O plan gerçek mi yalan mı?
Abone olDeniz Baykal 'o belgeyi' değerlendirdi. 'Unutmamalıyız, unutturmamalıyız" dedi. İşin peşini kovalayacaklırını söyledi.
İNTERNETHABER
Deniz Baykal'ın gündeminde yine "irtica ile mücadele planı belgesi"
vardı. Baykal "durum vahim" dedi ve belge yalan da gerçek de olsa
bir an önce durumun açıklığa kavuşmasını istedi.
Baykal şöyle konuştu:
TÜRKİYE 12 GÜNDÜR KARANLIKTA
"Türkiye 12 günden beri karanlıktadır. Çok yoğun bir tartışma
olağanüstü hızla devam ediyor. Öncelikle böylesine temel bir
belgenin iç yüzünün hala aydınlatılamamış olmasını derin bir
üzüntüyle karşılıyorum. Tüm ithamlar boşlukta kalmıştır.
HÜKÜMET CİDDİYE ALDI
Bu metin hükümet tarafından ciddiye alınmıştır. Bu metni iktidar
partisine bir komplo düzenlemeyi amaçlayan bir komplo olarak görmüş
ve yargıya başvurmuştur. Ama biz bunun içyüzünün ne olduğuna dair
en ufak bir işarete sahip değiliz.
3 İHTİMAL VAR
Bu belge ya iddia edildiği gibi emir komuta zinciri içinde,
genelkurmayın bilgisi dahilinde hazırlanmış resmi bir belgedir.
Eğer böyleyse hemen ortaya çıkmalı....
Ya da bu belge genelkurmayın emriyle hazırlanmamıştır ama bazı
silahlı kuvvetler mensuplarının katkılarıyla hazırlanmıştır. O
zaman da TSK içindeki hücrelerin varlığı ortaya çıkacaktır.
Böyleyse de ortaya çıkmalı
Ya da bunların hiçbiri değildir, tamamen bir psikolojik savaş
hareketinin gereği olarak TSK'yı küçük düşürmek amacıyla planlanmış
olan bir belgedir, belli merkezler tarafından. O merkezler bu
belgeyi herkesin önemsemesini sağlayacak durumdadırlar. Bunun da
açığa çıkarılması lazım.
GENELKURMAY BAŞKANININ SÖZÜNE İNANARAK HAREKET
EDİYORUZ
Biz sadece genelkurmay başkanının "bunun düşünülmesini dahi
kendime hakaret sayarım" sözünden yola çıkarak
genelkurmayın emri olmadığını düşünmek istiyoruz. Ama genelkurmayın
içinde hazırlanıp hazırlanmadığını bilmiyoruz.
DURSUN ÇİÇEK HALA GÖREVİNDE
Bu belgenin altında imzası bulunan Kıdemli Albay Dursun Çiçek
görevinde oturmaya devam ediyor. Ortada belgelerle ilgili
tartışmalar yaşanıyor. Metin bir fotokopi midir, yoksa orijinal
belge midir? Daha netleşmiş değil, fotokopi olduğu konusunda genel
kabul var. Ama iddiayı ilk ortaya atanlar bunun aslının
poliste olduğunu iddia ediyorlar. Avukatın yazıhanesinde bulunan
fotokopi dışında emniyetin bir bilgisi var demek ki, ama
bunu bilmiyoruz.
NE OLACAĞINI GÖRMEK İSTİYORUZ
Tüm bu dedikoduları ve bu konudaki rahatlığı izah etmek mümkün
değildir. Eğer gerçekten böyle bir belge varsa bunun gereğinin
derhal yapılmasını istiyoruz ama eğer tertip ise Genelkurmay'ın "ne
olacağını görürsünüz" sözündeki ne olacağını görmek istiyoruz. Ama
gerçekse de gerçek değilse de önemli değil durumunu
hazmetmeyeceğiz.
VAH TÜRKİYEM VAH!
Sayın Cumhurbaşkanı hepimizi teselli etti. "Merak etmeyin
gerçekler ortaya çıkar, gizlenemez" dedi ama biz gerçeklerin bugün
ortaya çıkmasını istiyoruz.
Bu olayın iki şekilde gelişmesi de Türkiye'yi ciddi olarak
etkileyecektir. Genelkurmay'ın içinde gizli bir örgütlenme varsa bu
çok vahim bir tablodur. Bunu 'her yerde olur, olabilir' diye
geçiştiremeyiz. Bu silahlı kuvvetlerin örgütsel bütünlüğünü bir
kurum olarak işler anlayışını, yer yer kaybetmiş olduğunu bize
gösterir. Vahim bir tablodur.
Eğer böyle bir durum sözkonusu değilse, silahlı kuvvetler
demokrasiye uygun bir çalışma içindeyse bu itham nereden geliyor,
bu ithamı nereden güç alarak yapıyor, bu gücü nereden alıyor? Nasıl
böyle etkin olabildi? Belgeler emniyetin, yargının elinde muteber
belgeler halinde dolaşıyor.
Vah Türkiyem vah!