O caninin yargılanmasına başlandı
Abone olEskişehir’de emanet aldığı kediyi vahşice telef eden ve bunu videoya çekerek yayınladığı iddia edilen Mustafa Can Aksoy’un yargılanmasına ba...
Eskişehir’de emanet aldığı kediyi vahşice telef eden ve bunu
videoya çekerek yayınladığı iddia edilen Mustafa Can Aksoy’un
yargılanmasına başlandı.
Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz
sanık Mustafa Can Aksoy katılmadı. Duruşmada, Aksoy’un ‘İletki’
adlı kediyi emanet aldığı ‘Cafe De Kedi’ isimli işyerinin sahipleri
Duygu Kurt, Didem Erşan Üstündağ, Gülşah Mısırlıoğlu Kabaca ve
işletmenin müşterisi olan Birsen Durmaz müşteki sıfatında,
Eskişehir, Ankara İstanbul ve Mersin Baroları Hayvan Hakları
Komisyonu adına katılan avukatlar da savunma için hazır
bulundular.
Mahkeme heyetine ifade veren Birsen Durmaz, kafenin düzenli
müşterisi olduğunu ve İletki adlı kediyle aralarında duygusal bağı
olduğunu öne sürdü. Olaydan sonra psikolojik olarak etkilendiğini
belirten Durmaz, sanıktan şikayetçi olduğunu söyledi. İşletme
ortaklarından Duygu Kurt ise, kedinin sahiplerinden biri olduğunu
ve olaydan sonra işletmeye gelen tehdit telefonlarından dolayı
belli bir süre kafeyi açamadıklarını, maddi ve manevi zarara
uğradıklarını ve sanıktan şikayetçi olduğunu ifade etti. İşletmenin
diğer ortaklarından Gülşah Mısırlıoğlu Kabaca ise manevi olarak
yıprandıklarını, kediyi Mustafa Can Aksoy’a kendi elleriyle teslim
ettiği için olaydan büyük üzüntü duyduğunu ve sanıktan şikayetçi
olduğunu kaydetti. İşletmenin bir diğer ortağı Didem Erşan Üstündağ
da sanık Aksoy’dan şikayetçi olduğunu aktardı.
DURUŞMA ERTELENDİ
Müştekilerin ardından savunmasını yapan Eskişehir Barosu Hayvan
Hakları Komisyonu adına katılan avukat Mustafa Çakır, “Hayvanların
mal olarak görüldüğü takdir verildiği bir ortamda yaşıyoruz. Ortada
tartışılmayacak bir şekilde suç mevcut. Sanığın suçu sabittir.
Pişmanlık ifadesi toplumda gördüğü şiddetten dolayı olduğu da
açıktır” dedi.
Duruşmaya katılan diğer avukatlar da verdikleri savunmalarda
sanığın üst düzeyde cezalandırılmasını talep ettiler. Bunun üzerine
mahkeme heyeti, sanığa duruşma günü bildirili davetiye
çıkartılmasına karar vererek bir sonraki duruşmayı 11 Kazım 2014
tarihine erteledi.
SANIK TEDAVİYE ALINMALI
Öte yandan duruşma sonrası Adliye Sarayı önünde düzenlenen basın
açıklamasında Eskişehir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu adına
konuşan Buket Ünlü Hatip, konuyla alakalı internete düşen
görüntülerin büyük küçük herkesi dehşete düşürdüğünü ve toplumsal
yapıdaki bozulmaları gözler önüne serdiğini dile getirdi. Masum bir
kedinin gelecek için ümit bağlanan üniversite öğrencisi tarafından
işkenceyle öldürülmesinin büyük tepkiyle karşılandığını vurgulayan
Hatip, “Karşımızda masum bir canlının bağırsaklarını dışarı
çıkarttığı yetmezmiş gibi saatlerce sürünerek acı çekmesini
izleyen, bunu kayıt altına alan ve kendisine yaptıklarından utanmak
yerine adeta övünme sebebi olarak arkadaşlarıyla paylaşan bir sanık
yer almaktadır. Mustafa Can Aksoy ve onun gibiler, insan dahil
başka canlılara zarar vermeleri için sadece ceza almamalı,
yaptıkları unutulmamalı, tedaviye alınmalı ve takibi yapılmalıdır.
Sanık vermiş olduğu ifadede alkollü olduğunu ve yaptıklarını
hatırlamadığını söylemiştir. Kendisine emanet edilmiş bir kediye
yaptığı zalimlikle ülke gündemine oturmuş, kendi iradesiyle aldığı
alkolü bahane ederek yaptıklarını aklama çabası asla kabul
edilmeyecek bir gerçektir” dedi.
KEDİ MAL DEĞİL
Ardından konuşan Eskişehir Hayvanları Koruma Derneği Başkanı ve
Cafe De Kedi işletmesinin ortaklarından Duygu Kurt, sanığa ‘Mala
zarar verme’ suçundan açılan davayla ilgili olarak Türk Ceza Kanunu
(TCK) kapsamında mal olarak gözüken İletki kedinin mal değil, can
olduğunu vurguladı. Kediye uygulanan cinayetin vicdan ve toplumun
hayvanlara takındığı tavırla alakalı olduğunu ileri süren Kurt,
“Bugün savunmasız bir hayvanı işkence ederek öldüren ve bunu
övünerek paylaşan bir kişinin yarın savunmasız bir insana da aynı
şeyi yapma ihtimali unutulmamalıdır. İnsanların hayvanlara karşı
içlerindeki nefreti hiç çekinmeden kusabilmesinin en büyük nedeni
cezai müeyyidelerin caydırıcı olmamasıdır” ifadelerini
kullandı.
(İHA)