Nuh'un Gemisi Urfa'da iddiası
Abone olŞanlıurfalı Doktor Faruk Öncel, Nuh'un gemisinin tufanın ardından Cudi Vadisi'ne indiğini ileri sürdü.
Hz. Nuh'un gemisinin bu kez Şanlıurfa'da olduğu iddia
edildi. İddiayı ortaya atan Dr. Faruk Öncel, 'Ağrı'da kalıntılar
bulundu' söylentilerini eleştirerek, söylentilerin politik, siyasi
ve turist çekmek için üretilen bir dedikodudan ibaret olduğunu
ileri sürdü.
Yerleşim yeri bulunan bölgede gazetecilerle birlikte gezen Dr. Faruk Öncel, bölgenin tarihi bir yer olduğunu savundu. Etrafı dağlarla çevrili olan 600 metre rakımda, eni yaklaşık 150 metre uzunluğunun ise yaklaşık 300 metre olduğu bir bölgeyi işaret eden Öncel, "İşte bakın etrafta toprak yok. Ama aşağı indiniz mi tamamen toprak kazılar yapılmış ancak hiç taş yok. İşte bu toprak geminin ve içindekilerin toprağıdır. Hz. Nuh'un gemisi buradadır. Tüm işaretler onu gösteriyor." iddiasında bulundu.
Şanlıurfa'da çok büyük tarih yattığını, binlerce yıllık tarih koruma altına alınmaz ise yok olup gideceğini dile getiren Öncel, tepenin, bölge halkı tarafından da Medinetülcüd şehri olarak bilindiğini ifade ederek, "Burada her yıl kaçak kazılar yapılmakta, tarihi eserler yurtdışına götürülmekte. Burası yöre halkı tarafından Medinetülcud yani Cudi şehri olarak biliniyor. Aşağıdaki köyün adı da bu dereden alınmış. Cudi deresi. Bu, atalarımızdan dedelerimizden kalan bir isim. Burası en kısa zamanda gün yüzüne çıkarılmalıdır. Yoksa başkaları gizlice kazılar yaparak bir tarihi yok etmektedir." dedi.
NESLİ TÜKENMİŞ BİR HAYVANA AİT YUMURTALAR
BULUNDU
Çevrede, bu bölgenin Kalubela şehri olarak bilindiğini ve bugüne
kadar düzgün bir araştırmaya tabi tutulmadığını dile getiren Dr.
Öncel, bazı arkeologların kazı yaptığını, onların da buluntuları
kayıtlara geçirmediğini ifade etti. Dr. Öncel, şunları ifade
etti:
"Son zamanlarda buralar yağmacıların talanına uğramaktadır. Burada araştırma için bir ekip görevlendirildi. Burada araştırma ekibi nesli tükenmiş, ne olduğu belli olmayan bir hayvan yumurtası buldu. Ancak bu araştırmacılar bu yumurtalardan hiç bahsetmediler. Yumurtaların birkaç tanesi telef oldu, geri kalan 5-6 tanesinin de Urfa müzesinde olması gerekiyor. Ancak ne kayıtlarına ne de teşhirlerine rastlamadık." şeklinde konuştu.
Dağın, Cudi Dağı olduğunu ve Hz. Nuh'un gemisinin dağlar
arasında kaldığını ileri süren Öncel, iddialarını şu belirtilerle
destekledi: "Buranın çevresi dağ. Ve iç kısımda küçük bir ova
kalmış. Dağda hiç toprak yok. Aşağıda ise hiç taş, kaya yok.
Dolayısıyla bu toprak kemik ve içindekilerin kalıntısından oluşan
topraktır. Bu küçük ovacığın, geminin eni, boyu ve yüksekliğinin bu
bölgedeki toprağa eş değer olması. Samsat, Harran, Urfa ve
Ninova'nın çevrede olması; gemi kalıntısının yığını olarak bu
toprağın burada bulunması; teras evlerin hepsinde su olmadığından
dolayı her evin altında kazılmış olan sarnıçların olması. Bir de
burası en yüksek zirve, kuzey Mezopotamya'nın en yüksek zirvesi
olması."
'Ağrı'da kalıntılar bulundu' sorusuna ise Öncel, buna tepki
göstererek tamamen asılsız olduğunu savundu. Öncel, oradaki
fosillerin 6 bin yıllık olmadığını, orada tarihin çarpıtıldığını
ifade etti. Dünya tarihçileri ve arkeologları, araştırma için davet
ettiğini kaydeden Öncel, "Bu şehir bütün dünya şehridir. Bütün
dünya buradan yayıldı. Bütün dünya Urfalıdır. Gelsinler
orjinallerini burada arasınlar, bizim kapımız açık." ifadelerini
kullandı.
Çevrenin devlet tarafından kontrol altına alınması gerektiğini vurgulayan Öncel, yağmacılar tarafından yağmalandığı yönünde uyarılarda bulundu. Bu topraklarda altın aramanın yersiz olduğunu anlatan Öncel, bu bölgedeki duvarların, toprağın, dağın altından daha kıymetli olduğunu söyledi.