Öğretmenler pay istedi
Abone olBağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, ekonomik büyümeden öğretmenlere pay istedi.
Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan Avcı, “Son 4
yıllık dönemde hükümete göre ekonomideki büyümenin yüzde 30
olduğunu ve eğitimciler olarak bu büyümeden paylarını
istediklerini” söyledi.
Türkiye’nin büyümesine en çok katkısı olan öğretmenlerin ortalama
872 YTL gibi, yoksulluk ve açlık sınırında seyreden ücretlere talim
ettirildiklerini söyleyen AVCI, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın,
“Türkiye büyüyor, büyümede rekor kırıyor, refah artışı sağladık”
yönündeki açıklamalarla övündüğünü ama, kamu çalışanları arasındaki
en büyük kitle olarak bu büyümeye ve refah artışına en çok katkısı
olan öğretmenlere paylarını vermediğini” söyledi.
Enflasyonun Ocak 2006 da hükümetin öngörüsünden fazla çıkmasına
dayalı olarak yapılacak olan yüzde 2,3’lik zammı, bayram müjdesi
havasında veriyormuş gibi sunan Bakan Unakıtan’ın tavrını da doğru
bulmadığını söyleyen AVCI, “2007 yılını umutla karşılamayı hayal
eden bir milyona varan eğitimci ordusu, hükümetin bu açıklamasıyla
donup kalmıştır. Kaldı ki; Sayın Unakıtan’ın memurların ortalama
maaşının Ocak 2007 itibariyle 1.091 YTL’ye çıkacağı yönündeki
açıklaması tamamen gerçek dışıdır. Sayın Bakan tüm memurların evli
olduğu, eşlerinin çalışmadığı, her memurun 7 çocuğu bulunduğu
varsayımları ve memur maaşlarından çeşitli fonlara, sandıklara hiç
kesinti yapılmadığı düşüncelerinden hareketle, hesap kurnazlığı
yapmaya çalışmıştır. Oysa ki, 2007 Ocak ayı itibariyle ortalama
memur maaşı 866 YTL olmuştur”, dedi.
Memurlarla ilgili bir takım ekonomik göstergeleri açıklarken
hükümeti abartısız olmaya ve kamuoyuna memur maaşlarıyla ilgili
doğru rakamları vermeye davet ettiğini belirten AVCI, “Hükümeti,
kendilerini memurların yerine koyarak icraat yapmalarını
bekliyoruz. Milletvekili maaşıyla, Başbakanlık maaşıyla
geçinemediğini söyleyen iktidar mensuplarının, öğretmenleri
ortalama 872 YTL maaş ile geçinmeye mahkum eden anlayışını samimi
bulmuyor, gerçekleri söylemeye çağırıyoruz.
Kamuda ücret adaletsizliğinin, çalışma barışını bozar bir hale
geldiği artık, herkesçe bilinmektedir; bunun saklanacak tarafı
kalmamıştır ve bu durum, aile birliğini de etkilemeye başlamıştır.
Kaldı ki Hükümet, ücret adaletsizliğinin iş verimini bozan bir hal
aldığını kendisi de söylüyor. Kamudaki işçilerle memur ücretlerinin
ve kurumlara göre değişen memurlarla, bazı memurlar arasındaki iki,
üç hatta dört kata varan ücret dengesizliğinin ve adaletsizliğinin
düzeltilmesini, hükümetin eşit işe eşit ücret politikasına
sarılmasını, bozulan çalışma barışının yeniden yapılandırılmasını
bekliyoruz. Hükümetin, Kasım 2002 de seçim meydanlarında verdiği
“Eşit işe, eşit ücret”, taahhüdünü geç de olsa, yerine getirmesini
istiyoruz”, diyerek sözlerini tamamladı.