Ogün Samast davaya katılmak için nakil istedi!
Abone olHrant Dink'in katili Ogün Samast, İstanbul'daki bir cezaevine nakledilmeyi istedi.
Sanık olarak yargılandığı davaya dört yıldır katılmayan
Hrant Dink'in katili Ogün Samast'tan ilginç bir talep geldi. Hali
hazırda Kocaeli 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nde bulunan Samast,
mahkemeye dilekçe vererek, kamu görevlileri hakkında açılacak
davaya katılmak amacıyla İstanbul'daki bir cezaevine nakledilmeyi
istedi.
Ogün Samast ‘örgüt üyeliği’ suçlaması ile İstanbul 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamaya 2011 yılından itibaren katılmıyordu. Bu davanın İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren Dink cinayetine ilişkin davayla birleşmesi sonrası da Samast, bu kararını değiştirmedi. Ancak kamu görevlileri hakkında iddianame aşamasına gelinmesiyle Samast, duruşmalara katılmaya karar verdi.
Samast, 13 Kasım’da, hükümlü bulunduğu Kocaeli F Tipi Cezaevi’nden 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne dilekçe yazarak, kamu görevlileri hakkında açılan davaya katılmak istediğini belirtti ve bu nedenle İstanbul’daki bir cezaevine naklini talep etti. Samast dilekçesinde şunları yazdı:
“Sayın Başkanım
Makamınızda yapılan ÖRGÜT yargılaması ve yeni birleştirilen
davaların duruşmalarına daha rahat şekilde katılıp ifade vermek ve
duruşma salonunda bulunmak adına 9 yıldır hükümlü bulunduğum
Kocaeli 2 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevi’nden İstanbul’da bulunan
Maltepe, Ümraniye ve yahut Silivri kapalı ceza infaz kurumlarından
herhangi birine sevkimin yapılması için makamınızın ilgili
cumhuriyet savcısına talepte bulunulmasını saygılarımla arz ve
talep ederim.”
SON İKİ İFADESİNDE POLİSLERİ SUÇLADI
Samast, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından yürütülen Hrant Dink cinayeti soruşturmasında 5 Aralık 2014 ve 23 Ocak 2015’te iki kez tanık olarak dinlendi.
Samast, 5 Aralık’taki ifadesinde şunları dedi:
“Yasin beni Erhan Tuncel’in evine götürdü. Evde bilgisayarda oyun
oynuyordum. Mutfağın kapısı açıktı. Erhan ile Yasin bu işi
konuşuyordu. Erhan’ın ‘Ramazan Akyürek ve Fuat müdür’ diye
konuştuğunu duyunca döndüm dinledim. Yasin, ‘o zaman sırtımız
sağlam’ dedi. Evden çıkınca Yasin’e sordum. ‘Ben Ramazan Akyürek’i
tanıyorum ismen de tanıyorum. Trabzon’da müdürlük yaptı biliyorum
ama Fuat müdür kim?’ dedim. Yasin de bana ‘Erhan’ın tanıdıkları…
Ramazan müdür hatta ‘İstanbul Emniyet Amiri bile biliyor ama
arkamızda hepsi düşün iş büyük kahraman olacaksın cayarsan fena
olur yakarım seni’ dedi.
“Olay günü Şişli’ye gittim. O sırada Halaskargazi Caddesi’nin ve sanırsam sonradan öğrendiğim kadarı ile Şafak sokakta iki şahsın beni takip ettiğini ve sürekli benimle birlikte hareket ettiklerini gördüm. Ben bunun üzerine oradaki ankesörlü telefondan Yasin Hayal’in telefonunu aradım. ‘Abi beni takip edenler var polis var sanki arkamda dedim’ Yasin de bilmiş ve kendinden emin bir şekilde bana 'olabilir onlar bizden' dedi. Zaten bu dediğim takip yeri Akbank’ın yanıdır. Dolayısı ile Akbank’taki görüntülerle aslında bunların tespiti mümkündü. Fakat o zaman kamera görüntüleri silindiği için tespit edilemedi. Daha doğrusu mahkeme aşamasında ‘kameralar öğleden önce çalışıyordu. Öğleden sonra bozuktu’ dendi. Net olarak 2 kişi gördüm. Biri kısa boylu kafasında kasket vardı. Gri montlu ceket giyiyordu. Diğeri de sakallı uzun boylu kafası da keldi. Saçlarının ön tarafı dökülmüştü.”
“Yasin bana seni Samsun’da alacaklar dedi. Ama polis mi jandarma mı başkası mı bilmiyorum. Yani ben polisin alacağını tahmin ettim. Yasin’in anlatımlarına göre polisin alacağını düşündüm. Yasin’in anlattığına göre her şeyi polis ayarlıyordu.”
“Yasin’i Trabzon’da polis ve jandarma koruyordu. Yasin’e de Erhan Tuncel destek veriyordu.”