Numan Kurtulmuş Viyana'dan İsrail'e sert çıktı
Abone olBaşbakan Yardımcısı Kurtulmuş: 47 senedir ilk defa İsrail askerleri o kirli postallarıyla Mescid-i Aksa'ya girdiler. Sadece postalları değil, ruhları, zihniyetleri kirli adamların.
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, İsrail
askerlerinin Mescid-i Aksa baskınına tepki
göstererek, "47 senedir ilk defa İsrail askerleri, o kirli
postallarıyla Mescid-i Aksa'ya girdiler. Sadece postalları
değil, ruhları, zihniyetleri kirli adamların. Bütün dünya
seyrediyor ve hiç bir şey yapılmayacaktır göreceksiniz. Çünkü adam
güveniyor, BM Güvenlik Konseyi'nde dayısı var"
dedi.
Kurtulmuş, Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı
(YTB) tarafında düzenlenen "Avusturya’da 50.
Yıl Etkinliği" kapsamında geldiği Viyana'da,
Avusturya İslam Cemaati Başkanı Fuat Sanaç'ı makamında ziyaret
etti. Ziyaretten sonra eşi Sevgi Kurtulmuş ve beraberindeki
heyetle Viyana Büyükelçiliği'nde verilen resepsiyona katılan
Kurtulmuş, daha sonra öğrenci derneği WONDER'de "Medeniyet
Akademisi-Sosyal Bilimler ve Sanat Araştırmaları” Projesinin açılış
programına katıldı.
Burada bir konuşma yapan Kurtulmuş, başörtüsü engellemeleri
sonucu WONDER diye bir kurumun ortaya çıktığını belirterek,
"Haksızlıktan, zulümden bir rahmet doğdu" dedi.
Kurtulmuş, medeniyetlerin önce tahayyül dünyasında ortaya
çıktığını, postmodern tahayyül dünyasının çökmüş olduğunu
ve tahayyül dünyası çökmüş olanların ortaya güzel eserler
koyamayacağını söyledi.
Dünyanın büyük bir siyasi kriz ve kaos döneminden
geçtiğini ifade eden Kurtulmuş, şunları
söyledi:
"Bu kaoslar bir bölgeyi, coğrafyayı veya ülkeyi
kapsamıyor. Kriz sadece Ortadoğu'nun, İslam coğrafyasının krizi
değildir. Kriz küreseldir, bütün dünya ülkelerini ilgilendiren bir
krizdir. Aslında bu krizler bir medeniyet krizinin sonucudur.
Son 3 asırdır dünyayı kurumlarıyla kuruluşlarıyla değerleriyle
yöneten ve yönlendiren bir büyük medeniyet aslında krize girmiştir.
Bu krizin içerisinden çıkamıyor, çıkamadığı için de sürekli
kriz üretiyor. Dolayısıyla yeni bir anlayışa ve bakış açısına
ihtiyacımız var."
"Kirli postallarıyla Mescid-i Aksa'ya
girdiler"
Son bir asırdır somut olarak
yeryüzünde bir barış düzeninin mevcut olmadığını ve 2. Dünya
Savaşından sonra bir türlü dengenin kurulamadığını ifade
eden Kurtulmuş, karşılıklı müzakare ve rızaya dayalı bir
barışın yerine, güce dayalı hegemonya düzeninin hakim olduğunu
kaydetti.
Hegemonya düzeninin mevcut sorunların temelinde yattığını
belirten Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi, Suriye krizi,
Ukrayna krizi... Bugünün ortaya koymuş olduğu değerler silsilesi ve
tahayyül dünyası ile Suriye krizini çözmeniz mümkün değildir. Çünkü
Suriye krizini hegemonyaya dayalı güçler çatışması üzerinden
çözmeye çalışırsanız, ortaya 300 bin tane masum insanın
öldürüldüğü bir Suriye çıkar. Bir başka şekilde Ukrayna'daki
krizi 'kim güçlüyse o çözsün' noktasına gelirseniz, koskoca Avrupa
biraraya gelir Ukrayna krizini çözmek için ama bir adım mesafe
alamaz.
Şimdi 2. Dünya Savaşı sonrasında kurulmuş olan yani
bugünkü Birleşmiş Milletler'i oluşturan düzen, güçlülerin
hakim olduğu bir dünya tasarımı üzerine kurulmuştur. Onun üzerinden
bir dünya barışı kurmaya niyetlenmiştir. Yani gücü elinde
bulunduran 5 ülke, niye sen dünyaya nizam vereceksin? Güç onda da
onun için. Dünyada ekonomik üstünlüğünü elinde bulunduruyor, silah
üstünlüğünü elinde bulunduruyor onun için. Kim bu 5 ülkeye sırtını
dayarsa istediği her şeyi yapabiliyor. Mesela Ukrayna'da kriz
çözeceksiniz, taraflardan birisi Rusya. Tahayyül dünyasının
sonuçlarını söylüyorum. Rusya krizi çözecek, karar alacaksınız
BM Güvenlik Konseyi'nde. 'Rusya işgalcidir' diyeceksiniz. Bu
kararı Rusya'nın da ittifakı ile nasıl alacaksınız? Aynı şekilde
gelin İsrail'e. 47 senedir ilk defa İsrail askerleri o kirli
postallarıyla Mescid-i Aksa'ya girdiler. Sadece postalları
değil, ruhları, zihniyetleri kirli adamların. Bütün dünya
seyrediyor ve hiç bir şey yapılmayacaktır göreceksiniz. Çünkü adam
güveniyor, BM Güvenlik Konseyi'nde dayısı var. Hangi kararı BM
Güvenlik Konseyi'nden alırsanız alın uygulanmayacak. Çünkü güce
dayalı bir sistem kurulmuş, hegemonyaya dayalı bir sistem kurulmuş.
Gücün paydaşları sonuna kadar İsrail'in arkasında olduğu için adama
hiçbir şey yapamıyorsunuz. Aynı şekilde Esad sarin gazı
kullanıyor, varil bombaları kullanıyor hiçbir şey yapamıyorsunuz.
Onun da dayası var BM Güvenlik Konseyi'nde. Rusya'ya güveniyorondan
yapıyor."
Hegemonya düzeninin çatışma ve savaş ürettiğini aktaran
Kurtulmuş, bütün milletlerin eşitliğini esas kabul eden bir
zihniyete ihtiyaç olduğunu söyledi.
İSLAMOFOBİ
Konuşmasından sonra gazetecilerin sorularını
yanıtlayan Kurtulmuş, Avusturya ile Türkiye arasında çok eskiye
dayalı ilişkiler bulunduğunu, Türk işçilerin gelmesinden sonra bu
ilişkilerin daha da gelişerek arttığını söyledi.
Avusturya hükümeti tarafından hazırlanan İslam Yasa Tasarısı
ile ilgili endişe ve eleştiriler bulunduğunu vurgulayan
Kurtulmuş, Avusturya ile olan iyi ilişkilerin sürdürülmesi
yönünde tavsiyelerde bulunduklarını ancak bunu yaparken burada
Müslüman toplulukların şimdiye kadar oluşturmuş olduğu hak ve
kazanımlardan geri gidilmemesi gerektiğini, eşit ve özgür
Avusturya yurttaşları olarak bu haklarını genişleterek devam
ettirmeleri gerektiğini ifade ettiğini söyledi.
Bir taraftan IŞİD gibi karanlık örgütlerin İslam'ı son
derece kötü gösteren görüntüler yaydığını aktaran
Kurtulmuş, "Diğer taraftanda bu görüntüleri fırsat bilip,
bütün Müslümanlar'ın üzerinde baskı oluşturmaya çalışan İslamafobi
lobileri yani İslam düşmanı lobiler... Her ikisi de İslam'a
haksızlık yapıyor" dedi.
İSLAM YASA TASARISI
Kurtulmuş, Avusturya Dışişleri Bakanı Sebastian
Kurz ile yapacağı görüşmede İslam Yasa Tasarısı'nın gündeme
geleceğini belirterek, "Biz Türkiye olarak Avusturya'nın içişlerine
karışmak gibi bir niyetin içinde asla olmayız" diye
konuştu.
Büyük bir medeniyeti temsil eden ülkenin insanları
olarak özellikle Müslüman toplulukların iç ahengin sürmesi için
önemli bir potansiyel olduğunu hatırlatacaklarını belirten
Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Bunun için
de Katolikler'e, Ortodokslar'a, başka din
mensuplarına hangi hakları tanıyorsan aynı hakları
Müslümanlar'a tanımalarını, onları da eşit ve özgür yurttaşlar
olarak kabul edip, bu özgürlük ortamının içerisinde
değerlendirmelerinin Avusturya'nın geleceği bakımından da
daha doğru olacağını, tabii ki bunları kendilerine tavsiye
edeceğiz."
Konuşmaların ardından Kurtulmuş'a, Wonder adına bir hediye
verildi.
Programa AK Parti millevekilleri Harun Karaca, Temel Coşkun
ve Mehmet Ali Okur ile CHP Kocaeli Milletvekili Haydar
Akar, MHP Afyon Milletvekili Kemalettin Yılmaz, Yunus
Emre Enstitüsü Başkanı Hayati Develi, YTB Başkan Yardımcısı Gürsel
Dönmez de katıldı.