Cumhuriyet Gazetesi'nin resmi web sayfasının
başında olan Oğuz Güven'in içeri alınma
nedeni bir başlık ise eğer, yapılanı yanlış
buluyorum.
Başsavcı Mustafa Alper'in ardından atılan
""İlk FETÖ iddianamesini hazırlayan Başsavcı Mustafa
Alper'i kamyon biçti..." başlığı, kor ateş gibi herkesin
yüreğini yaktı doğru... Ancak bu başlık, bir gazetecinin
gözaltına alınmasına
sebep değil, olmamalı...
Ve fakat...
"Suçumuz gazetecilik" diyerek ortalığı
birbirine katan arkadaşlara da bir çift sözüm var... Hiç kusura
bakmasınlar, insanlıktan çıkmak gazetecilik değil
olamaz...
Oğuz'un yaptığı, gazetecilik değil insafsızlıktır...
Oğuz'un yaptığı, gazetecilik değil
vicdansızlıktır...
Oğuz'un yaptığı, gazetecilik değil
ahlâksızlıktır...
Oğuz'un yaptığı, gazetecilik değil Nedim Şener'in dediği
gibi hayvanlıktır, hayvanlık..
Oğuz Güven için, "Yeri ne
Cumhuriyet'tir ne de nezaret" dedi Nedim
Şener...
Katılıyorum!
Oğuz, kendi vicdanının nezaretine atılmalı...
Oğuz, kendi vicdanının mahkemesinde yargılanmalı...
Oğuz'un 7 gün boyunca Vatan'da kalmasına gerek yok. Zira
attığı başlık, onu ömür boyu gözaltında tutacak. Yolda yürürken,
maça giderken, evinde oturup çayını yudumlarken... gözler
onun tuşlara dokunan parmaklarında olacak...
Diller onun rezil başlığını konuşacak...
Vicdanı kurumuşlar hariç!
Onlar hiç bir zaman eğriye eğri demedi, demezler...
"Saygılı muhalefet" yaptığı için,
saygınlaşan Nedim Şener, doğruyu eğri, eğriyi
doğru yapanların azgın saldırısı
altında...
Nedim'in dili değil, vicdanıydı Orhan Erinç'e seslenen...
Oğuz Güven'in bilgisayarının tuşuyla acıttığı canlara sahip
çıktı...
Gazeteci bir meslektaşına değil...
Kafayı kıran bir
"hayvan"aydı Nedim'in
tepkisi.
Kalbi, vicdani, insani yönü olan herkesin ortak sesi oldu.
Dedi ki:
-Sevgili Orhan Erinç büyüğümüz şu başlığı atan hayvanı Cumhuriyet
çatısı altında tutmayın...
Vay sen misin bunu yazan!
Ne tetikçiliği kaldı Nedim'in ne de dönekliği...
"Gazeteci arkadaş"ı Celal Başlangıç, zırvanın
başını çektti...
Oğuz'un gözaltına alınması için ilk tetiği Nedim Şener'in çektiğini
söylüyor. Doğruları haykırdı diye, "Gazeteci
arkadaş"na "tetikçi" diyor şimdi...
Nedim, vicdanının sesini dinledi diye tetikçi oldu öyle
mi?
Hay sen kendi cehenneminde yaşa e mi Celal
:)
Ha bu arada...
Oğuz Güven'in sicilindeki kir, o başlıkla sınırlı
değil...
Yakın zamanda...
Bu satırların yazarını da biçti...
"İnternethaber'de FETÖ bombası" başlığı ile hem
de...
Fotoğrafımı da kullanarak üstelik...
Avukat Cesim Parlak (eski yazarımız) gözaltına
alınınca, Oğuz Güven içindeki küfü, üzerimize
sıçrattı. İnternethaber'e operasyon yapıldığı yalanı
Google'ın
böğründe duruyor öylece...
Aradık, anlattık...
Uyardık...
Oğuz'un vicdanına sesimizi duyuramadık ne yazık
ki...
Mahkemenin aldığı karar bile Oğuz'un
vicdansızlığına etki etmedi.
Sen daha ne konuşuyorsun Celal!