Odatv davası avukat kriziyle başladı
Abone olGazeteci Soner Yalçın, eski emniyet müdürü Hanefi Avcı ve yazar Yalçın Küçük’ün tutuklu olarak yargılandığı Odatv davasının yeni duruşması savunma avukatları olmadan başladı.
Gazeteci Soner Yalçın, eski emniyet müdürü Hanefi Avcı ve yazar
Yalçın Küçük’ün tutuklu olarak yargılandığı Odatv davasının yeni
duruşması savunma avukatları olmadan başladı.
Duruşmanın her zaman kullanılan geniş salon yerine küçük bir salonda yapılması nedeniyle de salon içinde düzenin sağlanması zaman aldı.
Duruşmayı izlemek için gelen gazeteciler, tutuklu ve tutuksuz yargılanan sanıkların yakınları ve arkadaşları ise ayakta duracak yer bulamadıkları için mahkeme heyetine tepki gösterdi.
Davada tutuksuz yargılanan Ahmet Şık, avukatların salonda olmamasının tutanaklara geçmesini istediğini söyledi.
Ancak Mahkeme Başkanı Mehmet Ekinci Ahmet, Şık’ın talebini
değerlendirmedi ve Şık’ın ısrarı üzerine, “Sizinle polemiğe
girmeyeceğim” dedi.
Mahkeme Başkanı Yalçın Küçük’e tahliye talebine ilişkin söz verdi.
Yalçın Küçük’ün konuşması sırasında bir savunma avukatı salona girdi ve seyirci sıralarından mahkeme heyetine seslendi.
Avukat, güvenlik görevlilerinin elinde savunma avukatlarının isimlerinin bulunduğu bir liste olduğunu ancak bazı avukatların isimlerinin burada yazılmadığını söyledi.
Avukatlar, listede ismi yazılı olmayan avukatların içeri alınmadığını belirtti.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı avukatların içeri alınması talimatını verdi.
Avukatların içeri girmesinden sonra Yalçın Küçük, tahliye talebine ilişkin konuşmasına devam etti.
Yalçın Küçük, “İddianamenize göre ben Ergenekon’u, PKK’yı, Odatv’yi, CHP’yi yönetiyorum ve siyaset dünyasını da yönetmeye çalışıyorum,” dedi.
'Böceği yerleştirenlerle komplo kuranlar aynı'
Gazeteci Soner Yalçın da savunmasında “Adaletin çürümesine artık son veriniz” dedi.
Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ofislerinde dinleme cihazı böceklerin bulunmasına da değinen Yalçın savunmasına şu sözlerle devam etti:
“Sıra bu böceği yerleştiren kötülük merkezini ortaya çıkarmaya geldi. Biz bu tertipçileri biliyoruz. Yazdık ve 2 yıldır da bu mahkeme salonundan haykırıyoruz.”
"Bunları yazdığımız için bize de komplo kurdular; bilgisayarlarımıza virüslü word dosyaları yükleyip bizi hapse attırdılar."
Soner Yalçın, savunmasında komploları açığa çıkaracaklarını söyledi.
“Bu tertipçiler, Deniz Baykal’a kaset komplosu yapanlardır. Bu tertipçiler, bir değil, üç değil, beş-yedi değil 10 MHP’liye seks kaseti komplosu kuranlardır.”
Soner Yalçın, “Sırtını devlete dayamadan, devletin istihbarat olanaklarına sahip olmadan bu tezgâh kurulabilir mi? Türkiye’nin merakla aradığı asıl derin devlet işte budur” dedi.
‘Gerçeğe odaklı gazetecilik yaptıkları ve hakikate aşka bağlı oldukları için sanık sandalyesinde oturduklarını’ ifade eden Yalçın, gazetecilikteki kararlılıklarına devam edeceklerini, komploları da açığa çıkaracaklarını belirtti.
Gazeteci Yalçın, 'devlet içindeki bu kötülük merkezinin kim olduğunu hükümetin bilmediğini sanmanın saflık olacağını' savunup 'hükümetin bunları ortaya çıkaracak siyasi iradeye ve cesarete sahip olmadığını' dile getirdi.
Listede 'bilinmeyen avukat' var
Kısa bir arada avukatlarla ilgili durumu sorduğumuz Ahmet Şık, “Listede benim avukatım olmayan ve kim olduğunu bilmediğim Hüseyin Korkmaz isimli biri var ama asıl avukatlarımın adı yok,” dedi.
Duruşmayı izlemek üzere CHP'li milletvekilleri Emine Ülker Tarhan, İlhan Cihaner, Mahmut Tanal, Melda Onur; Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, İstanbul Barosu eski başkanı Turgut Kazan, aydın ve avukat Eşber Yağmurdereli de duruşma salonunda bulunuyor.
14 Şubat 2011’de yapılan gözaltılarla başlayan Odatv davası yaklaşık iki yıldır devam ediyor.
Bu süreçte gazeteciler Ahmet Şık, Nedim Şener, Müyesser Yıldız, Doğan Yurdakul, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan farklı duruşmalarda tahliye edildi.
Odatv imtiyaz sahibi gazeteci Soner Yalçın, yazar Yalçın Küçük ve eski emniyet müdürü Hanefi Avcı ise tutuklu yargılanıyor.