O bomba mı PKK'yı tetikledi?

Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- PKK'nın 2012 yazını kana bulayacağı biliniyordu. Ancak bu denli yıkıcı ve korkunç eylemleri kimse beklemiyordu belki de. Hükümetin Suriye'ye olan ilgisi arttıkça terör olayları da aynı oranda arttı. Bu tesadüf PKK'ya "taşeron" suçlamasını yöneltenlerin en büyük argümanı oldu.

PKK SALDIRIYORDU AMA 

Terör 1 yaşındaki bebekleri de hedef alıyor. Gaziantep'teki son bombalı saldırı herkesi derinden sarstı. Bayramı insanlara zehir eden terörün son bir ayda neden tırmanışa geçtiği tartışılıyor. "PKK yazla birlikte zaten saldırıyordu" denilebilir. Bu görüş doğru olmakla birlikte son bir ayda artan ivmeyi izah etmekte yetersiz kalıyor.

14 Temmuz 2011'de PKK'nın başlattığı yeni dönemin en sarsıcı eylemleri, geçen yıl meydana gelen 24 askerin şehit olduğu Çukurca saldırısını saymazsak son bir ayda gerçekleşti. "Final yılı olacak" söylemini haklı çıkartma adına ne varsa deneniyor bu dönemde. Akla hayale gelmedik planlar sahneye konuluyor. 

ESAD SONRASI SURİYE PKK'YI ENDİŞELENDİRİYOR

Son bir ayda Eylemlerin zamanı ve yeri ve seçilen kişilere bakıldığında, sanki PKK üzerinden Ankara'ya "Suriye'ye karışma" mesajı veriliyor. Yakın zaman kadar Esad'ın arkasında durduğu bilinen örgüt, şimdilerde "tarafsız" bir görüntü vermeye çalışıyor. Ancak kesin olan bir şey var ki o da Kandil, Ankara'nın Suriye'de söz sahibi olmasını her ne pahasına olursa olsun karşı. Esad'ın gidişinden sonra ortaya çıkacak iktidarın kendi emellerine ters düştüğünü hesaplıyor. Bu nedenle AK Parti iktidarını zor durumda bırakıp otoritesini olabildiğince "zayıflatmak" PKK'nın ilk görevi. Dolayısıyla örgüt, AK Parti'nin Suriye'deki dikkatini dağıtmak istiyor.

FİTİLİ ATEŞLEYEN SALDIRI

18 Temmuz'da Şam'da Ulusal Güvenlik binasında meydana gelen bombalı saldırının artçı sarsıntıları Türkiye'de görüldü. Esad'ın kalbinden vurulduğu saldırıda Suriye Savunma Bakanı Davud Rajiha ve Esad'ın eniştesi Savunma Bakan Yardımcısı Asıf Şevket, Ulusal Güvenlik şefi Hişam Bahtiyar hayatını kaybetti. 

İşte bu olay sonrası Esad için yakılan ateşe odun atan iktidara karşı tüm silahlar sahaya sürülmüş gibi.

HALEP'E KARŞI ŞEMDİNLİ

21 Temmuz'dan itibaren Suriyeli muhalifler Halep'in yarısını ele geçirdi. Esad'ın şehri karadan ele geçirme girişimi başarısız oldu. Yine o tarihlerde yüzlerce PKK'lı Şemdinli ilçe merkezine sızmak istedi. Plan örgütten kaçan teröristleri itirafıyla bozuldu. 23 Temmuz'da başlatılan operasyon 11 Ağustos'ta sona erdi.

GEÇİMLİ KARAKOLU'NA SALDIRI

23 Temmuz sonrası Esad, ülkenin kuzeyini kontrollü bir şekilde denetimi PYD'nin ağırlığındaki Kürt Ulusal Konseyi'ne bıraktı. Sonrasında 4 Ağustos'ta Hakkâri'nin Geçimli Karakolu ile Çukurca ilçesinde Üzümlü, Karataş ve Darsinki Tepesi'nde bulunan 3 ayrı karakola teröristler eş zamanlı saldırdı. Olayda 8 asker şehit oldu. 

AYGÜN'ÜN KAÇIRILMASI 

12 Ağustos'ta CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün kaçırıldı. Son seçimde Dersim'i CHP'ye kaptıran PKK, diğer illerde AK Parti teşkilatlarına uyguladığı baskıyı aynı şekilde CHP teşkilatlarına uyguladı. Kaçırma eylemi ortada duran Kürt alevilere yönelik "ayağınızı denk alın" mesajı içeriyordu aynı zamanda. 

TAMPON  BÖLGE İMASINDAN SONRA ANTEP'TE BOMBA PATLADI

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, 31 Temmuz'da yaptığı açıklamada mülteci sayısının 100 bini aşması durumunda tampon bölge kurulabileceğine işaret etti. O tarihten sonra Esad yönetimi muhaliflere yönelik saldırılarına hız verdi. Mülteci sayısında son bir aydır patlama yaşanıyor. Esad'ın zulmünden kaçanların sayısı 70 bini aştı.

İki ülkeyi savaşa sokabilecek riskler içeren bu açıklamalar sonrası bombanın adresi Suriye sınırındaki Gaziantep oldu. Karşıyaka Polis Karakolu yakınında bomba yüklü araç infilak ettirildi. Olayda 4Ü çocuk 9 kişi hayatını kaybetti. PKK eylemi üstlenmese de elde edilen bulgular Kandil'i gösteriyor. 

Görünen o ki Türkiye artık bir ayağıyla her an her şeyin olabildiği kötü sürprizlerin bolca yaşandığı Ortadoğu bataklığına girmiş durumda.