Ödül töreninin gündemi AB oldu

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye'nin 42 senelik AB sürecinde kendisinin de yer aldığını belirterek, ''3 Ekim günü 'ne olur' diye tereddütte değilim, inşallah yanılmam. AB'nin hükümetleri o sözleri verirken halklarına güvenmediler mi? Haklarının reddedeceği sözler mi verdiler?'' dedi. Avrupa Gazeteciler Cemiyeti tarafından, Türkiye'nin AB sürecine iletişim katkısı sağlamak amacıyla yayınlanan TRUE Dergisi'nin düzenlediği ''Halkın Şeref Kürsüsü'' ödülleri sahiplerine verildi. Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Antalya ve Mersin'de yapılan ankete katılan 3 bin 374 kişi, ''Çeyrek Yüzyılın En Başarılı Devlet Adamı'' olarak 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i seçti. Sheraton Otel'de düzenlene gecede konuşan Demirel, AB'nin bir medeniyet projesi olduğunu ifade ederek, medeniyetin muayyen milletlerin değil bütün dünyanın malı olduğunu bildirdi. Globalleşmenin devletleri ve halkları kendi arzuları olmamasına rağmen bir çok şeye zorladığını anlatan Demirel, şunları kaydetti: ''Bunun başında da işbirliği gelmektedir. 624 sene Osmanlı İmparatorluğu idaresinde olan bugünkü Türkiye, geçen 80 sene zarfında Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesidir. Ve bu ülkenin halkı kurmuştur. Bu daha önceki devletin devamı değildir. Türkiye kendi halkını mutlu etmek için medeniyet projesine talip olmuştur. Benim halkım ve Türkiye'de gelmiş geçmiş parlamentolar, hükümetler, fikirleri düşünceleri ne olursa olsun, 1963'te Türkiye'nin imzaladığı projeye bağlıdır. Bunun gereklerini şartları yettiği müddetçe yapmaya çalışmışlardır.'' 3 Ekim'de başlayacak müzakerelerin, 42 sene peşinde koşulan amaca ulaşılması müzakereleri olduğunu söyleyen Demirel, Türkiye'nin AB'ye bir pazara girmek için değil, bir medeniyet projesinin bütün değerlerine sahip olmak için girmek istediğini belirtti. Türkiye'de ve dünyada değişik tartışmaların olduğunu, ''acaba bu müzakereler başlayacak mı?'' sorusu sorulduğunu ifade eden Demirel şunları söyledi: ''AB'li halklar, Fransa halkı, Avusturya halkı, Hollanda halkı, başka halklar, Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasını istemiyor. Ama bu halklar 1963'te de 1999'da da vardı. Türkiye ile AB anlaşma imzalarken de vardı. Türkiye'ye 'gelin' derken de vardı. 2002'de de vardı 2004'te de vardı. Şimdi hükümetler, devlet adamları 'halklarımız istemiyor, onun için biz bu işi yürütemeyeceğiz' diyemezler. Halklar çeşitli istikametlerde yanıltılmışsa, ki bana göre Türkiye'yi Avrupa'nın dışında bırakmak gibi bir şey yanıltılmaktan başka bir şey değildir, çünkü Türkiye'siz bir AB, AB'siz bir Türkiye düşünülemez. 3 ekim günü 'ne olur' diye tereddütte değilim, inşallah yanılmam. AB'nin hükümetleri o sözleri verirken halklarına güvenmediler mi? Halklarının reddedeceği sözler mi verdiler? Halklarının kabul edeceği sözleri vermiş olmaları lazım. Halklarının kabul edeceği sözleri verdilerse, dönüp diyecekler ki biz bu sözleri sizin adınıza verdik.'' Demirel, Türkiye'nin taahhütlerini yerine getirdiğine dikkati çekerek, ''Avrupa sözünü tutacaktır, tutmalıdır da. Devletleri devlet yapan itibarlarıdır, halkı da halk yapan itibarlarıdır. Yanlış bir şeyler olursa bu bizim kusurumuz olmaz, biz taahhütlerimizi yerine getirmişiz, karşı tarafın taahhütlerini yerine getirmesi lazım'' dedi. Avrupa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Aydın Karaçay da ''Türkiye'nin Avrupa Birliği üyeliği perspektifi de her yönüyle bir enformasyon savaşı. Bu enformasyon savaşında galip gelebilmek için, dinamik, planlı ve özellikle de hızlı reaksiyon göstermemiz gerekiyor'' diye konuştu. Törende, ''Yılın Güven Veren Başarılı Politikacısı'' seçilen Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ''Yılın En Sempatik Politikacısı'' seçilen Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, ''Yılın Parlamenteri'' seçilen CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen ile ''Yılın En Başarılı İşadamı'' seçilen Turgay Ciner'in yanısıra İngiltere Başbakanı Tony Blair'in ödülleri vekillerine verilirken, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ''Yılın Belediye Başkanı'' ödülünü, AB Komisyonu Elçisi Hans Jörg Kretschmer ''Yılın Yabancı Diplomatı'' ödülünü, TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar ''Yılın En Başarılı Bürokratı ve Yılın En Başarılı Kurulu'' ödüllerini aldı. Törende, bazı büyükelçiler, bürokratlar ve iş adamları da ödüllendirildi.