Nur Serter söylemedim diyor ama..
Abone olİstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nur Serter, bir süre önce Mason panelinde 'İktidarda karşı-devrimciler var' sözünü kullanmştı.
İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Nur Serter, masonların
toplantısında kullandığı ‘karşı-devrim’ sözünün arkasında duramadı.
Prof. Dr. Serter, Hürriyet gazetesinin dünkü nüshasında yer alan
açıklamasında Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası’nın
panelinde karşıdevrim sözünü hiç kullanmadığını belirtti. Hürriyet,
açıklamayı yayınlayarak Serter’e atfen ‘İktidarda karşı-devrimciler
var’ başlığı ile verdiği haberi tekzip etmiş oldu. Zaman
muhabirinin toplantıyla ilgili ses kaydı ise Serter’in
açıklamalarının tersine karşı-devrim sözünü kullandığını ortaya
koyuyor. Paneli yöneten Türkiye Gazeteciler Cemiyeti eski Başkanı
Nail Güreli de Serter konuşmasını bitirince, “Karşıdevrim yerine
karşı direniş denilebilir.” diyerek sert bulduğu sözleri yumuşatma
ihtiyacı duydu. Serter’den de “Böyle desek olur mu?” sorusuna,
“evet” cevabı aldı. 8 Kasım’da Feyziye Mektepleri Vakfı’na ait Işık
Lisesi’nde düzenlenen ‘Cumhuriyetimiz’ konulu panelde Serter,
şunları dile getirmişti: “Hiç kuşkusuz her devrim bir karşı-devrimi
de beraberinde getirir. Aslında karşı-devrimdeki o devrim kelimesi
beni rahatsız ediyor; ama böyle kullanıldığı için ben de
kullanıyorum. Çünkü devrim daima ileriye ve gelişmeye yönelik bir
ani değişimdir. Oysa bizdeki ifadesiyle karşı-devrim Türkiye’yi 14
yüzyıl geriye götürecek nitelikte bir değişim hareketidir. Ve bütün
gerici İslam ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de yoksulluk,
yolsuzluk ve cehalet üçgeninden aldığı güçle gerici hareket yol
almaktadır. Karşı-devrimci harekete güç verenler hiç kuşkusuz
sadece eğitimsiz, cahil kitleler değildir. Tam tersine İran ve
Cezayir’de ulemanın devrim öncesi gerçekleştirdiği fonksiyonu
Türkiye’de İslamcı elit üstlenmiştir. Çünkü bizde ulema Diyanet
İşleri Başkanlığı’nın varlığı nedeniyle sesini çıkaramıyor, fazla
da kıpırdanamıyor. Ne yazık ki bunlara destek veren işbirlikçi
medya ve bunlara destek veren sözde demokrat ikinci cumhuriyetçi
kadrolar.” Nur Serter, konuşmasında iktidar ile karşı devrimci
hareket arasında şöyle bir ilişki de kurdu: “Onlar her zaman her
koşulda örgütlenebiliyorlar, bir araya gelebiliyorlar. Bizler
gelemiyoruz ve bizler iktidarı tepsi içinde sunabiliyoruz.
Örgütlenemediğimiz için sunabiliyoruz. ... Ve Atatürk sadece
Türkiye’ye değil bütün İslam âlemine ışık olmuş, bütün İslam âlemi
için aydınlanmanın önünü açmıştır. Ama ne yazık ki bugün 2003
yılında Türkiye bunun idraki içinde olmayanlar tarafından
yönetilmek mecburiyetinde.” Serter, Avrupa Birliği’ne üyeliği
isteyenleri şöyle eleştirdi: “Ne yazık ki bugün tam bağımsız bir
Türkiye’yle de karşı karşıya değiliz. 2003 Türkiye’sinde de Sivas
Kongresi’nde ‘Bağımsızlığımızı verseler bile manda istemeliyiz.’
diyen Kara Vasıflar çoğalmıştır. Mandanın adı ve kimliği
değiştirilmiştir.” Kaynak: Zaman