’Öğrenci evi’ tartışmalarına o da dahil oldu
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Muhafazakar demokratlıkla övünen Başbakan siyasi ahlakını ve insafını devretmiş, hoşgörüsünü ve sağduyusu...
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Muhafazakar demokratlıkla
övünen Başbakan siyasi ahlakını ve insafını devretmiş, hoşgörüsünü
ve sağduyusunu yitirmiş, böylece gençlerden intikam almaya
girişmiştir. Başbakan Erdoğan ölçüyü kaçırmış, otokontrolü
kaybetmiştir” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Milli Değerleri Koru ve Yaşat
Mitingleri’nin dokuzuncusu olan Tandoğan’daki ‘Türkiye Mitingi’nde
halka seslendi. Tandoğan Meydanı’nın dolduran partililerine
seslenen Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın Türk milletini takatsiz,
kimliksiz ve ezilmiş kalıntıya çevirmeyi hedeflediğini öne sürdü.
Başbakan Erdoğan’ın yaraları tedavi etmek yerine kaşımakta ve
kanatmakta olduğunu ileri süren Bahçeli, “Belleklerden
silinmeyecek, akıllardan çıkmayacak, dünya durdukça hatırlanacak ve
ihanetten başka izahı olmayacak kasti yanlışların içindedir.
Başbakan devletin başından T.C.’yi, milletin başından da Türklüğü
almaya ve gasp etmeye cüret etmektedir. Biliyorum, T.C.’yi
tabelalardan sökmek hepinizin sinirlerini germiş, öfkenizi
kabartmıştır. Biliyorum, bayrağı kale direklerinden indirmek
hepinizi aşırı ölçüde germiş ve içinizi sızlatmıştır. Biliyorum,
‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ sözünü her taraftan kaldırmak hepinizin
bağrını delmiş, ağrınıza gitmiştir. Ama bunların hepsi Başbakan’ın
eseridir. Bankalar ve valilikler yetmezmiş gibi, Devlet Madalya ve
Nişan Yönetmeliği’nden Atatürk’ü ve T.C.’yi çıkarma cürmünün tarafı
bu Başbakan’dır. Diyarbakır’da paslanmış ve eskimiş diyerek
vinçlerle ‘Ne Mutlu Türküm Diyene’ yazılı tabelayı kaynakla kesme
haysiyetsizliği bu Başbakan’ın son icraatıdır. Dağlardan, taşlardan
ve yollardan Türklüğü kazımaya çalışan, karşımıza Türklükle
gelmeyin diyen, Türkçülüğe düşman olduğunu her fırsatta yineleyen
Başbakan artık çizmeyi aşmıştır” dedi.
“BU İKTİDAR ÖMRÜNÜ DOLDURMUŞTUR”
“Sayın Başbakan, Türklük sana ne yapmıştır?” diye soran Bahçeli,
konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sen Başbakanlık görevini; Kandil’den mi, İmralı’dan mı,
Washington’dan mı, Bürüksel’den mi, Erbil’den mi, yoksa Türk
milletinden mi aldın? Başbakan, kimlerin hesabına çalıştığını,
kimlerine menfaatini gözettiğini şeref ve siyasi namusu varsa
açıklamalıdır. Bu iktidar ömrünü doldurmuştur. Bu iktidar devrini
tamamlamıştır. Bu iktidarın sonu göründükçe, Türk milleti saldırıya
uğramaktadır. Milletimizi soykırımla itham edenleri fikir özgürlüğü
adına hoş gören Başbakan ve hükümetidir. Devlete ve millete isyan
eden asilere methiyeler düzen, sözüm ona haklarını iadeye kalkan
Başbakan ve hükümetidir. Peygamberimize yapılan hakaretler
karşısında Avrupalı mevkidaşlarını terbiyeye davet edemeyen
Başbakan ve hükümetidir. Ahlak ve namus istismarı yaparken Avrupalı
olmak adına zinayı suç olmaktan çıkaran Başbakan ve hükümetidir.
İslam’ı dilinden düşürmeyen, sonra gidip kilise destekli
üniversitelerden onur ödülleri alan Başbakan ve hükümetidir. Hilali
gölgeleyip haçı parlatan Başbakan ve hükümetidir. Cami yıkıp kilise
açan, yerleşim yerlerinin ismini PKK dayatmalarıyla değiştiren
Başbakan ve hükümetidir. Türk Silahlı Kuvvetleri’ni terör yuvası,
genelkurmay başkanlarını terör örgütü yöneticisi olmakla suçlayan,
kahramanları hapse tıkıp, katilleri serbest bırakan Başbakan ve
hükümetidir. Başörtüsünün altına saklanan, samimi dindarlarımızı
münafıkça aldatan, Müslüman katillerine her platformda kucak açan
Başbakan ve hükümetidir. Devletin saygınlığını iki paralık eden,
milletin bekasını ve beraberliğini zedeleyen şüphesiz Başbakan ve
hükümetidir. Kuşku etmeyiniz ki, bunların insan içine çıkacak
yüzleri kesinlikle kalmamıştır.”
“GENÇLERDEN İNTİKAM ALMAYA GİRİŞMİŞTİR”
Bahçeli, “Muhafazakar demokratlıkla övünen Başbakan siyasi ahlakını
ve insafını devretmiş, hoşgörüsünü ve sağduyusunu yitirmiş, böylece
gençlerden intikam almaya girişmiştir” dedi. Her yurt dışı seyahati
öncesi Türkiye’yi tartışmalara boğmanın Başbakan’ın adet ve
alışkanlığı olduğunu savunan Bahçeli, “Başbakan Gezi Parkı’nın
acısını çıkarmak için her şeyi yapmaktadır. Tencere-tava
çalanlardan hıncını almak, demokratik tepkileri sindirmek için her
suçlamadan fayda beklemektedir. Başbakan’ın gözünü hırs bürümüştür.
Bu şahıs, milletimizin birbirini gammazlaması için hiçbir vicdana
sığmayan tezgahların mimarlığına soyunmuştur. Özel hayatları, konut
dokunulmazlığını, kişisel hak ve hürriyetleri ihlal etmiş, herkesi
belli bir kalıba sokmaya yeltenmiştir. Başbakan Erdoğan ölçüyü
kaçırmış, oto kontrolü kaybetmiştir. Başbakan’a göre herkes
şüpheli, herkes güvenilmez ve herkes suça meyillidir. Millete
hizmetkar olduğunu söyleyen müzakereci Başbakan, diktatör kesilmiş,
iyice ceberrutlaşmıştır. Ancak Türk gençliği AK Parti’nin ipini
çekecek, sandığı kafasına geçirecektir. Türk gençliği iktidarı
geldiği gibi gönderecektir. Bunu yapmak genç kardeşim için artık
milli bir görev olmuştur. Gezi olayları da dahil olmak üzere,
hiçbir dönemde bu kadar aşağılanmayan Türk gençliği Başbakan’ın
işini bitirecektir. Diyorum ki, gençlik millet el ele, haydi
iktidara güle güle. Herkesle kavgalı ve nizalı olan bu zihniyetten
hesap sormak Milliyetçi Hareket’in boynunun borcudur” şeklinde
konuştu.
(İHA)