Obama ve Erdoğan ne konuştu?
Abone olABD Başkanı Obama ve Başbakan Erdoğan arasındaki görüşme 45 dakika sürdü.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Barack Obama
ile biraraya geldi. 15 dakika sürmesi planlanan görüşme 45 dakika
sürdü. Görüşmeye iki ülkenin Dışişleri Bakanları da katıldı. Akşam
yemeğinde ise Erdoğan'ın yeri Obama'nın yanı olarak
ayarlanmıştı.
Nükleer Enerji Zirvesi'nin yapıldığı merkezde gerçekleşen görüşme
TSİ 20.45'de başladı ve 45 dakika sürdü.
Görüşmede, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile ABD
Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da hazır bulundu.
GÖRÜŞME ÇOK SAMİMİ GEÇTİ
Başbakan Erdoğan ile Barack Obama arasındaki görüşmenin
"çok samimi bir havada geçtiği, Ermenistan ve İran başta
olmak üzere bir çok konunun ele alındığı" bildirildi.
Erdoğan, Obama'ya Türkiye'nin Kafkasya ve Orta Doğu'da
barışın tesisi için yaptığı çalışmaları aktarırken
görüşmede ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu'nun Kafkasya bölgesiyle ilgili sürdürdükleri
çalışmaların devamı için mutabakata varıldı.
Başbakan Erdoğan, ayrıca Obama'ya İran'ın nükleer programı
konusundaki görüşlerini de iletti.
15 DAKİKA PLANLANDI, 45 DAKİKA SÜRDÜ
Obama da Türkiye'nin diplomasi ve barışa yönelik çalışmalarını
takdirle izlediklerini ancak çözüme ulaşmak ve ilerleme kaydetmek
için bu konuda Türkiye'nin devrede kalarak girişim ve çabalarını,
yapıcı katkısını sürdürmesini istedi.
"Çok samimi bir havada geçtiği" bildirilen görüşme, 15
dakika planlanmasına karşın 45 dakika sürdü.
"Yapıcı ve olumlu olduğu" bildirilen görüşmede,
Kafkaslar ve Ortadoğu'daki gelişmeler de ele alındı.
ERDOĞAN VE OBAMA YAN YANA OTURDU
Bu arada Başbakan Erdoğan, görüşme öncesinde evsahibi Obama'nın
"Nükleer Güvenlikte Ulusal Atom Enerji Ajansı'nın Rolü" konulu
çalışma yemeğine katıldı. Erdoğan, Obama ile aynı masada yan yana
oturdu.
Başbakan Erdoğan, Obama ile görüştükten sonra Rusya Federasyonu
Başkanı Dmitri Medvedev ile görüşütü.
DAVUTOĞLU - NALBANTYAN GÖRÜŞMESİ
Bu arada Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile
Ermenistan Dışişleri Bakanı Edvard Nalbantyan'ın bugün ikili
görüşme yaptığı bildirildi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Burak Özügergin, yaptığı açıklamada,
iki bakanın, Washington'daki Nükleer Güvenlik Zirvesi çerçevesinde
verilen öğle yemeğinde bir süre görüştüklerini belirtti.
Özügergin, Davutoğlu-Nalbantyan görüşmesinin, dün Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan ile Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan arasında
düzenlenen görüşmenin devamı niteliğinde olduğunu kaydetti.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley ise, Türkiye ile
Ermenistan'ı protokollerin tam olarak hayata geçirilmesi yolunda
teşvikin sürdürülmesi açısından kritik bir zaman içinde olduklarını
söyledi.
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın bugünkü ikili temaslarıyla
ilgili bilgi veren Crowley, Davutoğlu-Clinton görüşmesine dair soru
üzerine, görüşmenin özellikle Türk-Ermeni ilişkilerinin
normalleşmesi süreci üzerine odaklandığını, Bosna'nın NATO ile
ilişkileri konusunun da görüşüldüğünü belirtti.
Crowley, görüşmenin çok derinlemesine ve olumlu geçtiğini ve 45
dakika sürdüğünü bildirdi.
İki ülkenin gündemindeki konuların uzun bir listeden oluştuğuna
dikkati çeken Crowley, bu konuların da konuşulması için iki bakanın
bugün akşam ya da yarın bir kez daha görüşme yapacağını
kaydetti.
Crowley, Amerikan yönetimi olarak, sadece Türkiye ile Ermenistan
arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi üzerine değil, Yukarı
Karabağ meselesinin çözümü ve Minsk süreci üzerinde de göreve
geldiklerinden bu yana çok büyük enerji harcadıklarını
belirtti.
"Türkiye ve Ermenistan'ı, protokolleri tam olarak hayata
geçirmeleri yolunda teşvikin sürdürülmesi açısından kritik bir
zamandayız" diyen Crowley, görüşmede bu çabalara dair her iki
tarafın atabileceği adımları konuştuklarını söyledi.
Clinton'ın görüşmede, Türkiye-Ermenistan süreci üzerinde ne kadar
zaman harcadıklarını şaka yollu dile getirdiğini kaydetti.
Crowley, protokollerin onaylanması için bir "yol haritasının"
hazırlanıp hazırlanmadığına dair soru üzerine, "protokollerin onayı
yolunda bir formül bulunmasını umut ettiklerini" söyledi.
Sınırın açılmasının her iki ülkeye ekonomik yarar getireceğine
değinen Crowley, bu konuların çok duygusal ve zor konular olduğunu
bildiklerini kaydetti. Crowley, her iki ülkede de güveni tesis
etmeye çalıştıklarını belirtti.