Öcalan'dan yol haritasını devlet istedi!
Abone olPKK terör örgütünün Avrupa yöneticilerinden Zübeyir Aydar Öcalan'ın Kandil'e gönderdiği mektubun içeriğini anlattı.
Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş devletin
bilgisi dahilinde Öcalan’ın mektubunu Kandil’e ulaştıran PKK terör
örgütünün Avrupa’daki yöneticilerinden Zübeyir Aydar’la görüştü.
Aydar mektubun içeriğini ve PKK'nın taleplerini
anlattı.
İşte açıklamalarından ilginç bölümler:
MÜZAKERE DEĞİL DİYALOG SÜRECİNDEYİZ: Devlette “Bu
iş böyle gitmiyor buna farklı çözüm bulmak lazım” gibi bir anlayış
var. Referandum öncesi İmralı’da diyalog hızlandı ve eylemsizlik
süreci uzatıldı. Bütün bunlar bizim açımızdan bir barış arayışıdır.
Örgüt kendisini hazırlıyor. Ama asıl önemli olan devletteki değişim
ve arayış.
Tümden silahları susturduk (eylemsizlikten söz ediyor), bu konuda
kitlelerimizi, kadrolarımızı eğitiyoruz. Bir yol haritası yapıp
verdik devlete. Ama henüz devletin yol haritasını görmedik. Şu anda
diyalog havasında olması, başkanımıza heyetlerin gidip görüşmesi
çok önemli ve bunları küçümsemiyoruz. Fakat henüz tam bir müzakere
aşaması, “bu işten artık geri dönüşü yok” gibi anlatabileceğimiz
bir durumda değiliz.
SİLAH BIRAKSAK KİMSE DİNLEMEZ: Kürt tarafı siyasi
bir çözüme hazır. Ama Türkiye’de “silahlı mücadele dönemi geçti”
diye bir atmosfer yaratılmaya çalışılıyor. Silahlı mücadele dönemi
geçmedi. Silah bizde bir savunma aracı. Bu çözümde son madde olarak
ele alınacak şey. Hepimiz yönetim olarak, “Biz bu işten vazgeçtik
silahı bıraktık” desek, karşılığında bir şey yoksa kimse dinlemez.
Biz ancak temel meselelerde taviz vermemek koşuluyla barışı
kitlemize anlatabiliriz.
SİLAH VE AF SON AŞAMA: Türkiye bunu getirip en
önde tartışmaya çalışıyor. Bu arabayı atın önüne koymaktır. O yol
haritasında silahlı güçlerin ne zaman, nasıl hangi konuma geçeceği
ve silahın son şeyinin ne olacağı yönünde bütün detaylarıyla var.
Şimdi devlet de bunu müzakere edip ortak bir yol haritası haline
getirmesi lazım. Veya bizim yol haritamız üzerinde madde madde
tartışıp konuşmalıydık.
YOL HARİTASINI DEVLET İSTEDİ: Direk Başkanımız,
“Ben bir yol haritası hazırlayacağım” demedi. Devlet tarafından
kendisinden istendi. “Ne istiyorsunuz?” diye soruldu. Biz de bu
yüzden her tarafta toplantılar yaptık. Her taraftan görüş aldık,
örgüt görüşünü iletti, Türkiye’de aydınlardan, değişik kesimlerde,
hatta Talabani ve Barzani’den de görüş alındı. Bunlar avukatlar
aracılığıyla başkanımıza iletildi. 156 sayfalık bir sentez
hazırladı ve 20 Ağustos 2009’da devlete verdi. Biz eylül ayında
elimize geçmesini bekliyorduk ama söz de verilmiş olmasına rağmen
maalesef bize verilmedi.
PKK’NIN TEMEL TALEPLERİ: Temel talepler, kabul
edilmesi gereken şey, “Bu ülkede Kürtler diye bir halk var, ayrı
bir millettir.” Bunun kabul edilmesi gerekir. Anayasa etnisiteye
nötr olmalı. Ayrıca anadilde eğitim, kamuda hizmet alma ve verme ve
idari değişim (demokratik özerklik)... Bütün kimliklere nötr bir
Anayasa olsun.
MÜZAKERE SÜRECİ NASIL GİDİYOR: Başkanımız ‘bir
nevi müzakereye geçtik ama henüz tam müzakere değil’ diyor.
Amacımız bu işi müzakere seviyesinde tek tek tartışarak
sonuçlandırabilmek. Ama mevcut hükümet nasılsa seçimlere kadar
eylemsizlik sözü aldım. Zaman kazandım, sonrası Allah kerim,
yaklaşımında da olmamalı.Önerilerimiz Türkiye’yi küçültmüyor,
büyütüyor. Kimsenin sofrasından bir şey almıyor, hatta eksik olanı
tamamlıyor. O zaman o ülkede herkes daha rahat birbiriyle
kucaklaşır.
ÖCALAN’IN KARAYILAN’A MEKTUBUNDA NE VAR:
Başkanımızın özellikle belirttiği, iki tane komisyonun kurulması:
Bir hakikatler ve uzlaşı komisyonun oluşturulması, diğeri de siyasi
konuları ele alan Anayasal komisyonun oluşturulması. Bunları gelen
heyetle tartıştığını söylüyor. Uzun görüşmelerden sonra birbirimizi
daha iyi anlıyoruz, diyor. Mektup hem bize, hem devlet
yetkililerine perspektif veriyor. 2011’e kadar görüşmelerin sürmesi
lazım, beklemek olmaz. Seçimlere kadar bu işin perde arkası
altyapısının hazırlanıp, seçimlerden sonra bunların
pratikleştirilmesi lazım.