Oğul Uzanlar'dan babalarına tehdit

BDDK ve SPK dosyalarına giren belgelerde, Cem ve Hakan Uzan’ın İmarbank yönetimini ele geçirmek için babaları Kemal Uzan’ı tehdit ettikleri ortaya çıktı.

Babalarının akıl sağlığının yerinde olmadığını ileri sürerek vasi tayin edilmesi için yasal girişimlere başlayan Hakan ve Cem Uzan, 21 Ağustos 1999 tarihli ortak mektuplarında babalarına ‘Doğa kanunlarına direnme, şirketlerin başından çekil’ çağrısında bulunuyor.

Aksi halde off-shore hesaplardaki açıkları, kredi yolsuzluklarını, yönetim kurulu karar defterlerindeki usulsüzlükleri açıklayacakları ve İmar Bankası’nın Hazine’nin eline geçmesi için her türlü şikayeti yapacakları tehdidinde bulunuyor. Kemal Uzan çocuklarına yazdığı cevabi mektupta sert direniş gösteriyor: ‘Sizi yüz kızartıcı suçtan mahkum ettiririm.’

SAYIN Kemal Uzan, Sevgili Babacığım,

Bugüne dek tarafınıza birçok kez yazılı olarak başvurmuş bulunmaktayız. Bu yazılarımıza hiçbir şekilde bir cevap alamadığımız gibi, size yapmış olduğumuz ziyaret de verimli bir netice getirmemiştir. Geçen günler konuları, baştan beri belirttiğimiz gibi istenmeyen yollara sokmuştur ve baba ve oğulların avukatları aynı mahkeme koridorlarında birbirlerine karşı dava takibine başlamışlardır.

Tabii ki bu olaylar bazı şeyleri de hepimizin önüne açıkçana koymuştur. Bunların en önde geleni senin doğa kanunlarına karşı gelemeyeceğindir. Bugüne kadar geçen zaman (40 seneden fazla) seni yormuştur ve bu yorgunluk neticesinde artık sağlıklı kararlar veremez hale geldiğin apaçık ortadadır.

Sen iki oğlunu bir an bile gözünü kırpmadan kapının önüne koydun.

BİZ HİÇBİR KAVGADAN KAÇMAYIZ

Tabii ki abimin o gün senin yüzüne söylediği ve evvelce yazmış olduğu gibi akbabalar da bu olayları fırsat bilip, hemen yerde yatan vücutlara saldırıyor ve ne güzel kendilerine yer ediniyorlar. Ayla Hanım artık hissedar, yönetime de girer. Yakında sen kendi hisselerinden de verirsin, oh ne güzel. Zaten bunlar bir gün bizim önümüze çıkacak idi, biz hazırız, senden öğrendik. Hiçbir kavgadan kaçmayız, ölüm yok ya sonunda. Sana yurtdışında banka hayalleri veriyor, bizim haberimiz yok mu zannediyorsun, sen UBS New York’tan referans mektupları alırken, 5 dakika sürer o hikáyenin bitirilmesi, hazineden bir mektup ile tüm girişimler durdurulur.

DOĞRU KARAR VEREMİYORSUN

Yukarıda da belirttiğimiz gibi sen artık maalesef doğru kararlar alamıyorsun ve tamamen Yavuz ve Bahattin’in etki ve kontrolündesin. Sen onların sen yokken konuştuklarını bir bilsen, bir dinlesen!

Ha banka Yavuz Uzan’ın kontrolünde, ha Hazine’nin, bizim tercihimiz Hazine olacaktır.

Bu mektubu yazmamızın nedeni şudur:

Bugün artık bir noktaya gelinmiştir, ama sizin alacağınız tavır ve izleyeceğiniz yol olayların daha vahimleşip vahimleşmeyeceğini gösterecektir.

Biz size aldığımız önlemlerden ve yapmaya hazır olduğumuz konulardan bahsetmek istiyoruz. Bunların bilincinde olmanız vereceğiniz kararlara ışık tutsun daha da kötü ve yanlış yollara girmemeniz için.

BUNDAN DAHA VAHİMİ OLMASIN

Bugüne dek size yazılı olarak söylediklerimizin hepsini yaptık, yapmaya tarafınızdan mecbur bırakıldık. Arzumuz ve ricamız bizi ve bundan sonra kendinizi daha vahim noktalara itmeyiniz.

Net, rahat, mantıklı, uygar ve medeni düşününüz ve artık tabiat kurallarına karşı koymaya çalışmayınız, yoldan çekiliniz ve bize devrinizi yapınız. Dünyanın her yerinde insanlar belirli bir yaştan sonra tekavüt (emekli) olurlar.

Bir kere cevap verme cesaretini gösteriniz, o kadar konuların ve yanlış adımların altında kalıyorsunuz ki cevap bile veremiyorsunuz.

Sizi yüz kızartıcı suçlardan hapse attırırım

Gönderilen: Sn. C.U. + H.U.

Tarih: 07.09.1999

1. Rumeli Telefon Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanlığı’ndan ‘istifa ettiğim’ şeklinde hilafı hakkikat beyan ile sicil ticarette usulsüz işlem yaptırılması ve usulsüz genel kurul toplanması işlemleri er geç akamete uğrayacaktır. Ben bu konuda kanuna aykırı işlemlerden dolayı sizler için tabii ki hiçbir zaman ‘ceza davalarına’ gitmeyeceğim. Ancak işlenen suçun niteliği ‘yüz kızartıcı suçlar’ kapsamında olduğu için dikkatinizi çekmek istedim. Bu suçlar bugüne kadar çıkarılan af kapsamlarına alınmadığı gibi bu kere de hazırlanan af kapsamına dahil edilmemiştir. Bu suçlar için sizin hakkınızda kamu davası açılabilir. Sicili Ticaret veya Ticaret Odası veya Sanayi Bakanlığı İl Müdürlüğü veya Savcılık kendisine yapılacak herhangi bir şikáyet karşısında bu davayı açabilir. Cezası 1-6 ay arasında hapis - 5 yıl ticari hayattan mendir.

TİCARİ HAYATINIZ BİTER

Bankalarda herhangi bir yönetimde bulunmak mümkün değildir. Allah korusun böyle bir suçtan mahkûm olunursa tek kelimeyle ‘gerek yurtiçi, gerekse yurtdışında ticari hayatınız sona erer’. Bu kadar riskli bir teşebbüste bulunmamanız gerekirdi. Mahkemenin usulsüz tescili iptal etmesi halinde olay en güvendiğiniz gazetelerde de çok büyük bir haber olarak yayınlanabilir. Bu pislikleri temizlemek mümkün olmaz. Hukuk yolundan ayrılmayınız. Kanunlara saygılı olunuz. Aynen uyunuz. Bu gibi teşebbüslere başvurmadan en az iki üç avukattan sorunuz.

2. Telsim ve Kayyum Tayini:

28.07.1999’dan beri ‘Telsim Yönetim Kurulu’ yoktur. Şirket yönetimsiz bulunmaktadır. Bir şirketin yönetimsiz kalması kanunen mümkün değildir.

Benim ve sizlerin dışında birçok kişi tarafından yapılacak müracaat ile mahkeme kayyum tayin edecektir. Azınlık hakkının kullanılması için yaptığınız müracaatta 3. Ticaret Mahkemesi’nin verdiği kararda bu husus belirtilmiştir. Bugünkü durumda Telsim’e ‘Kayyum tayini kaçınılmaz bir hukuki işlemdir.’ Ayrıca Telsim’in birikmiş zararları 37 trilyondur. Her an küçük ortaklarca tasfiyesi istenebilir. Böyle bir olayı hangi gazete haber yapmayacaktır?

1 HAFTA SONRA GEÇ OLUR

Ve böyle bir negatif olayın Telsim’e vereceği zararın boyutları ne olacaktır? Bütün bu risklere neden giriyorsunuz? Yukarıda izah ettiğim olaylar benim size ileri sürdüğüm şartlardan daha ağır ve yıkıcı değil midir? Gelmekte olan tahribatı belirtmek maksadı ile bu mektubu yazıyorum. Benim şartlarımı kabul edip uygulamanız halinde Telsim’i düzeltmek için belki 1 hafta daha zaman vardır. Ondan sonra çok geç kalınmış olacaktır. Sakin olarak yukarıdaki hususları düşünmenizi dilerim.

K.UZAN

Bizimle sulh yapın Allah aşkına

Tarih: 24/9/99

Konu: Geriye Yönelik İşlemler

Sn. Kemal Uzan,

Geriye yönelik işlemler yapmak istiyorsanız, bu adımları atmayınız. Bu adımlar size attırılmayacaktır.

Şu an her türlü adımınızı durdurunuz ve bizimle sulh yapınız.

Konulara Adalet Bakanlığı, savcılıklar ve polis de artık müdahil olmuştur.

Bu hale gelen durumdan geri dönülmesi mümkün olmadığı gibi, kazanan olmayacaktır. Kendinize hakim olun ve aklı selim davranın. Sulh yapın!

Noter ve Selda’dan bu konunun nereye varacağını siz de çok iyi biliyorsunuz.

Yanlış yollarda yürüyerek bir yere varılmaz.

ALLAH AŞKINA, ALLAH! (Mektup böyle bitiyor)

Hakan UZAN

Gider BDDK ve Hazine’ye şikayet ederiz

Hazine’ye:

Off Shore açık hesaplar

300 milyon USD kayıtları ve havalesi nasıl gerçekleşti,

Krediler, off-shore, kasa açıkları ve benzeri...

Diğer elimizde bulunan banka ile ilintili sakıncalı evraklar ve kayıtlar

Bildiğiniz gibi banka 64. maddededir ve bankanın Yönetim Kurulu’nun Hazine’nin kontrolüne geçmesini kontrol etmek için her türlü şikáyet ve gerekli adımlar atılarak yapılacaktır. Siz zaman zaman Enerji Bakanlığı’na gidiyorsunuz, Devlet erkánını ziyaret ediyorsunuz (Devlet Bahçeli gibi).

Enerji Bakanlığı’na ve SPK’ya:

Bilanço - SPK’ya

Yetkisizlik şikáyetleri- Enerji Bakanlığı’na

YK defter kayıtlarının yanlışlığı ve usulsüzlükleri- SPK’ya

Eğer eskale edici adımlar atarsanız, İmar Bankası’nın yönetiminden alınmanızı sağlayacağız, bunun neticesinde ‘Rumeli Şirketleri’ Türkiye’nin geçirmiş olduğu depremin 10 mislini geçirecektir.

Tabii ki basın ve TV’den de bu olaylar neşredilecek ve maksimum zarar verilecektir.

Adabank ve İmar’ı da açıklarız

Eğer tarafınızdan konuyu eskale edecek herhangi bir adım atılırsa, İmar Bankası ve Adabank için her türlü girişimde bulunulacaktır. Bu şikáyetler yalnız mevcut yönetim kurulu için değil, Yavuz Uzan, Gn. müdür ve Gn. Md. yrd’cıları için de yapılacaktır. Atacağınız her eskale edici adıma iki mislisi ile cevap vereceğiz. Bu kadar seneden sonra her şeyin yıkılmasını mı seyredeceksiniz?