Başbakan Ahmet Davutoğlu, Öcalan'a "resmi müzakereci
statüsü" verileceği iddialarını yalanladı. Pazar günü Akil
İnsanlar Heyeti ile gerçekleştireceği görüşmenin detayları hakkında
da bilgi veren Davutoğlu, toplantıya katılacak isimlerin
değişmeyeceğini söyledi. Davutoğlu, IŞİD gibi yapıların İslam'ın
yanlış algılanmasına yol açtığını ifade ederek Türkiye'nin her
türlü mezhepçiliğe karşı olduğunu söyledi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı
bilgilendirme toplantısına katıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı'nda
Mehmet Görmez ile basın toplantısı düzenleyen Davutoğlu, Hac
görevini yerine getiren hacıların ibadetlerini tebrik etti. Diyanet
İşleri Başkanlığı'ndan aldığı brifingleri aktaran Davutoğlu,
gazetecilerin sorularını cevapladı.
IŞİD VE BENZERİ YAPILAR
Dini konuda eksik bilgilerin ve IŞİD gibi yapıların İslam'ın
yanlış algılandığını savunan Başbakan Davutoğlu, "Bugün çok az bir
dini bilgi ile insanlar dini konuda kendini bir anda her türlü
hükmü verebilecek konumda görmeleri gibi yanlış bir kanaat cereyan
etmişse bu bilgi anarşisi aslında dini şiddete yola açıyor.
IŞİD ve benzeri yapılar, diğer yapılarda İslam'ın dünyadaki
algısını da etkileyecek sonuçlar doğurabiliyor" dedi.
Konuşmasında her türlü mezhepçiliğe karşı olduklarını aktaran
Davutoğlu, şunları kaydetti:
"ÇÖZÜM SÜRECİ KARARLILIKLA DEVAM
ETTİRİLECEK"
Son çözüm süreci toplantımızda son yaşanan gelişmeler
dahilinde çözüm sürecinde nerede olduğumuz konusunda bir
değerlendirme yaptık. Bu değerlendirmeler sonucunda birtakım
adımlar söz konusu oldu. Kararlı tutumuzu bir kere daha vurgulamak
isterim. Çözüm süreci bizim kimseden izin almadan kendi
irademizle başlattığımız bir süreçtir. Kimsenin de
tutumuna bakmadan kendi irademizle yürüteceğimiz bir süreçtir.
Nasıl başlatırken kimseden izin almadık. Durdurma ya da yürütme
konusunda kimsenin tutumuna bunu bağlı kılmayız. Çözüm süreci
kararlılıkla devam ettirilecek.
"STATÜ DEĞİŞİKLİĞİ HABERLERİNİN ASLI
YOKTUR"
Herhangi bir şekilde statü değişikliği gibi bahsettiğiniz
tarzda haberlerin aslı yoktur. Gerçekle de bağdaşmaz. Resmi
müzakereci vs gibi. Böyle bir şey söz konusu değil. Şu
anda her şeyden önce toplumsal dokumuzun ve temsilcilerimizin bu
süreci yeniden ve daha güçlü bir şekilde sahiplenmesi önemli. En
kısa sürede netice alacak şekilde bu mekanizmaları işletmemiz
önemli.
AKİL ADAMLAR TOPLANTISI
Çözüm sürecine ivme katmak bağlamında Akil Adamlar toplantısı
için arkadaşlara talimat verdim. Benim de zaten planladığım bir
görüşmeydi. Bu pazar birlikte görüşeceğiz. Genelde prensip olarak
aynı isimlerden oluşuyor. Bulundukları konum gereği davet edilen
isimler varsa o konumda bir görev değişikliği olmuşsa belki o tarz
bir değişiklik olur. Onun dışında aynı isimlerle pazar günü
istişare edeceğiz. En önemli şey çözüm sürecinde psikolojik boyut.
Son şiddet eylemleri ile bu psikolojiyi yok etmek istediler.
Psikolojiyi tekrar inşa edebilmek için sadece hükümetin
atacağı adımlar yeterli olmaz. Toplumsal duyarlılığın arttırılması
için Akil İnsanlar Heyetine ihtiyacımız var. Son şiddet
eylemleri bu sürece darbe vurmak istedi. Şimdi bu süreci sahiplenen
herkesin açıkçası ortaya çıkmaya sesini yükseltmeye davet ediyorum.
Bu sürece inananların çıkıp o şiddeti lanetlemesi ve çözüm
sürecinin devam etmesi gerektiği konusundaki iradesini beyan etmesi
gerekir" ifadelerini kullandı.
"GÜVENLİ BÖLGELER, ASKERİ DEĞİL İNSANİ
BÖLGELERDİR"
"Basında yer alan bizim güvenli bölge tanımlamamızı sınırlayan
ya da onlarla onu ortaya koyan haritalar değil. Üretilmiş
haritalardır. Bizim tarafımızdan harita böyledir diye bir
tanımlama olmadı. Türkiye'ye dönük olarak mülteci
akımlarının olduğu her yerde belli çizgilerde güvenli bölge ihtası
gerekli olabilir dedim. Türkiye'ye şimdiye kadar mülteci nerelerden
geldi? Tel Abyad'dan geldi. Şimdi nereden geliyor? Kobani'den
geliyor. İleride nereden gelebilir. Haseke'den veya başka yerden
gelebilir diyerek bir ilkeye dikkati çektim. Güvenli
bölgenin insani bölgeler olduğu askeri bölgeler değil de insani
bölgeler olduğu bölgeler. Sivil akışlarının olduğu
yerlerde sınırlamaya çalışın. Bu harita bizim tarafımızdan herhangi
bir diplomatik müzakerede kullanılmış haritalar değil."