O öneriye bir destek de BBP'den

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, ''Vesayet rejimi tamamen kaldırılmalıdır. Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığına bağlanmalıdır. Bundan geri adım atılmamalıdır çünkü millet böyle istemektedir'' dedi.

Destici, partisinin Denizli İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, Yüksek Askeri Şura'da ''milletin ortaya koyduğu iradenin tecelli ettiğini'' belirtti.

Anayasa değişikliğine ilişkin yapılan referandumda bu iradenin ortaya konulduğunu anlatan Destici, ''Referandumda bu irade ortaya konulmasaydı bu süreç yaşanmazdı. Yeni Anayasa çalışmalarına destek vermeye hazırız. Vesayet rejimi tamamen kaldırılmalıdır. Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığına bağlanmalıdır. Bundan geri adım atılmamalıdır çünkü millet böyle istemektedir'' diye konuştu.

Destici, terör örgütünün 27 yıldır aynı yöntemlerle, aynı yerden finans sağladığını kaydederek, şöyle devam etti:

''27 yıldır bu eylemleri önceden bildirecek bir istihbarat örgütü kurulamadı. 27 yıldır yanaşık düzen eğitimi almış çocuklarımızla PKK ile mücadele etmeye çalışıyoruz. Bütün bu yapılanların 27 yıldır bize getirdiği sonuç, terörün azarak devam etmesi. Hiçbir şekilde terörü yok edecek önlemlerin gerçek anlamda alındığını görmüyoruz.

Bürokrasisiyle, siyasetçisinden hep şu sözleri duyuyoruz: Terörle mücadelemiz aynı azim ve kararlılıkla devam edecektir. Ben bizzat Sayın Cumhurbaşkanı ile görüştüm. İlgili Bakanlara da söyledim. Artık terörle mücadele aynı azim ve kararlılıkla sürmesin. Çünkü aynı azim ve kararlılıkla sürmesi terörün de sürmesi anlamına geliyor. Artık bu azim ve kararlılık değişsin, artık bu konsept değişsin. Bıçak kemiğe dayanmış vaziyette.''

Türkiye'deki bazı belediyelerin terör örgütüne kaynak aktardığını öne süren Destici, şunları söyledi:

''Bunu da herkes biliyor. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde haraç toplanarak terör örgütüne gönderiliyor. Avrupa'da da baskı ve şiddetle haraç toplanıyor. Uyuşturucu ve kaçakçılık devam ediyor. Seçim öncesi BDP destekli bağımsız adaylar kamuoyuna farklı şekilde sunuldu. Bu bağımsızları televizyonlarda öyle bir gösterdiler ki sanki bunlar demokrasi havarisi, insan haklarını savunuyorlar. Halbuki hepsi PKK'nın siyasi uzantıları, eli kanlı terör örgütü üyeleri. Bunların geçmişi, dağdakilerden farklı değil ki. Öyle sundular millete ama şehit cenazeleri gelince göremiyoruz bunları.''

Destici, 31 yıl aradan sonra Türkiye'ye dönen yazar ve siyasetçi Kemal Burkay'ın ülkeye terörle mücadelede, psikolojik mesaj verdirmek amacıyla getirildiğini savunarak, şöyle konuştu:

''Yani bir kardeşlik mesajı verdirmek, bu işin silahla çözülmeyeceği, bu işin barışla çözüleceği noktasında birtakım mesajlar verdirmek, onu görüyoruz. Bunu anlıyorum fakat ben bunun çok başarılı olacağını düşünmüyorum ama bir adım atılmıştır. Buna benzer bu tür adımlar daha önce atıldı ve bunlardan bir netice alınmadı. Neticede bu insanların düşünceleri belli. Yani bu insanların düşünceleriyle de siz terörü çözemezsiniz veya terörü yok edemezsiniz. Bunlar bugün böyle konuşurlar, aradan 1-2 ay geçtikten sonra, 6 ay geçtikten sonra farklı söylemler içine girdiğini, Türkiye'ye rahat bir yerleşme yaptıktan sonra farklı bir söylem içerisine girdiğini görüsünüz.''