Öcalan çekildi, şimdi ne olacak?
Abone olMuhattap bulamadığını söyleyen Öcalan çekilme kararı aldı. Şimdi şiddetin daha da artmasından korkuluyor.
Kürt meselesinin barışçıl çözümü için muhatap bulamadığından
yakınan Abdullah Öcalan, “31 Mayıs’tan sonra çekiliyorum.
Ben bir savaş çağrısı değil bir savaş falan başlatmıyorum. Bundan
sonra sorumluluk KCK’dedir, hatta BDP’de ve devlettedir’’
dedi.
Avukatlarıyla görüşmeleri PKK’ya yakın internet sitelerinde
yayınlanan Öcalan’ın verdiği ilginç mesajlar şöyle:
SAVAŞ ÇAĞRISI YAPMIYORUM:
Karşımda muhatap
olmadığından dolayı bu süreci daha fazla devam ettirmemin ne anlamı
ne faydası ne de şartları vardır. Bir muhatap bulamadığımdan dolayı
da 31 Mayıs’tan sonra çekiliyorum. Bu yanlış anlaşılmasın. Ben bir
savaş çağrısı değil bir savaş falan başlatmıyorum. Benim sağlığım
ve şartlarım da ortada. Bu şekilde sürecin ne Kürtlere ne KCK’ye ne
de devlete bir faydası vardır. Bundan sonra sorumluluk KCK’dedir,
hatta BDP’de ve devlettedir. Sonuçta ben burada yönetemem. Ne
yapacaklarına kendileri karar verecekler.
Bayık, Karayılan, Abbas, Haydar onlar samimidirler, halkın
önderliği rolünü üstlenmişlerdir. Artık bu ağır sorumluluk
onlardadır. Osman-Botan gibi alçaklar ise yanlarına kadın ve
milyonlarca para alarak kaçtılar.
REFERANDUMDA OY VERİLMESİN:
Kürtler AKP’nin bu
sahte anayasa referandumuna gitmemelidir. Bu anayasa değişikliği
Kürtlere yönelik gerçekleştirilen siyasal ve kültürel soykırım
örtbas eden, soykırımı gizleyen sahte bir adımdır. BDP, Kürtler bir
alternatif yaratabilirler. Kendi anayasalarını, demokratik
özerkliklerini ilan edip bunu referanduma götürebilirler. Bu bir
anket tarzında da olabilir.
KILIÇDAROĞLU YORUMU:
Kürtlere karşı AKP, CHP ve
MHP arasında faşist oligarşik bir ittifak vardır. Deniz Baykal’ın
gitmesiyle birlikte bu ittifak da çözülmeye başlamıştır.
Kılıçdaroğlu ile ilgili ise şu anda kesin bir şey söylemek
istemiyorum. Başbuğ’un temsilcisini yönetime almış; olumlu da
olabilir, olumsuz da olabilir, ama sonuç itibariyle bu üçlü faşist
ittifak çözülmüştür.
MUHATTAP ÇIKARSA GÖRÜŞÜRÜM:
Ben karşımda bir
muhatap olmadığı için çekiliyorum ama bu muhatap olursa görüşme
olmaz anlamına gelmiyor. Ben masum-sivil insanların zarar
görmemesini umut ediyorum. 1984’te silahlı mücadeleyi başlatmak
amacıyla Ülkeye gönderdiğim güçler benim öngördüğüm bir savaş
yürütemediler. İşte bu Hogir gibi örnekler var. Benim savaş
anlayışım bu değildir. Ümidim sivillerin ölmemesidir.