Öğretmen değil sanki 'Mevsimlik İşçi'
Abone olYeni eğitim yılı başlarken öğretmenlerin yüzde 10'unu 'ücretli öğretmenler' oluşturuyor. İş güvenceleri yok, ek derse ek ücret almıyorlar, yazın okullar kapanır kapanmaz işsiz kalıyorlar...
Yeni eğitim yılı başlarken
öğretmenlerin yüzde 10'unu 'ücretli öğretmenler' oluşturuyor. İş
güvenceleri yok, ek derse ek ücret almıyorlar, yazın okullar
kapanır kapanmaz işsiz kalıyorlar...
Radikal'den Hazal Polat'ın haberine göre, Dışarıdan bakıldığında
‘öğretmen’ sanılsalar da aslında yasal statüleri yok. Herkes tatili
dört gözle beklerken onlar gelmesin diye dua ediyor. Kadrolularla
eşit sürede çalışıyor fakat asgari ücrete talim ediyorlar. Kimileri
‘mevsimlik işçi’, kimileriyse ‘devletin taşeron işçileri’ olarak
adlandırıyor onları. Türk Eğitim-Sen’in araştırmasına göre geçen
yıl Türkiye ’deki ücretli öğretmen sayısı 58 bin 479 iken bu yıl
sayının 80 bini aşması bekleniyor.
Milli Eğitim Bakanlığı ’nın 2011 yılında 4b statüsünde çalışan
sözleşmeli öğretmenleri kadroya geçirmesiyle gözler ücretli çalışan
öğretmenlere çevrildi.
YÜZDE 10'U ÜCRETLİ
ÖĞRETMEN
Türkiye’de görev yapan öğretmenlerin yaklaşık yüzde 10’unu ücretli
öğretmenler oluşturuyor. Görev bakımından kadrolu öğretmenlerden
farksız bir şekilde çalıştırılan, aylık sigortasının yarısı
yatırılan ve net maaş artı ek ders ücretlendirmesine tabi
tutulmadan, sadece girdiği ders saati karşılığı ücret alan
öğretmene ‘ücretli öğretmen’ deniliyor. Görev ve sorumlulukları
arasında nöbet tutmak, rehberlik ve kulüp çalışmaları gibi maddeler
bulunmamasına rağmen çoğu bu faaliyetleri yerine getirmek zorunda
kalıyor çünkü bazı okullarda kadrolu öğretmenlerin sayısı bu
görevleri yerine getirmek için yeterli olmuyor. Kadrolular ekstra
faaliyet ve dersler için ek ücret alırken ücretli öğretmenlere koca
bir ‘hiç’ düşüyor.
İHTİYAÇ HALİNDE GÖREV
800 binin üzerinde kadrolu öğretmeni bulunan Milli Eğitim Bakanlığı
bu yıl bünyesine 42 bin kadrolu öğretmen daha dahil etti. Ancak MEB
İnsan Kaynakları Genel Müdürü Hikmet Çolak mayıs ayı itibariyle
öğretmen ihtiyacının 127 bin olduğunu, bu sayının 140 bine
ulaşacağını tahmin ettiklerini söylemişti. Bu durumda yapılan
atamalar sonucunda yaklaşık 80 binin üzerinde öğretmen ihtiyacı
halen devam etmekte. Bu noktada ücretli öğretmenler devreye
giriyor...
Türk Eğitim-Sen’in 2012-2013 yılında yaptığı araştırmada Türkiye’de
70 ilden toplanan verilere göre toplam ücretli öğretmen sayısı 58
bin 479. En fazla ücretli öğretmen sayısı 13 bin 411 ile İstanbul
’da. İstanbul’u 3185 ile Ankara ve 2873 ile Şanlıurfa takip ediyor.
Ücretli öğretmenlerin çoğunluğu eğitim fakültesi mezunu değil. 58
bin 479 öğretmenden sadece 23 bin 366’sı eğitim fakültesi
mezunuyken 24 bin 97’si lisans, 11 bin 16’sı önlisans mezunu. Özel
uzmanlık gerektiren branşlardan zihinsel engelli sınıf
öğretmenliğinde de azımsanamayacak kadar önlisans mezunu ücretli
öğretmen görev yapıyor. Ücretli olarak zihinsel engelliler sınıf
öğretmenliği yapan önlisans mezunu kişi sayısı İstanbul’da 728,
Ankara’da 70, İzmir’de 33.
ÜÇTE BİR ÜCRET
ALIYORLAR
Ücretli öğretmenler haftada en fazla 30 saat derse girebiliyor. 30 saati doldurabilenler, kadrolu öğretmenlerin aldıkları ücretin ancak üçte birini alabiliyorlar. Sigortaları ise tam yatırılmıyor. Genel Sağlık Sigortası’ndan yararlanmaları için sigortalarının 30 günü tamamlaması gerekiyor. Geriye kalan 15 günü kendi ceplerinden ödüyorlar. Türkiye’deki ücretli öğretmenlik uygulamasının dünyada benzeri yok. İşleri yerlerine kadrolu öğretmen atanıncaya kadar. Görevlerine son verilirse tazminat alamıyorlar.
NE TAZMİNAT NE YILLIK
İZİN
Özlük hakları ve sosyal güvenlik hükümleri açısından ücretli
öğretmenlik:
İş güvenceleri, yıllık izinleri yok. Okul yönetimi işe son
verebiliyor.
İşe son verilme halinde kıdem, ihbar ve diğer tazminatları yok.
Eski adıyla SSK’lı, yeni adıyla 4/a’lı olarak sigortaları
bildiriliyor. Aylık 30 günden az da olsa bildirimleri emeklilikte
dikkate alınıyor.
30 günlük prim sayısını doldurduktan sonra sağlık yardımlarından
yararlanabiliyorlar.
Son bir yıl içinde 90 günlük prim sayısını dolduranlara
hastalanmaları halinde geçici iş göremezlik ödeneği veriliyor. 120
günü dolduranlar, doğum yapmaları halinde emzirme yardımı (süt
parası) alıyor.
İş kazası veya meslek hastalığı halinde de prim günü şartı
aranmaksızın gerekli yardım ve ödemeler yapılıyor.
İKTİSAT MEZUNU TÜRKÇECİ
İktisat mezunu ücretli Türkçe öğretmeni Aylin Ç.: “Üniversiteyi bitirdikten sonra iş başvurularım oldu. Sonra ücretli öğretmenliğe başvurdum. İlköğretimde Türkçe dersi vermeye başladım. Pek zorlanmıyordum ama öğrencilere faydalı olabilmek için evde ders çalışıyordum. Okulda iki fen bilgisi, iki Türkçe öğretmeni ve birçok sınıf öğretmeni ücretliydi. Çoğumuz öğretmenlik eğitimi almamıştık.Branşı fen bilgisi olan ama Türkçe dersi veren bir arkadaşımızın öğrencilerin sorularına birkaç defa cevap veremediğine şahit oldum.”