O arkadaş, klinik bir vakadır
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Yargıçlar Sendikası Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’na tepki göstererek, "O arkadaş, klinik ...
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Yargıçlar
Sendikası Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’na tepki göstererek, "O
arkadaş, klinik bir vakadır. Başkan ona müsade etmeden orada çıkıp
konuşuyor. Sen resmen provokasyon yapıyorsun. Komisyonu
dinamitliyorsun" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, 3. köprü ve 3.
havalimanını yapan işadamlarının hedef olduğunu söyledi.
Hüseyin Çelik, 24 TV’de gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. AK
Parti iktidarının, seçime beş kala, oluşturulan bir algıyla, adeta
bir yolsuzlukla anılması istenen bir hükümet olarak lanse edilmeye
çalışıldığının altını çizen Çelik, "Zaman ayarlı operasyon insanını
kafasında birçok soru işaretleri bırakır. Beyt’ül-mâle kim elini
uzatıyorsa, yetimin hakkına kim elini uzatıyorsa, kim kamunun
kaynaklarını çar çur ediyorsa, çalıyorsa, rüşvet alıyorsa, rüşvet
veriyorsa bu ülkenin kanunlarının, hakimlerinin, savcılarının,
polis teşkilatının eli onun yakasında olsun. Ama yolsuzlukla
mücadele ederken usulsüzlük yapamazsınız, itibar cellatlığı
yapamazsınız. Haysiyet cellatlığı yapamazsınız" dedi.
Üçüncü köprü ve üçüncü havalimanını yapacak işadamlarının hedefte
olduğunu belirten Çelik, "İkinci operasyon dedikleri operasyona
baktım. Mallarına tedbir konulmaya çalışılan, yahut bir şekilde bir
yerlerle ilişkilendirilen kişilere bakıyorsunuz, istisnasız ya 3.
havaalanını yapacak olan ekip veya şu anda 3. köprüyü yapacak olan
ekip. İkinci dalgada adı geçen kimseler bunlar. Bu üçüncü
havalimanı Avrupa’da birilerini rahatsız etti. Ben öyle komplocu
bir adam değilim. Eğer İstanbul’daki dünyanın en büyük havalimanı
olan üçüncü havalimanı bittiği zaman Frankfurt’un pabucu dama
atılacaksa orada durup düşünmemiz lazım. Orayı inşa eden işadamları
burayı yap-işlet-devret modeliyle aldılar. Şimdi soruyorum, üçüncü
havaalanının ihalesi yapılırken devlet bu işadamlarına para mı
ödedi? Hayır. Bu işadamları kendi kaynaklarıyla bu havaalanını inşa
edecekler. Devlete 22 milyar euro artı KDV para ödeyecekler. Sadece
bu 80 milyar TL eder. Aşağı yukarı 10 milyarlık da bir yatırım
yapacaklar oraya. Bu parayı kamu bütçesi alacak. Bu insanlar
havaalanını yaptıkları zaman, orayı işlettikleri için elbette para
kazanacaklar" dedi.
Kılıçdaroğlu’nu da eleştiren Çelik, "Sayın Kılıçdaroğlu çıkmış
diyor ki, 247 katrilyonluk yolsuzluk var. Dedim ki basın
toplantısında, "Sayın Kılıçdaroğlu, Allah aşkına, çık kamuoyuna
izah et. Bu rakamı nereden buldun? Bu dudak uçuklatır. Bana Twitter
üzerinden cevap veriyor. Diyor ki, "medya yazdı, onlar euro olarak
yazdılar, biz Türk Lirası’na çevirdik, bu rakam çıktı. Medyanın
kaynağı siyasetçi olabilir, ama siyasetçinin kaynağı medya olamaz"
dedi.
ÖMER FARUK EMİNAĞAOĞLU’NE TEPKİ GÖSTERDİ
Hüseyin Çelik, HSYK Kanun Tasarısı’nın görüşmelerinin yapıldığı
Adalet Komisyonu’nda çıkan tartışmalara ilişkin eski YARSAV Başkanı
ve Yargıçlar Sendikası Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’na tepki
gösterdi. Çelik şöyle konuştu:
"O arkadaş, klinik bir vakadır. Onun adını bile ağzıma almak
istemiyorum. Bu arkadaş daha önce YARSAV’ın başkanıydı. YARSAV’dan
gönderildi. Sonra, komisyona geliyor, diyor ki, "ben Yargıç-Sen’in
başkanıyım." Yani Yargıçlar Sendikası. Bakın biz şimdi valilikten
öğreniyoruz ki, zaten 4688 sayılı Kamu Çalışanları ve Toplu İş
Sözleşmesi Kanunu’nun 15. maddesine göre, hakimler ve savcılar
sendika kuramazlar. Bu dilekçe vermiş, dilekçesi işleme bile
konmamış. Böyle birşey yok, bu çakma başkan. Sahte başkan. Böyle
bir başkanlık yok. Bu kendi kendine birşeyin başkanı olduğunu
zannediyor. Varsayın ki, velev ki başkan. Şimdi, Meclis İç
Tüzüğü’ne göre, bir sivil toplum örgütü bir ihtisas kuruluşunun
başkanı veya üyeleri ancak davet edilirse komisyona gelip
konuşabilir. 1. Davet edilecek, 2. Davet edildiğinde komisyon
başkanı konuşması için söz verecek. Bu klinik vaka arkadaş geliyor,
başkan ona müsade etmeden orada çıkıp konuşuyor. Ortaya çıkıp abuk
subuk konuşmaya başlıyor. Siz orada komisyon üyesi olsanız böyle
bir durumdan rahatsız olmaz mısınız? Ben oradaki kavga, gürüldü,
i-pad atmalar, tekmeler falanı TBMM’nin mehabetine
yakıştıramıyorum. Kim yaparsa yapsın, kınıyorum. Karşıdaki o
dediğimiz zat da olsa bizim kaba kuvvetle işimiz olamaz. Dün sözüm
ona, bu orada dayak yemiş. Bilmiyorum ne kadar, yemiş mi yememiş
mi. Beş gün iş göremez raporu almış. Şimdi bu "iş göremez" demek,
"bu adam hiçbir faaliyet yapamaz" demek. Bu "iş göremez" adam,
bugün de pekala iş görerek yine Meclis’e geliyor. Adam iş göremez
raporu alıyor, geliyor Meclis’e, yine Sayın Başkan’dan müsade
almadan ortalığa çıkıyor başlıyor konuşmaya. Kardeşim sen resmen
provokasyon yapıyorsun. Bu komisyonu dinamitliyorsun".
(İHA)