O abi ve ablalar devrede iddiası
Abone olKapı kapı dolaşıp AK Parti aleyhine propaganda yaptığı iddia edilen cemaatin 'abi' ve 'ablaları' Sabah'ın manşetindeydi.
Sabah sinin manşetine taşıdığı "O ablalar kapı çalmaşa başladı" başlıklı haberine göre, "Paralel yapı "ya bağlı ablalar "Seçime kadar en az 100 kişiyi AK Parti'ye oy vermekten vazgeçirene ödül" vaadiyle sahaya sürüldü.
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın seçim meydanlarında tekrarladığı "Olur ya paralel yapı sizin de kapınızı gelip çalabilir. Bazı ablalar gelebilir" sözleri gündemdeki yerini koruyor.
AK Parti'ye oy kaybettirme çalışması yaptığı iddia edilen "abi" ve "ablalarla" ilgili ayrıntılar, hükümete yakın Sabah gazetesinde yer aldı. Haberde ayrıca çalışmalara katılan ancak daha sonra cemaatten koptuğu iddia edilen "abilerin" açıklamalarına yer verildi.
BAŞAŞARANLARA TERFİ SÖZÜ
İddiaya göre; İstanbul, Ankara, Denizli, Kayseri, Konya ve Eskişehir başta olmak üzere Gülen cemaatinde misyonları bulunan ablalara "Seçim sürecinde 100'er kişiyi AK Parti'ye oy vermekten vazgeçireceksiniz. Liste hazırlanacak mart ayı toplantılarına sunulacak" denildi.
6'ŞAR SAYFALIK KİTAPÇIK
"Vazgeçirilenler" başlıklı listeleri tamamlayanlara ve listelerine fazla isim katanlara il temsilcilikleri ile yardımcılığı görevlerine terfi etme sözü verildi. AK Parti aleyhine 6'şar sayfalık kitapçık hazırlandı. Ablalar, 17 Aralık'tan sonra AK Parti'ye oy kaybettirme çalışmalarına başladı. Yapının üst kademe toplantıları, kısa sürede alt kademeleri etkiledi. Ablalar, alt kademede "AK Parti'ye oy atma, attırma" kapmanyaları başlattı.
Erdal K.(38): Paralel yapıda 22 yıl aktif rol aldım. Maddi destekte bulunduğum yapı, uluslararası bir güç olma çabasına dönüşünce tüm bağlantılarıma nokta koydum. Gülen cemaati, AK Parti iktidarına karşı seri toplantılar düzenledi. Süreç, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın 7 Şubat 2012'de paralel yapı tarafından KCK soruşturması kapsamında ifadeye çağrılmasıyla başladı. Cemaatte hem Türkiye'de hem de yurt dışında üst düzey toplantılar yapıldı. O toplantılarda önemli kararlar vardı. En önemlisi, AK Parti iktidarının yıkılması için iktidar aleyhine kullanılabilecek her çeşit belge ile bilgiye sahip olunabilecek teşkilatlanmayı faaliyete geçirmeleri oldu. Saha çalışmaları başlatıldı. Tuzaklar kuruldu. Bilgi ve belge toplanmaya çalışıldı. 17 Aralık süreciyle "AK Parti'ye oy atma, attırma" kampanyası başlattılar. Bölge ağabeyleri ve ablaları aktif olarak rol aldı.
Emre T.(26): Ülkeme karşı sorumluluk hissettiğim için yapıdan ayrıldım. İstanbul'da cemaat bünyesinde her ilçede bölgede görev yapan ağabeyler ve ablalar vardır. Bölge toplantıları bu kişiler tarafından organize edilir. Kararları açıklarlar ve uygulanır. 17 Aralık sonrası bütün öğrencileri ve gençleri topladılar. KPSS'ye gireceklere kapalı kapılar ardında soruların cevaplarını vaat ettiler. Geleceklerinden bahsettiler. Daha alt kademelerde yer tutan ev ağabeyleri ve ev ablaları da saha çalışmalarına hız kattı.
Onur K.(24): 2004'te cemaate girdim. 17 Aralık sonrası ayrıldım. Oyumu AK Parti'ye atacağım. Gençlerden, AK Partili olanları ve yakınlarını kendi saflarına çekmelerini istediler. Aksi halde dinsizlikle suçlanacaklarını belirttiler. Tehdit ettiler. Bölge ev ve sohbet alanlarında dile getirilen bu istekler "AK Parti'yi içeriden bölme planı"nın parçasıydı. Hizmet'in illerde düzenlediği toplantılara katılacak olan kişilere, yanlarında cemaatle hiçbir bağlantıları bulunmayan 2'şer kişi getirme şartı sunuldu.
İbrahim D.(40): Yapıya 5 yıl önce girdim. Son olaylar nedeniyle soğumuştum. 10 Şubat'ta Halkalı'daki mütevelli toplantısına katıldım. O gün, aynı saatlerde farklı ilçelerde toplantıların düzenleneceğini duyduğum için katılmayı kabul etmiştim. Bölge Abileri ve Bölge Ablaları, bu toplantılarda aynı mesajı verdi. "Seçimlerde AK Parti ve BDP'ye oy vermeyin. Partiler aleyhine çalışmalar yapın" Bildirinin, sohbet grupları arasında yayılması talimatı verildi. Hazırlanan kitapçıklar ev ev dolaşılarak dağıtılacak.
Hasan K. (52): Yapının her ilde düzenlediği faaliyet toplantılarına katılacak kişilere, yanlarında cemaatle hiçbir bağlantıları bulunmayan 2'şer kişi getirme şartı sunuldu. Ödül sistemi başlatıldı. Seçim sürecinde 100 kişiyi AK Parti'ye oy vermekten vazgeçiren ablalara ve ağabeylere, "Listeler hazırlanacak, mart ayı toplantılarına sunulacak" denildi. "Vazgeçirilenler" başlıklı listeleri tamamlayanlara ve listelerine fazladan isimler katanlara İl Temsilcilikleri ile yardımcılıkları görevlerine terfi sözü verildi.
FEM Dershanesi'nin İstanbul Levent'teki şubesinde geçen cuma yapıldığı iddia edilen toplantıya katılan ablalardan Ş.C.'nin sözleri aktarıldı:
SARIGÜL'Ü İŞARET ETTİLER
Ş.C. izleyicilerden gelen "Gülen neden ABD desteğiyle hareket ediyor?" sorusunun yanıtsız bırakıldığını söyledi. Bir erkek konuşmacının "Seçimlere 6 ay kala dershaneleri kapatma kararıyla cemaati karşıa alıyorlar" dediğini, 30 Mart'ta hükümete ders esini istediğini aktardı. Ş.C.'nin anlatımına ,öre; konuşmacı, hükümete karşı en güçlü adayların eklenmesi çağrısında bulunarak "Tepkinin gerk olmasını istiyorsan seçilecek birine ver. Bunun adı Mustafa Sarıgül'dür, beyazgüldür ben bilmem, el seçimlere 1.5 sene var. Kimse istikrardı, başörvasağıydı demesin" dedi. İşte özetle anlatılanlar:
Gülen kayıtlarda diyor ki; "Bank Asya'ya sahip çıkın, dershanelere sahip çıkın. Herkes ikili oynuyor ama Zafer Bey ile yakın durun. O iyidir" diyor. 15 gün sonra Zafer Bey'e operasyon oluyor. Gülen operasyon yapılacağını bilse der mi "Zafer Bey'e yakın durun" diye?.. Demek ki Gülen'in bu meseleden haberi yok. Gülen her kanaldan, çok büyük bir yolsuzluk olduğunu biliyor ve uyarıyor.
Annelerinize, babalarınıza, ahilerinize.
Hizmete zulmediliyor. Hayatımda şimdiye kadar hiçbir şey istemediğim akrabalarımdan AK Parti'ye oy vermemelerini istiyorum. 30 Mart'ta bunlara bir uyarı verilmeli, mesele CHP meselesi değil, seçimlerde parti oylanmıyor, şahıslar oylanıyor.