Öcalan iddiasını bir kez daha yalanladı
Abone olBaşbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’a siyaset yolunun açılacağına ilişkin haberleri kesin dille yalanladı....
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, terör örgütü lideri Abdullah
Öcalan’a siyaset yolunun açılacağına ilişkin haberleri kesin dille
yalanladı.
Bozdağ, NTV’de canlı yayında soruları cevaplandırırken, “Söz konusu
madde, Öcalan gibi hapiste cezası infaz edilenler için yeni bir
durum yaratmamaktadır. Bu madde, cezası infaz edilenlerin, hükmü
kesinleşmiş olup da cezasının infazı devam edenlere siyaset yolu
açmamaktadır. Bu düzenlemeden hareketle siyaset yolu açılıyor
diyenler, büyük bir çarpıtmanın, karalamanın içerisindedir, çünkü
buradan hareketle AK Parti’yi vurmak istiyorlar, Hükümeti
eleştirmek istiyorlar, bu büyük bir yanlıştır” dedi. Bozdağ,
“Siyasi Partiler Kanunun 11. maddesinin 2’nci fıkrasının B bendi
yürürlükten kalkıyor. Orada ne vardı? Bazı suçlardan hüküm giymiş
olanlara siyaset yasağı koyuyordu. Yüksek Seçim Kurulu verdiği
kararlarla, bu yasakları alan kişilere memnu hakların iadesi yoluna
gidip haklarını aldığı takdirde bunlar siyaset yapabiliyorlardı.
Örneğin şimdi Sayın Leyla Zana bu yönle memnu hakların iadesini
aldı ve siyaset yapabiliyor. Şimdi o ebedi bir yasak da değildi,
çünkü YSK bunu haksız gördü, değiştirdi. Eski Ceza Kanununun
yürürlükte olduğu dönemde, infaz sisteminin yürürlükte olduğu
dönemde uygulama buydu.Ancak, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunun
yürürlüğe girince yeni bir sistem getirdi, 53. maddede bazı hak
yoksunlukları düzenleniyor. Siz bir ceza aldığınız zaman, bu
cezanın doğal sonucu olarak bazı haklarınızı kullanamıyorsunuz.
Nedir bunlar? Seçme hakkı, seçilme hakkı, Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde bulunma hakkı, siyasi faaliyetlerde bulunma hakkı,
partilerin yöneticisi ve denetçisi olma hakkı ceza infaz edilene
kadar kullanılamaz diyor madde, çok açık” diye konuştu.
"AMAÇ BAŞKA"
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, şöyle devam etti:
“Şimdi siyasi hakları kullanmak nedir diye baktığınızda da,
anayasanın 67, 68. maddeleri çok açık, siyasi haklar bölümünde
düzenleniyor, seçme hakkı, seçilme hakkı, parti kurma hakkı,
partilerden çıkma hakkı, partilere üye olma hakkı, bütün bunların
tamamı siyasi haktır ve cezanın doğal sonucu olarak bu hakların
kullanılması Türk Ceza Kanununun 53. maddesine göre açıkça açıktır.
Bunu herkes bilir, kanunu açıp bakanlar da bilir, herkes bunu açık
görür. Ama buna rağmen bazı siyasiler, bazı kesimler hukuki
doğrudan ziyade, burada işte hükümeti eleştirecek, onları izam
edebilecek, ya böyle olur mu diye de halkın kafasında şüphe
uyandırabilecek bir durum var, buradan biz eleştiri yapalım
mantığının egemen olduğunu düşünüyorum. Yoksa kesinlikle böyle bir
siyaset yolunun açılması diye bir şey söz konusu değildir.”
(İHA)