Obamaya yasak 10 kelime
Abone olObama'nın danışmanları Türkiye'de 10 kelimeyi dikkatli kullanmasını önerdiler. İşte İslam alemine yönelik yapılacak bu ilk konuşmada kullanılmayacak olan terimler:
Amerikan Başkanı Barack Obama'nın danışmanları Müslüman
dünyasının hassas olduğu bazı kelimelerin listesini çıkartarak
'Türkiye ziyaretinde bu terimleri dikkatli kullan.
Gerekmedikçe kullanma' tavsiyesinde bulundu. Christian Science
Monitor gazetesinde yayınlanan haberde sözkonusu kelimeler ülkedeki
birçok Müslüman yetkilinin görüşleri alınarak hazırlandı.
Kullanılmaması gerektiğinin gerekçeleri ise, özellikle 11 Eylül'den
sonra, olumsuz olarak yansıtılan Müslüman imajının da etkisiyle
daha çok Batı ülkelerinde kendi çıkarlarına uygun bir şekilde,
Müslümanları tanımlamak için kullanılan kelimelere haklı bir
tepkinin oluşmuş olması.
TÜRKİYE KONUŞMASI BELİRLEYECEK
Bu arada, Beyaz Saray güvenlik danışmanı Denis McDonough, Obama'nın
ziyaretinin, ABD'nin önemli müttefiki Türkiye ile müttefiklik
ilişkilerini yeniden canlandırma amacına işaret ettiğini
söyledi.
Obama, ziyaretinde İstanbul'da bazı öğrenciler ve medya
temsilcileriyle bir yuvarlak masa toplantısında da bir araya
gelecek. Obama'nın bölgedeki gençlere seslenişinin, ABD'nin
dünyadaki birçok büyükelçiliğiyle temas halinde planlandığını ifade
eden McDonough, “Mümkün olduğunca fazla genç insana ulaşmak
amaçlanıyor” dedi.
Beyaz Saray danışmanları Türkiye'nin, ziyaret edeceği ilk Müslüman
ülke olacağı için Obama'nın Müslüman dünyasıyla kuracağı sözel
iletişimin burada şekilleneceğini bu nedenle ziyaretin büyük önem
taşıdığını da belirtiyorlar. Buna göre seçilecek ifadeler hem
Türkiye'yle hem de Müslüman dünyasıyla ilişkilerin geleceğine dair
önemli ipuçları verecek.
İşte Obama'nın danışmanlarının önermediği 10 kelime ve buna
gösterdikleri gerekçeler:
1 - Medeniyetler çatışması: “Medeniyetler
çatışması yoktur. Medeniyet yanlısı olan ve olmayanların çatışması
vardır.”
2 - Seküler: “Müslümanlar bu kelimenin anlamını
bilmekle beraber yine de kulakları onu 'Tanrısız' olarak işitir.
Çoğunluğun Müslüman olan ülkeler 'Tanrıya yer verilmeyen' toplum
hayali kurmazlar. Bunun yerine 'çoğulcu' kelimesini kullanmak
yerinde olacaktır.”
3 - Asimilasyon: Bu kelime Kuzey Amerika ve
Avrupa'daki Müslümaların çoğunluk, yani Hristiyanlar gibi olmaları
gerektiği fikrini öngörüyor. Entegrasyon, tüm dini ve siyasi
görüşten insanların bir arada yaşayabileceğini öngören bir terim
olarak daha tercih edilir”
4 - Reformasyon: “Müslümanlar arasında çeşitli
konularda değişim isteyenler mevcut. Ama Hristiyan tarihinin,
Martin Luther King'in takip edilmesinin önerilmesi bir hakaret
olacaktır.”
5 - Cihatçı: “İslamda Cihad herşeyden önce bir 'iç
mücadeledir'. Kişinin kendi benliğini disiplin etmesini, Allah'a
yaklaşmasını öngören bir anlayıştır. Sıcak savaş onun en son
anlamıdır. Ve gerekli olduğu zaman savaşılır. 'Cihatçılarla
savaşıyoruz' dediğimizde bütün inanan Müslümanları hedef almış
oluyoruz.”
6 - Ilımlı: “Bir Hristiyan olarak biri bana
'ılımlı' derse çok gücenirim. Çünkü bana aynı zamansa komşunla iyi
geçin diyen mutlak inançlarım var. Aynı şekilde Müslümanların da
değişmeyecek kuralları var. Bir sistem tüm inançaları olduğu gibi
kucaklayabilmelidir.”
7 - Dinlerarası: “Bu terim, sulandırılmış, net
olmayan fikirleri akla getiriyor. Onun yerine tercih edilebilecek
söz, 'multifaith' yani 'çoklu din' benzeri bir ifadedir.”
8 - Özgürlük: “Amerika'nın her defasında telaffuz
ettiği özgürlük terimi Müslüman dünyasında olumsuz bir tabloyu
çağrıştırabiliyor. Bu kelime kullanılırken 'Özgürleştirmek ve
özgürleşmek' arasındaki fark bilinmeli ve buna göre bilinçli bir
şekilde kullanılalıdır.”
9 - Dini özgürlük: “Ne yazık ki Müslümanlar bu
terimi, Amerika'nın sadece Hristiyanların ülke dışında
karşılaştıkları zorlukları tanımlamak için kullandığını
düşünmekteler.”
10 - Tolerans: “Tolerans yeterli değildir. Birinin
varlığına, karakterine müsaade etmek kültürler ve inançlar arasında
güveni inşaa etmez. Aynı zamanda farklılıklarımıza karşı da saygılı
olmak zorundayız.” (Yeni Şafak)