Öcalan, Cumhuriyet'i savundu
Abone olCHP içindeki samimi demokratlara seslenen Öcalan, Deniz Baykal'ı sahte Cumhuriyetçi olmakla suçladı.
Abdullah Öcalan, 6 yıldır Türkiye'deki tehlikeler konusunda
uyarılar yaptığını belirterek, "Şimdi anlaşılıyor; ama geç. Ülkeyi
kalbura çevirmişler. Elli tarikat, bilmem ne kadar tarikatçı
milliyetçi, hortumcu, dış güçlerin maşasını kim ortaya çıkardı?
Cumhuriyeti 250 milyar dolar borca batırmışlar. Kötülükleri de bana
yüklediler. Peki bu kadar milliyetçi tarikatçı nereden ortaya
çıktı?" dedi. Öcalan, Türkiye'de tarikatçıların etkinliğinin
arttığına dikkat çekerek, cumhuriyetin temel ilkelerinin tehlikede
olduğunu söyledi. 28 Mart'ta tüm demokrasi güçlerine birlik çağrısı
yapan Öcalan, cumhuriyetin temel ilkeleri üzerendeki oyunun böylesi
bir birliktelikle çözülebileceğini kaydetti. Abdullah Öcalan,
avukatlarıyla bu hafta yaptığı görüşmede son siyasal gelişmelere
ilişkin açıklamalar yaparak, çözüm önerileri sundu. Öcalan, bu
cumhuriyetin kendisine idam kararı vermesine rağmen cumhuriyetin
temel ilkelerine saygılı olduğunu belirterek, bunu geçen haftaki
görüşmede de söylediğini hatırlattı. Öcalan, bu hafta içinde CHP
lideri Baykal'ın da benzer açıklamalarda bulunduğunu ifade ederek,
"Cumhuriyetin temel ilkelerini şimdi mi duydun Baykal?" diye sordu.
6 yıldır Türkiye'deki tehlikeler konusunda uyarılar yaptığını
vurgulayan Öcalan, şunları söyledi: "Şimdi anlaşılıyor ama geç.
Türkiye de tehlike var, ben önlüyorum benim üzerimden çizgi
gelişiyor. Türkiye'de siyasetin abc'sini bilmiyorlar. İktidarı
kaybetmiş, yüzde onun altına düşmüş halde siyasete giriyorsun. Bir
hortumculuk da siz mi yapacaksınız? O zaman niye siyasete
giriyorsun? Biliyorsan siyasete gir bilmiyorsan girme. Halkı ve
demokratik cumhuriyeti kandıramazsınız. Ben demokratik cumhuriyeti
ilke olarak aldatmam. Ama ülkeyi kalbura çevirmişler. Elli tarikat,
bilmem ne kadar tarikatçı milliyetçi, hortumcu, dış güçlerin
maşasını kim ortaya çıkardı. Cumhuriyeti 250 milyar dolar borca
batırmışlar. Kötülükleri de bana yüklediler. Peki bu kadar
milliyetçi tarikatçı nereden ortaya çıktı?" Öcalan, tehlikeli bir
sürece girildiğine işaret ederek, bunları anlamadan kimsenin
Türkiye'de nefes alamayacağını, kendisinin 30 yıldır ilkel
milliyetçiliğin tehlike olduğunu söylediğini kaydetti. Bundan
dolayı ilkel milliyetçilerin kendisini derin devletin adamı olarak
ilan ettiğini dile getiren Öcalan, şunları söyledi: "Aslında tam
tersi, benim koşullarımı siz de burada görüyorsunuz. Beni ajanlıkla
suçlayan Abdulmelik Fırat'ın neyi savunduğu belli değil, ideolojisi
belli değil. Bunun en gelişmiş biçimi şu an Güney'dedir. Ben
bunlara karşı çıktım. Bu plan çerçevesi içinde Çiller'i devreye
koydular. Bunların Türklükle de alakası yok, kapsamlı bir plan
olduğu anlaşılıyor. Sevr'i biliyorsunuz. 1920'lerdeki gibi sahte
milliyetçilik Amerikan, İslamcılık Alman icadıdır. Mustafa Kemal
bunu gördü. Biraz ortaya koydu. Bu planları anlamadan Anadolu
birbirine girer. Balkanlar, İran, Irak'ın durumu ortada. Türkiye'yi
bu noktaya getirdiler. Türkiye yurtseverliği Türk-Kürt ittifakıdır.
Bunu anlamak lazım bunu anlamadan olmaz. Ben bu konuda yeterli
miyim? Hayır, tam zamanında kafamı çalıştırmadım. Belki tam
zamanında müdahale etseydim işler bu noktaya gelmezdi. Ama hepsi
benden kaynaklanmıyor. Bir yandan PKK ile bir yandan da devletlerle
uğraşıyordum." "Devlet koruculara dayanıyor, olmaz tehlikelidir.
Mustafa Kemal'in idealindeki cumhuriyet Fransız devrimci cumhuriyet
modelidir. Devrimci cumhuriyet mütegalibelere, koruculara, dış
güçlere dayanmaz" diyen Öcalan, Atatürk'ün 4 bin kitap okuyarak
Fransız devrimini anlamaya çalıştığını ve bunu Anadolu'ya
uyarladığını belirtti. Birleşme çağrısı Öcalan, gazetelerin iki
bakan dışındakilerin hepsinin tarikatçı olduğunu yazdıklarını
anımsatarak, "Atatürk hayatta olsaydı kıyameti koparırdı. Olan
devrimci cumhuriyete olmuş" dedi. Cumhuriyetin temel ilkelerine
yönelik tehlikeler karşı hemen önlem alınması gerektiğinin altını
çizen Öcalan, şunlara dikkat çekti: "Devrimci cumhuriyetin
temelinde de Türk- Kürt ittifakı vardır. 1992'den itibaren bu
ittifak havaya uçuruldu. Bu ilkel milliyetçilikle yapılmaya
çalışıldı, Barzani ve Talabani ile ilişkiyi girildi. Derhal tedbir
almalıyız. Demokratik Türkiye programında birleşelim. Demokratik
cumhuriyetin devrimci cumhuriyetin esenliği için var gücümüzle
çalışalım. Büyük hatalar var. Bunları aşmak gerekiyor. Devlet de
hatalar yaptı, PKK de hatalar yaptı; ama bunlar geçmişte kaldı. Biz
intikamcı yaklaşmıyoruz. Gün bunları birbirimizin gözüne sokma günü
değil, gün demokratik cumhuriyetin esas ilkelerinde anlaşma
günüdür. Bu kadar talana dayalı ekonomiyi aşmaktır, hortumculuğu
aşmaktır. Öcalan, savaşın da barışın da doğru anlaşılması
gerektiğini vurgulayarak, iyi anlaşılmadığı takdirde Türkiye'nin
sonunun, Yugoslavya, Gürcistan ya da Irak gibi olacağını ifade
etti. Bunu önlemesi gerektiğini işaret eden Öcalan, "Demokratik
cumhuriyeti anlayacaksın. Demokratik cumhuriyeti anlamak savaşı da
barışı da derinlikli anlamaktır" diye konuştu. Kürtler adına
Türklere çağrı Türkiye'de nasıl Türk-İslamcılar varsa, Abdulmelik
Fırat'ın Kürt İslamcı olduğunu söyleyen Öcalan şunları belirtti:
"HAK-PAR şaibeli bir partidir, Barzani ve Talabani bu partinin
kongresine mesaj göndermişler. Barzani ve Talabani
Nakşibendilerdir. Bunlar tarikatlar. Barzani Talabani tarikat
temelinde örgütlendiler, aşiret değiller. ABD Nakşibendi tarikatını
ılımlılaştırıyor. Türkiye'de bunu iktidar yaptı. Suudi de sözde
ılımlı İslam'ı hazırlıyorlar. Mustafa Kemal çizgisi bunu kabul
etmez. Mustafa Kemal'in devrimci çizgisi de tehlikededir. Bizim
çizgimiz devrimci cumhuriyet çizgisidir. Kemalistler oyuna
getirilmiş. Kemalistlerin aklı daha başlarına gelmedi. Mumcular
vuruldu. Daha bilmiyorlar. Kemalistler o kadar da güçlü
değillermiş. Ordu da o kadar güçlü değilmiş. Zayıf çok zayıflar.
Ben bunları da güçlü sanıyordum. Mustafa Kemal kudretli bir lider.
Deniz Baykal sahte bir cumhuriyetçidir. CHP içindeki samimi
demokratlara sesleniyorum. Mustafa Kemal'in çizgisine sahip çıkın.
Atatürk'ün son vasiyeti gençliğe hitabesinde vardır. Cumhuriyeti
askere, polise bırakmamıştır. Çünkü onların kastlaşma bürokratlaşma
riski vardır. Günümüzde cumhuriyetin ilkelerinden sapma vardır.
Mustafa Kemal, 1920'de Türkler adına Kürtlere de çağrıda bulundu.
Ben de 2000'lerde Kürtler adına Türklere çağrıda bulunuyorum:
Ayrılığa düşmeyin. Cumhuriyeti özgür temelde geliştirip, iç ve dış
oyunu bozalım." KAYNAK: YENİDEN ÖZGÜR GÜNDEM GAZETESİ