O bölge için kritik deprem uyarısı! 7'den büyük...
Abone olİstanbul Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof.Dr. Şener Üşümezsoy, Kuzey Ege’deki son depremleri değerlendirdi.
Gökçeada depreminden sonra Kuzey, Güney
Ege fay sistemi ve Midilli fay sisteminin etkilerini açıklayan
Üşümezsoy, öngördüklerinin gerçekleşmeye başladığını ifade
etti.
Yazın Gökçeada’da yırtılan bir faydan sonra Kuzey Ege'de
başlayan hareketliliğin Güney Ege'de yani Midilli fay sisteminde
risk oluşturduğunu anlatan Üşümezsoy, ''Depremlerin nedeni bu''
dedi.
Prof.Dr. Üşümezsoy, Kuzey Ege sistemini güneyde sınırlayan Midilli
fay hattının doğu - batı uzanımlı hat olduğunu ifade ederek şöyle
konuştu: ''Bu hat düşeydir ve sarıyla gösterilmektedir.
Bunun oluşturduğu yapıyı Midilli 'Lesbos' çukuru olarak tanımlarız.
Midilli Adası'nın güneybatı kesimini sınırlayan fay hattı kompleks
bir sistem olarak adayı çepeçevre sarmaktadır. Bu fay hattının
oluşturduğu basamaklı fay güneye doğru çukurluğu derinleştirmekte
ve bunun güneyindeyse Sakız, Karaburun, Foça bloğu yer almaktadır.
Bir basamakla Midilli çukurundan güneye doğru inmekte daha sonra
güneyden kuzeye doğru çıkmaktadır. Sarıyla gösterilen bu
faylar düşey atımlı olup bunlarda çukur açılmaktadır. Kırmızı ile
gösterdiğimiz kuzey sistemleri yanal atımlı fay olup yana doğru yer
değiştirme gerçekleşir. Buradaki fay sistemi Midilli'nin
güneyinden basamaklarla uzanan Sakız, Karaburun, Foça kuzeyinden
Midilli, çukuruna kadar uzanan faylardır bunları da belirtmiştik.
İki gün gece yarısı başlayan 5.1, 5.0, 4.8, 4.3 daha sonra 3.7'lik
hareketlilik başlamıştır. Doğudaki ucu 4.3'lük bir deprem
olmuştur. Midilli Polamari karşısında güneyinde olup bu faylar 1772
yılında kırılmıştır. Bu fay düzleminde 6 adet 5.0 civarında
derinlik olarak en sığları 4 km derinleri 14 km civarında bu fay
düzleminde kırılmakta buradan teknik olarak söyleyeceğimiz 10
dönümlük daireler içinde olmaktadır. 10 km2 daireler içinde
olan yırtılmalar birleşerek ana stres merkezini yırtarsa, 100 km2
bir alan çalışırsa 6.0'lık bir deprem olur. Bu yırtılma yüzeyi
genişleyerek 350 ve 500 km2 alana ulaşırsa 6.5, 6.7 şiddetinde
deprem oluşturabilir.''
Yaşanan depremlerin Midilli Polamari'nin güneyindeki fayın
tamamının yırtılması olduğunu belirten Prof.Üşümezsoy, şunları
söyledi: ''Bu tarihte haritalarda görüleceği üzere 1772
yılında kırılan bu fay hattı hem Midilli'nin güneydoğu kesiminde
hem de Yeni Foça’da yıkım yapmıştır. Bu sistemin güneyinde yer alan
Midilli çukurundaki fayda da 5.0 bir deprem ayrıca oluşmuştur. Bu
fay 1739'da Sakızdan Güney bloğu etkileyen yıkım yapmıştır. 1772
yılından sonra bu fay üzerinde stres birikmiştir. Bu kırılma
sonucunda 6.0, 6.5 veya 6.7'lik yırtılma gerçekleşebilir. Bu
da 1772 yılındaki depremin tekrarlanmasıdır. Bu fay düzlemi
üzerinde küçük depremler şeklinde biriken stresi göstermektedir. Bu
çalışan fayda oluşan deprem İzmir’i etkilemez. Çünkü kaynaktan 50
km'den uzak. Şiddeti düşük olur. Dolgu alanlarında fazla
hissedilir. Foça volkanik kayalar üzerinde olduğu için daha az
hissedilir.”