sosyal davranışlarında 0-6 yaş arasında
biçimlendiği gerçeğinden yola çıkan Irmak Okulları Sakarya'nın
Karapürçek ilçesindeki 10 anaokulunun fiziki yapısının ve eğitim
ortamının düzeltilmesi için bir kampanya başlattı.
Karapürçek İlçesi Kaymakamlığı, ilçedeki Yapı
Merkezi'nin kuruluşu Subor Boru Sanayi'den yardım talebinde
bulundu. Merkezin kurduğu Irmak Okullarıda ilçedeki anaokullarının
iyileştirilmesi için harekete geçti. Irmak Okulları ilçedeki
anaokullarında çalışan öğretmenlerin eğitimine destek olurken,
fiziksel şartların düzeltilmesi için de Irmak Okulları Okul Aile
Birliği, öğrenciler ve Subor bir araya geldi. Yöneticiler herkesi
kampanyaya destek olmaya çağırıyor. Irmak Okulları Okul Aile
Birliği Başkanı Neslihan Sami, kampanyanın yeni başladığını
belirterek yapılan çalışmalar hakkında şu bilgileri verdi:
"Velilerden anaokullarında eğitim aracı olabilecek oyuncaklar
topluyoruz.
Oyuncak, kitabevi gibi sponsor olan firmalardan da çeşitli
malzemeler topluyoruz.
Okulumuzda düzenlediğimiz etkinliklerin gelirini de kampanyamıza
aktaracağız. 10 anaokulunun fiziki ve eğitim şartlarının
düzeltilmesinin bedeli 128 bin YTL. Biz okul olarak 42 milyar
yardım ve 32 milyarlık da eğitim malzemesi toplayacağız."
Kampanyaya katkıda bulunmak isteyenler için: Garanti Bankası,
Göztepe Şubesi, hesap numarası: 299-6298950.
Kaynak: