Okul çocukları için ebeveynlere tavsiyeler
Abone olPsikolog Nagihan Akarsu, çocuklar okula başlamadan, okulu zorunlu bir yermiş gibi göstermenin yanlış olduğunu söyledi.<br/>"Çocuğun okula g...
Psikolog Nagihan Akarsu, çocuklar okula başlamadan, okulu
zorunlu bir yermiş gibi göstermenin yanlış olduğunu söyledi.
"Çocuğun okula gitmesi ve neden gittiğini bilmesi, okulu sevmesi
için en öncelikli süreç olmalıdır” diyen Medical Park Ordu
Hastanesi Psikoloğu Nagihan Akarsu, “Bu başlangıçta yapılmazsa
çocuk okulda karşılaştığı en ufak bir zorlukta, okula gitmek
istemeyecektir. Yapabileceği şeyleri bile yapmayarak
isteksizleşecektir. Bu yüzden, okula gitmenin önemli ve gerekli
olduğu vurgulanıp, ona okulu sevmesi için yaşına uygun ve teşvik
edici bir şekilde anlatılması önemli” dedi.
‘Meslek sahibi olacaksın’ gibi gerekçelerin çocukların ilgi alanına
girmediğini ve onları motive etmediğini belirten Psikolog Nagihan
Akarsu, “Özellikle ilkokul çocuklarına öğrenmenin önemi ve nasıl
işe yaradığını göstermek gerekmektedir. Bilgili bir insanın
kazançlarını hem örnek/model olarak göstermemiz, hem de onlarla
sohbetimize serpiştirmemiz kesinlikle daha etkili olacaktır. “Ben
okumadım sen oku ” mantığı da çocukların okumasını kolaylaştırmaz.
Yani sizin okumamanız onları motive etmez ve anlamazlar. ‘Ben sizin
zamanınızdayken’ ya da ‘bizi okutmadılar yoksa’ ile başlayan
cümleler kurmaktan kaçının. Çünkü işe yaramayacaktır. Çocuklarınıza
okuma bilinci vermediğiniz müddetçe çalışmak istemeyecekler, ya da
okulu sevmeyeceklerdir. ‘’ diye konuştu
“ÇOCUKLARINIZA GEREĞİNDEN FAZLA İMKAN SUNMAYIN”
Son yıllardaki özellikle 90 sonrası kuşakta en büyük problemin
ailelerin çocuklarına çok fazla fırsat sunmasından kaynaklı
isteksizlik ve hedefsizlik olduğunu ifade eden Psk. Nagihan Akarsu,
“Her türlü maddi manevi imkan doğrultusunda aileler “var ki verdik”
gerekçesiyle çocuklarının bir dediğini iki etmezler, önemsedikleri
şeyleri yakalayan ve kendi içinde tutarsız davranan anne babayı bir
süre sonra çocuklar dinlemez olurlar. Hele de ekonomik düzeyi
yüksek olan ailelerin çocukları, eğer bilinç verilmemiş ve evde
kural yoksa okumayı da gerek görmüyorlar. Çünkü çalışmadıklarında
her şey oluyorsa neden okusunlar ki..! Bir şeye ulaşmak için emek
olmadığında isteksizlik ve sorumsuzluk başlar, ancak en kötü sonucu
mutsuzluktur. Çalışan anne babaların en hatalı davranışı çocuklara
zaman ayıramadıkça bunu parayla halletmeye çalışmalarıdır. Çalışkan
çocukların anne babaları bir şey yapmıyor sanmayın. Onlar da
bilinçli değillerse oğlum/kızım ders çalış demeye devam ediyorlar
tabi. Halbuki ders çalış dedikleri için daha fazla çalışmıyor
öğrenciler. En önemli kısmı ise bunları yaptıysanız ve çocuğunuz
şuan çalışmıyorsa ve aranızdaki iletişim bozulmuşsa, kısacası siz
çocuğun gelecekte sıkıntı yaşayacağını bilirken o hiçbir şeyin
farkında değilse? En önemli kısım, aranızdaki iletişim bozulmuşsa
dışardan birinin desteğine ihtiyaç duymanız olacak. Çünkü yanlış
anlamalar artmıştır ve öğrenci nerde hata yaptığını bilemiyor
olabilir. Dağınık ders çalışma sistemi varsa, verimli ve etkin
çalışamıyorsa, bunu keşfetmeniz zor olacaktır” diye konuştu.
“EMEK HARCANMADAN VERİLEN FIRSATIN ÇOCUKLARA ZARAR VERDİĞİ
UNUTULMAMALI”
Psk. Nagihan Akarsu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Çalışkan öğrencilerin bile, ders çalışma tarzları bütün hatlarıyla
incelendiğinde birkaç hatalı durum ortaya çıkmaktadır.Telefonun,
televizyonun ve internetin ders çalışmayı ne derecede nasıl
etkilediği, test çözme stratejileri, yazılı mı, teste yönelik mi
çalışmak gerektiği konusunda öğrenciler bilgilendirilmeli. Bu
konuda danışmanlık ettiğimiz tüm öğrencilerde olması gereken
düzelme sağlandı, bazı dönemlerde düşüşler yaşansa da öğrenciler
düşüşleri nasıl kontrol edeceğine daha hakimdi. Bu süreçte en
kolaylaştırıcı etken ders çalışma sorumluluğunu ailelerden alıp
tamamen danışmanların yüklenmesi. Öğrencinin bu şekilde ders çalış
baskısı azalmakta ve yapılanlara daha iyi odaklanabilmektedir.
Aileler çocuklar konusunda herhangi bir fırsatı sunmadan önce doğru
örnek olduklarından emin olmalı ve emek harcanmadan verilen
fırsatın çocuklara zarar verdiği unutulmamalı.’’
(İHA)