Öcalana yarım bardak çay!
Abone olÖcalan'ın ne çok sıkıntısı varmış öyle. İçtiği çayda bile gözleri varmış! Bölücübaşı avukatları aracılığıyla inciler döktürdü..
Bölücübaşı Abdullah Öcalan avukatları aracılığıyla yine şov yaptı. Avukatları aracılığıyla mesaj veren Öcalan'ı çay sıkıntısı basmış.
Yarım bardak çay içtiğini savunan İmralı mahkumu, radyosunun da bozuk olduğunu iddia etti. Öcalan ayrıca 33 erin öldürülüşünün arkasında Ergenekon olduğunu ileri sürdü.
İmralı'da hükümlü bulunan terörist başı Abdullah Öcalan avukatları ile görüşmeyi sürdürüyor. Öcalan avukatları ile yaptığı görüşmede Erdoğan'a ve kendisine yönelik kötü tutumları gündeme getirdi.
DTP milletvekillerine yönelik eleştirilere de cevap veren Öcalan, konuşmasını şöyle devam etti:
"Başbakan 9-10 DTP'li milletvekiliyle uğraşıyor, onlara tahammül edemiyor, Meclis'ten attırmaya çalışıyor. Temsilci arıyorlarsa DTP temsilcidir, ben buradayım temsilciyim. Ama burada yapılanların hepsi Başbakan'ın emriyle yapılıyor.
Bana radyo vermişler çalışmıyor. Ya hiç verme ya da vereceksen doğru düzgün çalışanını ver. Bir çay bile veriyorlar, yarı veriyorlar, diğer yarısı tortuyla dolu. Bunu bile pazarlık konusu yapmaya çalışıyorlar.
Biraz ciddi olsunlar. Şantaj yapıyorlar. Bu şekilde benim üzerime gelmesinler. Ben bunu devlete de söylüyorum, PKK'ye de söylüyorum; ben, yaşam felsefesinin anlaşılmasıyla ilgileniyorum.
Ben sorunun demokratik çözümü ve barış için üzerime düşeni yapmaya çalışıyorum. Daha önceden Başbakan ve Sayın Cumhurbaşkanı Gül'e mektup yazmıştım. İstirham ediyorum, bu sorunu çözelim diyorum."
33 ERİN ÖLDÜRÜLÜŞÜNÜ ERGENEKON'A YIKTI
Bingöl'de 33 silahsız askerin şehit edilmesinde Ergenekon bağlantısının olduğunu öne süren Öcalan, bu konuda radyoda dinliği bir haberi hatırlattı:
"33 asker otobüse binmek istememiş. 'Biz korumasız ve silahsız gitmeyiz' demişler ama zorla bindirilmişler. Niye bindirdiler, kim bindirdi, kimin adına yapıldı bunlar? PKK adına da Şemdin, bunları Zeynel'e yaptırıyor. Zeynel'e talimat vererek öldürmelerini söylüyor. Defalarca sormama rağmen Şemdin, ne şekilde olduğuna dair her defasında farklı şeyler söylüyordu. Şemdin'e direk Ergenekon'la bağlantılıdır, onların adamıdır demiyorum. Ancak kullanılmıştır. Bu dönemde ateşkes vardı zaten. O ateşkes döneminde nasıl böyle bir şey oldu? Ateşkesi istemeyenler kimlerdi? Bunu anlamak benim için zor oldu."
Yarım bardak çay içtiğini savunan İmralı mahkumu, radyosunun da bozuk olduğunu iddia etti. Öcalan ayrıca 33 erin öldürülüşünün arkasında Ergenekon olduğunu ileri sürdü.
İmralı'da hükümlü bulunan terörist başı Abdullah Öcalan avukatları ile görüşmeyi sürdürüyor. Öcalan avukatları ile yaptığı görüşmede Erdoğan'a ve kendisine yönelik kötü tutumları gündeme getirdi.
DTP milletvekillerine yönelik eleştirilere de cevap veren Öcalan, konuşmasını şöyle devam etti:
"Başbakan 9-10 DTP'li milletvekiliyle uğraşıyor, onlara tahammül edemiyor, Meclis'ten attırmaya çalışıyor. Temsilci arıyorlarsa DTP temsilcidir, ben buradayım temsilciyim. Ama burada yapılanların hepsi Başbakan'ın emriyle yapılıyor.
Bana radyo vermişler çalışmıyor. Ya hiç verme ya da vereceksen doğru düzgün çalışanını ver. Bir çay bile veriyorlar, yarı veriyorlar, diğer yarısı tortuyla dolu. Bunu bile pazarlık konusu yapmaya çalışıyorlar.
Biraz ciddi olsunlar. Şantaj yapıyorlar. Bu şekilde benim üzerime gelmesinler. Ben bunu devlete de söylüyorum, PKK'ye de söylüyorum; ben, yaşam felsefesinin anlaşılmasıyla ilgileniyorum.
Ben sorunun demokratik çözümü ve barış için üzerime düşeni yapmaya çalışıyorum. Daha önceden Başbakan ve Sayın Cumhurbaşkanı Gül'e mektup yazmıştım. İstirham ediyorum, bu sorunu çözelim diyorum."
33 ERİN ÖLDÜRÜLÜŞÜNÜ ERGENEKON'A YIKTI
Bingöl'de 33 silahsız askerin şehit edilmesinde Ergenekon bağlantısının olduğunu öne süren Öcalan, bu konuda radyoda dinliği bir haberi hatırlattı:
"33 asker otobüse binmek istememiş. 'Biz korumasız ve silahsız gitmeyiz' demişler ama zorla bindirilmişler. Niye bindirdiler, kim bindirdi, kimin adına yapıldı bunlar? PKK adına da Şemdin, bunları Zeynel'e yaptırıyor. Zeynel'e talimat vererek öldürmelerini söylüyor. Defalarca sormama rağmen Şemdin, ne şekilde olduğuna dair her defasında farklı şeyler söylüyordu. Şemdin'e direk Ergenekon'la bağlantılıdır, onların adamıdır demiyorum. Ancak kullanılmıştır. Bu dönemde ateşkes vardı zaten. O ateşkes döneminde nasıl böyle bir şey oldu? Ateşkesi istemeyenler kimlerdi? Bunu anlamak benim için zor oldu."