Öcalan'ı böyle öldüreceklerdi!
Abone olBDP Milletvekili Sırrı Sakık, Abdullah Öcalan'a yönelik suikast girişiminde bulunulduğunu iddia etti
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, eksi Maliye Bakanı Adnan
Kahveci ve Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis'in ölümlerinin aynı
döneme gelmesi bir tesadüf mü?
Bu sorunun yanıtının bulunmasını isteyen Barış ve Demokrasi
Partisi'nin o döneme ilişkin ortaya attığı iddialar Türkiye'de yeni
bir tartışmayı ateşleyecek türden.
BDP milletvekili Sırrı Sakık, 8.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümünün ardından yaşananlara ilişkin
şok iddialarda bulundu. Sakık, "Özal'ın ölüm haberi
duyulunca Öcalan, 'Öldürdüler' dedi. Öcalan'a da
suikast girişiminde bulunuldu. Yapanlar Güreş ve Çiller ekibiydi"
diye konuştu.
BDP’nin, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, eski Maliye Bakanı Adnan
Kahveci ve Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis’in ölümlerin
araştırılmasına ilişkin Meclis araştırma önergesinin, TBMM Genel
Kurul’da dün ele alınması için verdiği önerge reddedildi.
AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık, üç ismin de peş peşe ölümünün manidar olduğunu ve mutlaka araştırılması gerektiğini ifade ederek “Hiçbir şeyin gizli kalmaması gerekir. Ancak Meclis’in seçimler nedeniyle çalışma takvimi dar. Bu nedenle bunlar önümüzdeki günlerde araştırılmalıdır. Hepsine rahmet diliyorum” dedi.
RAHMET YETMİYOR
Önergenin reddedilmesi üzerine söz alan BDP Muş Milletvekili Sırrı
Sakık “Rahmet yetmiyor bunları araştırmamız lazım. Bu ülkenin
geçmişi karanlık” dedi.
Özal’ın çağrısı doğrultusunda bir grup
milletvekili olarak PKK’nın ateşkes ilan ettiği 1993’te Çankaya
Köşkü’ne gittiklerini söyleyen Sakık sözlerini şöyle sürdürdü:
“Köşk’te uzun uzun oturduk, sohbet ettik. ‘Siz
gitmelisiniz, risk almalısınız. Ateşkes sürecini uzatabiliriz. Sizi
de hedef alabilirler beni de hedef alabilirler. Beni de
öldürebilirler sizi de öldürebilirler’ dedi.
'Yanınıza ANAP’tan, DYP’den milletvekili alın Şam’a gidin’
dedi. Biz ANAP ve DYP milletvekilleriyle görüştük hiçbiri
kabul etmedi. Biz Özal’ın tavsiyesi üzerine Şam’a gittik. Talabani
de o süreç içindeydi. Özal, ‘Talabani sizi orada bekliyor’
dedi. Özal’ın öldüğü haberini orada aldık. Jandarma genel
komutanı Özal’a bir rapor sunuyor, Adnan Kahveci rapor
sunuyor; ‘çatışma süreciyle bu sorun çözülmez, kangren
olan bir sorun çatışmayla çözülmez' diyorlar. Eşref Bitlis
bir rapor daha sunuyor Özal’a; 'oradaki komutanların bu
işten nemalandığını, rant sağladığını söylüyor'. Üç aktör
yaşamını yitiriyor.”
ÖCALAN NE DEDİ?
Vatan gazetesinin haberine göre, Sakık şöyle devam etti:
“Özal’ın ölüm haberini aldığımızda, Öcalan şunu
söyledi: ‘Öldürdüler, göreceksiniz size de yönelecekler,
bana da suikast yapacaklar’. Bizim milletvekili arkadaşımız
öldürüldü, bizi buradan alıp götürdüler. Cezaevine konulduk.
Öcalan’a suikast girişiminde bulunuldu. Bunu yapanlar Doğan Güreş
ve Tansu Çiller ekibiydi. Bize haber geldi; Öcalan’a suikast
yapılacak haberiniz olsun denildi. Haberi o dönemdeki bir partinin
genel başkanı, eski bir bakan aracılığı ile iletti bize. Öcalan
Şam’dan ayrıldıktan sonra orada bombalar patladı. O gündür bugündür
Kürt sorunu çözülmedi, acı dolu yıllar yaşandı.”
BAŞBAKAN DA ÖLDÜRÜLEBİLİR
Suudi Arabistan dönüşü Başbakan Erdoğan’ın ise
“Beni de tehdit ediyorlar. Beni de öldürecekler”
dediğini kaydeden Sakık, “Sabah Gazetesi’nin genel yayın
yönetmeni soruyor; ‘Kim tehdit ediyor’ diye.
Genelkurmay’ın 27 Nisan muhtırasından sonra oluyor bu olay.
Başbakan da ‘Siz bunu çok iyi bilirsiniz’ diyor.
Başbakan’ın da hayatının tehlikede olduğunu Başbakan’ın ağzından
duyuyoruz” dedi. Sakık, “Öcalan ‘Burada
öldürülebilirim, Başbakanı da öldürebilirler, ihtilal de olabilir’
diyor. Bunları araştırmak gerekiyor” dedi.