ODTÜ'deki eylemler iyi niyetli olamaz
Abone olBİDDER Genel Sekreteri Prof. Dr. Derviş Yılmaz, ODTÜ'deki öğrenci olaylarını değerlendirdi.
Bilim İnsanları Dayanışma Derneği Genel Sekreteri Prof.
Dr. Derviş Yılmaz, ODTÜ'deki şiddet olayları üzerinden,
üniversiteleri karşı karşıya getirmenin doğru olmadığını söyledi.
"ODTÜ'deki öğrenci şiddetinin kabul edilemez" olduğunu söyleyen
Yılmaz, Türkiye'nin en önemli üniversiteleri arasında yer alan bir
eğitim kurumunun, bu tür olaylarla anılmasının üzüntü verici
olduğunu kaydetti.
Bilim İnsanları Dayanışma Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Derviş
Yılmaz, ODTÜ'deki öğrenci olaylarının kabul edilemez olduğunu
söyledi. Yaptığı açıklamada Yılmaz, üniversitelerin bu tür
olaylarla değil, eğitim alanındaki başarılarıyla gündeme gelmesi
gerektiğini kaydetti. Üniversite yerleşkelerinde, özgürlük alanları
ihlal edilmediği sürece her türlü gösteri ve eylemlerin
yapılabileceğini anlatan Yılmaz şöyle konuştu;
"Üniversite yerleşkelerinde demokratik çerçevede kaldığı,
başkalarının özgürlük alanını ihlal etmediği sürece her türlü fikrî
tartışma, gösteri ve eylem yapılabilir. Ancak yapılan bu eylemler
asla şiddet içermemeli ve kamu malına zarar vermemelidir. Protesto
aracı eleştirel fikirler olmalı; taş, sopa ve molotof kokteyli
öğrenciler ile birlikte anılmamalıdır. Kavga ve şiddet hiç bir
fikre hizmet etmez, hiç bir fikir hedefine bu yöntemlerle
ulaşamaz."
"ODTÜ'DEKİ ŞİDDET BİZİ ÜZMÜŞTÜR"
Türk milletininin gurur günü olan Göktürk-2 uydusu için düzenlenen
törende, şiddet içerikli eylemlerin kendilerini üzdüğünü anlatan
Prof. Yılmaz, öğrenci eylemlerinin bu noktada iyi niyetli kabul
edilemeyeceğini ifade etti. Yılmaz açıklamasında şunları
kaydetti:
"Türk milletinin gurur duyduğu bir projenin (Göktürk 2) hayata
geçtiği bir günde, Türk milletinin göz bebeği olan bir üniversite
yerleşkesinde şiddet içerikli eylem bilim insanları olarak
bizleri üzmüştür. Bu eylem iyi niyetli bir eylem olarak kabul
edilemez. Polisin göstericilere müdahalesi, atılan
molotof kokteylini, taşları ve kamu malına verilen zararı
haklı gösteremez. Hiçbir yönetici kamu malının zarar görmesine
rıza gösteremez, böyle bir yetkiye sahip değildir. Şiddet
içerikli bir eylemin bilim insanları tarafından 'özgürlük
ortamının parçası' olarak savunulmasını da bilimsel özerklikle
bağdaşmadığını düşünmekteyiz. Orta Doğu Teknik
Üniversitesi'ndeki (ODTÜ) şiddet içerikli eylemi hepimiz
eleştirmeliyiz. Ancak eylemleri eleştirirken ölçünün de
kaçırılmaması gerekir. Küçük bir grubun yaptığı eylemin bütün ilim
camiasına mal etmek doğru değildir. Basın ve yayın organlarının da
buna dikkat etmesi gerekir. Üniversite yönetimleri tarafından
yapılan açıklamalar ve eleştiriler şiddete karşıdır. ODTÜ
yönetimine ya da akademisyenlerine değil. Üniversiteler parçalandı
yada üniversiteler karşı karşıya geldi mesajı doğru değildir. Bu
tür haberler gerçeği yansıtmadığı gibi yeni sıkıntıların
doğmasından başka bir amaca hizmet etmeyecektir. Bu yüzden herkesin
olayları sağduyu içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini
düşünüyoruz. "