Numan Kurtulmuş suskunluğunu bozdu!
Abone olSaadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, iftar yemeğinde çıkan olaylarla ilgili olarak konuştu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, partisinin
İstanbul İl Başkanlığınca düzenlenen iftar yemeğinde çıkan olaylara
ilişkin, ''Tüm bu olayların son derece manidar olduğu aşikardır''
dedi.
Numan Kurtulmuş, bir programa katılmak üzere geldiği Olay Medya
Grubu önünde gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Kapatılan Refah Partisi'nin eski Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın
Özel Kalem Müdürü Mehmet Karaman'ın, Erbakan'ın, Saadet Partisi
İstanbul İl Başkanlığı iftarındaki protesto olayıyla ilgisinin
bulunmadığı açıklaması hatırlatılarak, olaylardan kimin sorumlu
olduğunun sorulması üzerine Kurtulmuş, şunları söyledi:
''Dün fevkalade güzel başlamış, nazik ve nezih bir ortamda
başlamış bir iftar. Hem de Kur'an-ı Kerim okunurken iftar
sofrasında bu tür işlerin yapılmış olması tasvip edilebilir şeyler
değil. Kim o gençleri oraya yönlendirdiyse, böyle birtakım eylemler
içine attıysa, tabii ki sorumluluk onlarındır. Polisin elinde bütün
kayıtların olduğunu zannediyorum. Bundan sonraki vazife
polisindir.''
Kurtulmuş, ''Olayın zamanlamasını manidar buluyor
musunuz?'' sorusunu ise şöyle yanıtladı:
''Saadet Partisi, Türkiye'nin en aktif siyasi partilerinden
biridir. Tüm bu olayların son derece manidar olduğu aşikardır.
Kongrede birlikle başlayan bu süreç, tam böyle bir havalanmak üzere
olan, uçmaya çalışan bir uçağın ayaklarına çelme takmak, onu
uçurmamaya çalışmaktan başka bir anlam ifade etmez. Biz
kararlılıkla, sabırla yolumuza devam ediyoruz. Hiç kimse ayağımıza
pranga vuramaz. İnşallah yolumuz açık, devam
edeceğiz.''
Ramazan sofralarının, düşmanların barıştığı, birbirini
tanımayanların ekmeğini paylaştığı sofralar olduğunu vurgulayan
Kurtulmuş, şöyle dedi:
''Bu tür sofralarda böyle olayların çıkarılacağı, aklımızın
ucundan geçmezdi, rüyamızda görsek inanmazdık. Çünkü bu camianın
insanları, partisi kapandığı dönemde hiçbir taşkınlık ortaya
koymamıştır. Milli Gençlik dediğimiz, böyle bir gençliktir. Bu
gençlerin kim olduğunu ve nasıl motive edildiğini anlamakta
zorlanıyorum. 28 Şubat sürecinde hükümetin başbakanına ağır
hakaretler yapılmış olmasına rağmen hiç kimseden en ufak bir
taşkınlık olmamıştır. 4,5 milyon seçmeni olan Refah Partisi
kapatılmış, en ufak taşkınlık olmamıştır. Böyle bir iftar
sofrasında taşkınlığı, bir medeniyet değeriyle açıklamak mümkün
değildir. Bunu ahlak ve kültür anlayışımız içinde açıklamak mümkün
değildir. Her şey milletimizin gözü önünde oldu.''